Yaşam Pırasadan flüt balkabağından davul yapıyorlar

Pırasadan flüt balkabağından davul yapıyorlar

Paylaş
Pırasadan flüt balkabağından davul yapıyorlar

Domates, havuç, bal kabağı, pırasa.... Yemek tarifi verdiğimizi sanıyorsanız çok yanılıyorsunuz. Bu saydığımız sebzeler yemek için değil müzik yapmak için kullanılıyor

Haber: Eylem Keskin
eylem.keskin@posta.com.tr

Haberin Devamı

Viyana Sebze Orkestrası (The Vegetable Orchestra) üyeleri bu lezzetli sebzeleri mevsiminde pazarlardan alıyor, oyuyor kesiyor, biçiyor ve her birini müzik aleti haline getirip enfes bir müzik ziyafeti sunuyor... Kısa süre önce Türkiye’ye de gelip konser veren gruptaki müzisyenlerden kimi bal kabağından davul yapmış tokmakla vuruyor kimi havucu flüt haline getirmiş üflüyor!

Viyana Sebze Orkestrası bilinen müzik gruplarından çok farklı. Onlar sahneye çıktığında ve ellerindeki sebzelerle müzik yapmaya başladıklarında izleyenler şaşkınlıktan adeta küçük dilini yutuyor! 1998 yılında Viyana’da kurulan Viyana Sebze Orkestrası enstrüman olarak keman, gitar ya da flüt değil mevsimin taze sebzelerini kullanıyor. Bu çılgın ve sıradışı grup eline geçen her sebzeyle müzik yapabiliyor. Çağdaş müzikten klasiğe, poptan sufiye kadar hemen her türde parçalar seslendiren orkestra elemanları özenle seçtikleri taze sebzeleri oyarak, kesip biçerek birer müzik aleti haline getiriyor. Havuçtan flüt, balkabağından davul, dolmalık biber ve salatalıktan saksofon benzeri enstrümanlar yapıyorlar. Orkestranın kendine ait pek çok bestesi, hatta albümleri bile var.

Haberin Devamı

Jürgen Berlakovic, Nikolaus Gansterer, Susanna Gartmayer, Barbara Kaiser, Matthias Meinharter, Jörg Piringer, Richard Repey, Ingrid Schögl, Marie Steinauer, Ulrich Troyer, Tamara Wilhelm’den oluşan grup Avrupa ve Asya kıtasında pek çok konser vermiş. 2000 yılından bu yana sebzeli konserler veren orkestranın amacı insan yaratıcılığının sınırsız olduğunu göstermek! Amaçlarına ulaşıyorlar da! Sahnede yaratıcılığın sınırlarını zorluyorlar.

İlk enstrümanları domates!

Viyana Sebze Orkestrası yaptığı müzik tarzını ‘sebze tarzı’ olarak tanımlıyor. Şimdiye kadar Franz Hautzinger ve Klangforum Viyana Orkestrası gibi pek çok sanatçıyla çalışan grubun kuruluş hikayesi de oldukça ilginç. Üyelerden biri pazardan aldığı sebzelere bakıp ‘Neden bunlardan müzik yapmıyoruz?’ diye sormuş. O anda kafalarında fikir oturuvermiş ve çalışmalara başlamışlar. Pek çok deneme yapıp hangi sebzeden hangi sesin çıktığını bulmuşlar. Notaları adeta yeniden keşfetmişler. Grubun enstrüman haline getirdiği ilk enstrüman domates olmuş! Domatesi olduğu haliyle kullanıyorlar. Salatalığın enstrüman haline dönüşü yaklaşık 13, havucunki 30 dakika sürüyormuş. Bazı sebzelerde ise hiçbir değişiklik yapmadan oldukları gibi kullanıyorlar. Onlar bildiğimiz orkestralardan hem çok farklı hem de çok daha fazla çalışıyorlar. Ama bu durumdan hiç de şikayetçi değiller.

Haberin Devamı

Kulis sebze haline dönüşüyor

Hayatta keşfedilecek çok şey olduğunu, sebzeyi enstrüman haline çevirirken de farklı tatlar keşfettiklerini söylüyor ve ekliyorlar: “Geleneksel müzik aletlerinin çıkardıkları sesleri zaten biliyoruz, hepimiz o seslere aşinayız. Aynı aletin, aynı sesiyle farklı parçalar duyuyoruz. Ancak sebzelerle oluşturulan enstrümanların nasıl bir ses çıkaracağını bilmiyoruz, deneyerek buluyoruz. Bu durum da o enstrümanı farklı ve eşsiz kılıyor. Bir gitarın çıkarabileceği tüm sesleri bugüne kadar bütün müzisyenler bir şekilde denemişler ancak kimse bir balkabağıyla müzik yapmamıştır. Bu yüzden enstrüman yapma aşaması çok eğlenceli ve yaratıcı oluyor.” Konserler öncesi hummalı bir çalışma içine giren orkestra üyeleri vakitleri olduğunda enstrümana dönüştürecekleri sebzeleri pazarlardan kendileri alıyorlar ama zaman bulamadıklarında alışveriş organizatörlere kalıyor. Onlara istedikleri sebzelerin kesin boyut ve şekillerini veriyorlar. Organizatörler ona göre sebze alımı yapıyorlar. Sebzelerin ölçüleri elbette çok önemli. Çünkü sebzenin boyutu ve kalitesine göre çıkardığı sesin kalitesi de değişiyor. Ve konser öncesi kulis adeta sebze meyve haline dönüşüyor.

Haberin Devamı

( 29.07.2012 tarihli Pazar Postası 'ndan alınmıştır )