O bariyer inmeli...

Muhteşem Yüzyıl’ın Bağdat Fatihi serisi için fikrimi soranlara bir müddet beklemeyi tercih ettiğimi bildiriyorum açıktan... Çünkü serinin daha önceki iki halkasından ilki bir fark yarattığı için, ikincisi ise meraktan dolayı ciddi bir rüzgarla başlamıştı. Bu son serinin başlangıcı bir miktar rötarlı, beklentisi de rüzgarsız oldu. Açıkçası izleyici “tarihin magazini” olarak tanımladığı bu görkemli işe biraz da temkinle yaklaştı... Şimdi o temkin baremini aşağı çekmek bizzat dizinin hikayeye abanmasıyla olacaktır. Temiz oyunculuk, temiz ve çalışılmış içerik, sonuç olarak da temize çıkamamış reyting. Bu sonucun değişmesi gerektiği çok açık...

Ve evet yapılıyor

Demet Akbağ ile Çok Aramızda (Show TV) için söylenecek çok şey var. Ama ben de kem söz de göz de yok... Açıkçası şimdiye kadar yapılmış en yüksek bütçeli şaka programından bahsediyoruz. Kurbanları ise ülkenin en tanınan isimleri. Hatırladığım kadarıyla bugüne kadar şaka hattında el şakasından biraz daha zeki işler çıkarılmıştı. Eh şimdi gördüğümüz yatırımı yapmak bile ciddi bir iş... Ha, kimisine çok yapay gelebilir. Ben yapılıp yapılamadığına bakarım önce. Ve evet yapılıyor ve evet güldürüyor!

Hakkını vereydik ya...

Allah herkese bir Yılmaz Morgül kafası ihsan eylesin. Neşeli, hayat dolu, mutluluk saçan ve ekranda kimi zaman Kore’den ithal şarkıcı PSY gibi dans eden kaç sunucu var? Hakikaten Yılmaz, Mutlu Günler Türkiye isimli programının (TV8) hakkını veriyor ama biz ona itibarını teslim ediyor muyuz? Reytingler ilk hafta için bu soruya “hayır” diyor. Ama ben buraya not düşüyorum. Bize ekranda neredeyse sadece Yılmaz’dan hayır var... Yılmaz buraları okuyorsan bir not; çok dar giyinme biraderim. Sen orada biz burada daralıyoruz!

Ne zaman başlayacak?

Herkes için soru aynı; “Geçtiğimiz hafta Altın Kelebek Ödülleri’nde bir özür skandalına imza atarak tepki toplayan Okan Bayülgen şovuna başlayabilecek mi?”... Bunun teorideki yanıtı evet. Çünkü Okan için koca bir ev dekoru inşa edildi. Hatta bu yüzden kanalın (Kanal D) bir başka programı stüdyo değiştirmek zorunda kaldı. Bu arada da maliyet epey yüklü... Bu kadar yatırımın sokağa atılacağını düşünmüyorum. Ama bir yandan da Okan’a olan tepki rüzgarının dinmesini beklemek de şart sanki... Benim bildiğim tarih 14 Kasım’dı. Şimdi ise rakamsız bir tarih yaprağı var önümde. O meşum replikte olduğu gibi; “Bilemiyorum Altan, bilemiyorum?”...

Yeniden mi çekiliyor?

Kocamın Ailesi dizisi FOX TV ekranında izleyenlere veda etmişti. Şimdi aldığım duyuma göre vadesini tamamlamadığı düşünülerek yeniden çekilmeye başlıyormuş... Kanalın aynı olup olmadığı hakkında bir fikrim yok. Ama etrafa dağılmış oyuncularını nasıl toplayacağını merak ediyorum. Ve toplarsa bıraktığı yerden aynı rüzgarla devam edip edemeyeceğini de öyle... Ben bu “yeniden başlıyor” haberlerine pek itibar etmem ama haber itibarlı bir yerden gelince, hayırlı olsun demek durumundayım!

Kahrolsun kötülük

Okurumuz Hasan Sert sanırım binlerce izleyicinin yüreğinden geçen o duyguyu yüksek sesle dile getirmiş... “Dizilerdeki kötülük kumkumalarından ve kötülüğün odağına oturtulan aile eşrafından (Kara Sevda, Babam ve Ailesi, Yeter, Kırgın Çiçekler, Beni Affet, Hayat Şarkısı vs.) fenalık geldi!” Ben binlerce kez yazdım, bir kez de sizin ağzınızdan duyurayım istedim. Evet, duygumuz nettir; “kahrolsun kötülük!”...