Niyet var mı?

Geçinmeye gönlün yoksa imkansız şeyler istersin ki, ipler iyice kopsun. İşte... En kritik bir günde Demirtaş’tan çıkan cevher:
- Biz Mehmet Öcalan gitsin değil, Abdullah Öcalan gelsin istiyoruz. Demirtaş ki, genç yaşta kurt bir politikacı olmuş. Şu aşamada böyle bir şeyin mümkün olamayacağını bilmez mi? Bilir. Öyleyse nedir bu?
- Geçinmeye gönlü yok.

*[[HAFTAYA]]

Öbür tarafta da Başbakan... Gayet gönülsüz konuşuyor. En kritik günde açlık grevlerini şantaj, blöf, şov olarak tanımlıyor. Grevcilerin birer canlı bomba gibi kararlı olduklarını Başbakan bilmez mi? Bilir. Öyleyse nedir bu? Demekki o da gözden çıkarmış. İnceldiği yerden kopsun mu diyor ne diyor?

*

Biz de diyoruz ki, kopmasın... Diyalog hemen başlasın. Bunu ikincidir yazıyorum. Abdullah Öcalan için tecrit diye bir şey olmadığını hükümet derhal açıklasın. Ana dilde savunma hakkı’nı da 24 saatte tescil etsin. Bunlar taviz değil ki... Zaten programdaydı.

*

Sizi bilmem ama ben son saniyeye kadar diyalog için ısrarlıyım. Allah korusun açlık grevinde birkaç kişi hayatını kaybederse, Türkiye’nin nasıl karışacağını şimdiden görmüyor musunuz? Türkiye karışmasa bile insan hayatından daha değerli ne olabilir? Demirtaş, istediği kadar “geçinmeye gönlüm yok” desin. Başbakan bunu diyemez. Aklından bile geçiremez