Giriş
Duayen gazeteci-yazar Rahmi Turan, turktime'daki yazısında, şöyle diyordu:
“Eh, artık çok az kaldı… 2017 yılı kısa bir süre sonra defolup gidiyor!
Ardından ekliyordu:
“Cehenneme kadar yolu var! Gitsin ve biz Türk toplumu olarak bir daha böylesine berbat bir yıl yaşamayalım.”
Bu konuda, üstat Rahmi Turan’la aynı görüşteyim.
2017 ülkemiz açısından uğursuz-berbat bir yıl oldu.
Ne gibi mi?
51 bin esnafın iflas sonucu kepenk kapatması gibi!
Başka?
İcralık vatandaş sayısının 10 milyonu aşması gibi!
Başka?
İşsiz sayısının (kayıtlı) 3 milyon 500 bini aşması gibi!
Başka?
175 kadının, acımasızca katledilmesi gibi!
Başka?
2 bin 722 insanın, trafiğe kurban gitmesi gibi!
Başka?
Hangi taşı kaldırsan altından örgüt çıkması gibi!
Başka?
Hollanda’nın Türk bakanlara yönelik densizliği gibi!
Başka?
Almanya’dan Türklere köpekli arama rezaleti gibi!
Başka?
Ana muhalefet liderine suikast girişimi gibi!
Başka?
270 vatan evladının teröre şehit verilmesi gibi!
Başka?
Benzeri görülmemiş sertlikteki politik kavgalar gibi!
Başka?
Toplumdaki gerilimin tavan yapması gibi!
Başka?
İç ve dış bağlantılı krizlerin peş peşe gelmesi gibi!
Başka?
Her 5 kişiden birinin ruh sağlığının bozulması gibi…
Başka?
Saymakla bitmeyecek daha nicesi gibi…
İşte bu nedenlerle, üstat Rahmi Turan’ın 2017 için, “Defolup gitsin, cehenneme kadar yolu var!” isyanına, aynen katılıyor, olmaz olsun böyle uğursuz yıl diyorum.
Ve de gelmesine günler kalan 2018’in Türkiye’ye uğur getirecek, yaşanan olumsuzlukların benzerini yaşatmayacak, stres küpüne dönen insanları rahatlatacak bir yıl olmasını diliyorum.
XXX
'NEFESLER TUTULDU'
Asgari ücret miktarı, bir-iki gün içinde belirlenerek, açıklanacakmış…
İnşallah, fedakar ve cefakar işçi sınıfının yüzünü güldürecek bir rakam olur!
Biz defalarca yazdık, 2018’in asgari ücretinin 2000 liranın altında olmaması gerektiğine dikkat çektik!
Bırakın 2000 lirayı, Türk-İş’in önerdiği 1860 lirayı dahi fazla bulan işveren temsilcilerine, ‘Yapmayın, etmeyin beyler! Bu rakamın neresi yüksek?” diye seslendik.
Ve de Asgari Ücret Tespit Komisyonu üyelerine, zorunlu gıda harcamasının 1400 lirayı aştığını hatırlatarak, rakamı belirlerken, ellerini vicdanlarına koymaları çağrısında bulunduk.
Şimdi yapılacak tek şey var, bekleyip görmek.
Neyi?
Açıklanacak rakamın, ‘vicdani’ olup olmadığını!
