Yaşam "O türküler Neşet Ertaş'a ait değil" iddiası

"O türküler Neşet Ertaş'a ait değil" iddiası

Paylaş
"O türküler Neşet Ertaş'a ait değil" iddiası

Çukurova'da yaşayan halk ozanı Âşık Feymani, Neşet Ertaş'a ait olduğu bilinen "Acem Kızı", "Gayrı Dayanamam Ben Bu Hasrete", "Hata Benim" gibi Türkiye'ye mal olmuş türkülerin Neşet Ertaş'a değil Osmaniye'nin Kadirli ilçesinde yaşamış olan Âşık Hüseyin'e ait olduğunu iddia etti

Halk ozanı Âşık Feymani, Âşık Hüseyin’in aslen Kahramanmaraş’ın Göksün ilçesi Erçene Köyü nüfusuna kayıtlı olduğunu ancak 1920 ve 1940’lı yıllar arasında Adana, Kozan ve Kadirli ilçelerinde yaşadığını söyledi. Neşet Ertaş’a ait olduğu bilinen özellikle "Acem Kızı" türküsünün Neşet Ertaş tarafından yazılmadığını, bu türkünün Âşık Hüseyin’e ait olduğunu ileri süren Âşık Feymani “O yıllarda Kadirli’de yaşayan Âşık Hüseyin’i Kadirli’nin ağaları Ceyhan’a sık sık pavyonlara götürürlermiş. Pavyonda bir gün' Acem Kızı' denilen bir şarkıcı sahnedeyken Âşık Hüseyin de mekan sahibinden izin alarak bir görüşte âşık olduğu Acem kızına bir türkü söylemiş. İşte o ünlü 'Acem Kızı 'türküsü bu şekilde ortaya çıkmış. Acem Kızı türküsünün elimizde 10 kıtası var. Neşet Ertaş bunun 3 kıtasını biliyor” dedi.

Sık sık Acem kızının olduğu pavyona giden Âşık Hüseyin’in evli olmasına rağmen aşkından dolayı kendisine evlilik sözü verdiğini anlatan Âşık Feymani, "Ancak Âşık Hüseyin bir türlü sözünde durmadı. Acem kızı da kendisine evlilik teklif eden dönemin Adana beylerinden Hulusi Bey'in oğlu 'Deli Mehmet' lakaplı biriyle evlenir" diye konuştu.

"Gayrı Dayanamam Ben Bu Hasrete" türküsünün de nasıl ortaya çıktığını da anlatan halk ozanı Âşık Feymani, Deli Mehmet’in Acem kızını pavyondan arabasına bindirip götürürken o esnada olaya tanıklık eden Âşık Hüseyin’in "Gayrı dayanamam ben bu hasrete, ya beni de götür ya sen de gitme" dizeleri ile başlayan ünlü türküyü de Acem kızı için söylediğini belirtti.

"NEŞET ERTAŞ'A BİR AKTARIM OLMUŞ"

Ancak bir süre Adana yaşayan Acem kızının Deli Mehmet’den ayrılarak Adana’da bir eğlence mekanında şarkı söylemeye başladığını, Âşık Hüseyin’in de aşkından bir şey kaybetmediği Acem kızını Adana’da bulup tekrar gönül ilişkisi yaşamaya başladığını dile getiren Âşık Feymani, uzun zaman kendisine evlilik sözü veren Âşık Hüseyin’in evli olduğu için ve maddi durumu da olmadığı için Acem kızı ile bir türlü evlenemediğini bundan dolayı da Acem kızının Kahramanmaraşlı bir iş adamı ile evlenerek Kahramanmaraş’a yerleştiğini söyledi.

Halk ozanı Âşık Feymani, Neşet Ertaş’a ait olduğu bilinen bazı türkülerin Âşık Hüseyin’e ait olduğunu söyledi.

"Hata benim günah benim suç benim" türküsünün de bu şekilde ortaya çıktığını söyleyen Âşık Feymani, “Acem kızı Kahramanmaraş’a gelin gittikten sonra ömrünün sonuna kadar Maraş’ta yaşamıştır. Oğulları torunları vardır ve hepsi kayıtlıdır. Acem kızı Maraş’ta iken Âşık Hüseyin 'Bilemedim kıymetini kadrini/ Hata benim, günah benim, suç benim' sözleriyle başlayan türküyü söyler. Bu türkülerin tamamı Âşık Hüseyin’e aittir. Muhtemelen Neşet Ertaş’ın babası Muammer Ertaş çalışmak için Çukurova’ya gelmiştir ve bu türküleri Âşık Hüseyin’den dinlemiştir ve bu şekilde Neşet Ertaş’a bir aktarım olmuştur diye düşünüyoruz” dedi.

"MESAM'A DA YAZDIM"

Çukurovalı edebiyatçı-yazar İrfan Can ise başta Acem Kızı türküsü olmak üzere Neşet Ertaş’ın seslendirdiği bazı türkülerin Âşık Hüseyin Tenecioğlu’na ait olduğunu belirterek “Ancak bu durum, Neşet Ertaş’tan bir şey kaybettirmez. Ancak hakkı da haklı olana vermek lazım. Âşık Hüseyin’in ismi ilk olarak 1928 yılında Adana’da yayınlanan bir kültür-edebiyat dergisinde geçiyor. Bazı kaynaklarda da Âşık Hüseyin’in ismine rastlıyoruz. Ben MESAM’a Acem Kızı türküsünün Âşık Hüseyin’e ait olduğunu bildiren yazılar da yazdım” şeklinde konuştu.

İHA

Haberin Devamı