Ne kadar da ikiyüzlüsünüz be!

Bugüne kadar Kerimcan Durmaz’ı hiç merak etmedim... Yaptıklarına gülmedim, eğlenmedim. Sağda solda haberlerini gördüm, baktım, bazen şaşırdım, o kadar.

Matah bir şey yapmışım diye söylemiyorum bunu; sadece cinsel kimliğini kullanarak kendini karikatürize etmesi hoşuma gitmedi... Ama nefret de etmedim. Yaptıkları onun tercihiydi, beni ilgilendirmedi özetle. Peki onu döven 20 kişiyi niye ilgilendirdi bu kadar?

KIRMIZI ÇİZGİ Mİ?

Samsun’da DJ’lik yaptığı barda 20 kişinin saldırısına uğradı malum. Sebep belli. İyi de hangi hakla kardeşim? Senin dünyana hitap etmiyor diye birini dövemezsin, ağzını gözünü dağıtamazsın.

Beğenmiyorsan izleme! Ama bunun olacağı belliydi. Eşcinsellere, translara sokakta bile yaşam hakkı tanımayan bu ülkede; elbette böyle bir şöhretin, abartının televizyona çıkmasına izin verilmeyecekti.

Neden? Çünkü televizyon bizim kırmızı çizgimiz! Ayarı çektiler, duracağı yeri gösterdiler böylece. En fenası da, o çocuk “Ablan star bebeğim” derken çok gülüp eğlenenlerin, dayak atılırken kılını bile kıpırdatmamış olması. Ne ikiyüzlüymüşsünüz be! Ne kolay büyütüyor, ne kolay yok sayıyorsunuz öyle! Bu arada.. Jüri üyeliği yaptığı kanaldan kovulduğu söyleniyor. Ablan starken iyiydi de, şimdi mi kötü oldu diye sorarlar adama!

Karanlıkta futbol oynadınız mı hiç?

3 Aralık Cumartesi Dünya Engelliler Günü’ydü... Ben de o gün, görme engelli iki futbolcuyla, minik bir sahada futbol maçı yapıyordum... Şaşırmayın o kadar, siz de yapabilirsiniz. Hiç kolay değildi ama müthiş bir deneyimdi.

Gayrettepe Metro durağının içinde ‘Turkcell Diyalog Müzesi’ var. Burada engellilerin yaşamlarını deneyimlemeniz, anlamanız için her tür olanak var. Bunlardan biri de ‘Karanlıkta Futbol’. Zifiri karanlıkta, görme engelli futbolcularla oynanıyor. 2’şer kişilik 2 takım var; mavi kaleden alkış, kırmızı kaleden davul sesi geliyor.

Gol olduğunda gol sesi çıkıyon. Zil takılmış topu takip ederek futbol oynamaya çalışmak namümkündü tabii ki! Tamamen hislerinizi ve devreye sokmanız lazım ama bunu onlar gibi şahane becermek zor. Hatta kaç gol yedim saymadım bile! Maç on dakika sürüyor ama öyle uzun geliyor ki!

Murat Yılmaz ve Geylani Akçay, hem lisanslı futbolcu hem de pek çok sporla ilgileniyor. En önemlisi, görme engellilerle köprü kuruyor, onları anlamayı sağlıyorlar. Öyle müthiş bir deneyim ki, şiddetle tavsiye ederim. Bir not daha: Turkcell, Görme Engelli Spor Federasyonu’nun ana sponsoru. Görme Engelli Futbol Ligi’ne de ‘Turkcell Sesi Görenler Ligi’ adını vermiş. Bence iyi şeyler alkışlanmayı hak ediyor.

İstanbul’u ‘görmeden’ gezmek…

‘Karanlıkta Futbol’ çok zor ama tek seçeneğiniz bu değil. Müzedeki ‘Karanlıkta Diyalog’ bölümü tam olay! Emin olun, oradan başka biri gibi çıkacaksınız. Elinizde bastonlar, görme engelli bir rehberle (ki bizim rehberimiz Özden Çetin’in enerjisi şahaneydi) bir saat boyunca zifiri karanlıkta yürüyorsunuz.

Köprüden geçiyor, bir ara İstiklal Caddesi’nde tramvaya biniyor, karşıdan karşıya geçiyor, vapura biniyorsunuz. Bu deneyimle bir görme engellinin neler yaşadığını görüp, onları anlamaya çalışıyorsunuz.

Ve şunu düşünüyorsun: Ben bir saatlik karanlığa dayanamazken, onlar hayat boyu bunu nasıl yapabiliyor? Ama sohbet ettikçe harcadıkları çabayı, mutlu ve gülen yüzlerini, ne kadar donanımlı olduklarını görünce, bu kez kendini sorgulamaya başlıyorsun. Bir saatinizi ayırın, gerçekten iyi gelecek.

Çok şık hareketler

■ Bir dönemin en ünlü haber sunucularından Mesut Mercan’ın 30 yıl sonra ekrana çıkıp haber sunması…

TRT onun son isteğini kırmadı; çok güzel, çok duygusal anlardı. Ekranda el kol sallayan, kaş kaldıran, bakışıyla ayar çeken sunuculardan sonra beyefendilik iyi geldi. Çok şık hareketler

■ Yıllarca ‘bayan vücut’ denilen ünlü mankenlere takviminde yer veren Pirelli’nin, 2017 takviminde Uma Thurman, Helen Mirren gibi oyunculara yer vermesi, bir nevi ‘şarap gibi kadınları’ yüceltmesi…

■ Ramazanda sigara içen bir gence yumruk atan Ufuk Tekel hakkında “düşünce ve kanaat hürriyetini engellediği” gerekçesi ile hapis istenmesi…Önemli bir karar. “Her isteyen, istediğine ceza kesemez” diyen bir karar. Savcıyı gönülden kutlarım.

DİZİ DÜNYASI

■ ‘Kiralık Aşk’ dizisi ocakta bitiyor diye Barış Arduç ve Elçin Sangu hayranları sosyal medyada kan ağlıyor. Belliydi; sıfır aksiyon, sıfır hikaye! Uzun uzun bakışmalar, sarılmalar, o da olmazsa ‘Ömer’i soymalar... Halbuki müthiş yakışan bir çift var, bir enerji var, bunu yakalamışken eli yüzü düzgün hikaye yazsanıza!

■ Kadir Doğulu ve Seda Bakan’ın oynadığı ‘Bana Sevmeyi Anlat’ ekrandaki en iyi işlerden biri. Gizem var, aksiyon var, aşk var, olay örgüsü çok çok sağlam ama kıymeti yok! Bazı diziler neden üvey evlat muamelesi görüyor?

■ Metin Akpınar’ı izlemek ne güzel ya… Yıllar sonra ‘Aşk Laftan Anlamaz’ dizisiyle ekrana döndü. Hele Karadeniz şivesi konuşmuyor mu, mest ediyor. İyi ki ustaları hatırlayanlar var...

■ ‘İçerde’ dizisinde gencecik haliyle mafya avukatınu oynayan Bensu Soral’ı yazmıştım. Yaşını geçtik, sürekli göbeği açıktaydı. Böyle mafya avukatı mı olur dedik, giydirdiler. Merak ettim; uyarıları mı dikkate aldılar, kış geldi diye şimdilik mi o göbeği kapattılar?

MAKARA
Bakımı zor diye umut beslemiyorum artık!! (Twitter’dan)