Nasıl bir tatil alırdınız?

Hemen hemen her sabah kötü bir haberle uyanmaya alıştık sanırım. Ülke olarak büyük travmalar yaşıyoruz her dakika. Buna alışmak, bununla yaşamak zorunda olduğunu bilmek daha da bilinmeze sokuyor insanı. Etrafımda kiminle konuşsam gelecekten umutsuz, sıkkın ve huzursuz. Gelecek için plan yapmayıp öylece duranlar da fazlaca. Bu nereye kadar sürer bilmiyorum ama artık güzel haberlere uyanmak istiyoruz. Tüm hain planları yapan terörizm kanımızı emse de dimdik ayakta durup birlik olmalıyız. Birbirimize daha da kenetlenip iyi enerjiler yaratmalıyız.

EĞLENCE Mİ SAKİNLİK Mİ?

Yaşanan olaylardan dolayı İstanbul'dan biraz da olsa uzaklaşmak, herkese iyi geleceğe benziyor. Uzatmalı bayram tatili vesilesiyle herkes yollara döküldü. Yollar yine çileli ve kalabalık. Hâlâ gideceği yere ulaşamayanlar var. Bu sene sakin tatil yapmak isteyenlerin sayısı çok. Eğlence tatili anlayışını tercih edenler de var tabii. Eğlence tatili, akşamüstü plaj partilerden başlayıp sabahlara kadar bar ve kulüplerde gezip dans etmekten ibaret. Sakin tatil anlayışı ise tam yazlıkçı modeli gibi tatil yapmak: Sahilde kitap okumak, denize girmek ve akşam eş dostla okey oynayıp dondurma yiyip uyumak. Özellikle büyük şehirlerde yaşayanlar, sakin tatil anlayışını artık tercih ediyor. Bodrum-Çeşme kargaşasından uzak Kaş, Datça, Selimiye en çok tercih edilen yerlerden. Tatilini yurt dışında değerlendirmek isteyenler genelde Türkiye'de yapılan tatili tatilden saymaz. Yılın iki seferinde 3-4 günlük yaptığı tatilin başka ülkede olmasının mutluluğu bünyesine iyi gelir.

YAZLIK KONSERLER

Yaz demek, benim için konser demek. Özellikle açıkhavada yapılan konserlerin tadından yenmez. Bir zamanlar Rumeli Hisarı konserlerini izlemiş biri olarak kendimi çok şanslı hissediyorum. Tarihi alanlarda sevdiğiniz bir ismin konserini izlemek, çok başkadır. Bu sene vazgeçilmez Sezen Aksu konserleri olmasa da Bodrum Antik Tiyatro'da ve Harbiye Açıkhava Tiyatrosu'nda Ajda Pekkan'ı, Zuhal Olcay'ı, Şebnem Ferah'ı ve Candan Erçetin'i izleyeceğim.

SERTAB ERENER'İN "KIRIK KALPLER ALBÜMÜ"

Sertab'ın yeni albümünü, gökyüzünde yıldızlar eşliğinde tam denizin ortasında dinledim. Beklentim yüksekti. Baştan sona sakin dinlediğim albümün tam içine girdim. Eski Sertab'ı özleyenler için yapılmış bir albüm gibi gelmedi bana. Yeni eşi Emre Kula ile yeni şeyler denemiş Sertab. Sözlerin daha derin olduğu "Kırık Kalpler Albümü", kalbi camdan olanlar için çok ideal; Kırılgan, hüzünlü.

Albümün ikinci şarkısı "Aşk Beni"nin hissi yüksek. İlk kez bir Yıldız Tilbe şarkısı okuyan Sertab'ı samimi kılmış. Ancak albümde benim en favori şarkım, sözleri Sibel Algan'a, müziği Sertab ve Emre Kula'ya ait "İnsanım Nihayetinde" oldu. Albümde Can Bonomo, Ersel Serdarlı, Soner Sarıkabadayı şarkıları da yer alıyor. Anlayacağınız Sertab kendi içinden de mesaj vererek sakin, olgun ve durağan bir albüm yapmış.

BAYRAMDA ŞUNLARI YAPALIM

"Eski bayramlar" cümlesinden sıkılanlar olsa da gerçekten eski bayramlar hissiyatını bilenler çoktur. Aileyle o bayram sabahı edilen kahvaltının güzelliği, hiçbir şeye değişilmez. Ben her bayram sabahı çocukluk heyecanı yaşayanlardanım. Bayramı bayram gibi yaşayanlara diyorum ki:

- Bayram mesajı yerine sevdiklerinizi ve aile büyüklerini arayarak sesli kutlayın.

- Annenizin kapısını muhakkak elinizde çiçeklerle çalın.

- Kapınıza gelen mahalle çocukları varsa onlara ikramda kusur etmeyin ve sevginizi gösterin.

-Ailenizle vakit geçirirken elinizde sürekli telefonla meşgul olmayın. Onlarla sohbetin içinde olun.

-Gidilen misafir ziyaretlerinde ikram edilen yemekleri, tatlıları fazla kaçırmayın.

-İstanbul'da kaldıysanız boş sokakların ve boğazın tadını çıkartın.