Pazar Postası Saadettin Saran: Eşimin zekasına hayranım
Paylaş
Saadettin Saran: Eşimin zekasına hayranım

Siz hiç biri için, “İnsan bu kadar mükemmel olur mu?” dediniz mi? Sadettin Saran bana bunu dedirtti. Bir kere muhteşem bir fiziğe sahip. Genetik lotoyu tutturmuş. 53 yaşında hâlâ fit kalmasını güçlü iradesine borçlu. Onu bugünkü konumuna taşıyan da kararlı yapısı. Spor bursuyla Amerika’da üniversiteye kabul ediliyor. Bursunu kaybetmemek için insanüstü çaba gösteriyor. Hem okul, hem spor, hem de para kazanmak için tonla iş yapıyor. Bu azminden yedi sektörde, 30 şirketi ve 4 bin 500’ün üstünde çalışanı olan başarılı bir işadamı yaratıyor. İşte Sadettin Saran’ın ilham veren hayat yolculuğu...

RÖPORTAJ: ELİF KASK

FOTOĞRAFLAR: MUZAFFER KANTARCIOĞLU


■ Çocukluk üstümüzde gökyüzü gibidir. Hiçbir yere gitmez. Sizin çocukluğunuz nasıl geçti?

Mutlu bir çocuktum. Birbirine çok bağlı bir aileydik. Hâlâ öyleyiz. Amerika’ya üniversiteye gittiğimde; annem, ben olmasam da sofraya altı tabak koymaya devam etmiş. 4 erkek kardeşiz. Hep birbirimizle yarışırdık. Hâlâ yarışıyoruz.

■ Anneniz Amerikalı. 60’lı yıllarda babanız için Türkiye’ye geliyor.

Annem aşkı için büyük fedakârlık yapıyor. Üniversiteyi birincilikle bitirip yüksek lisans yapıyor. 3 dil konuşuyor. Yönetici olarak çalışırken babam için kariyerini, ülkesini bırakıyor ve Türkiye’ye geliyor. Babama hep sorarım, annemi nasıl kandırdığını. “O benim sırrım” der.



■ Nasıl biri anneniz?

Annem bize yataklarımızı, odalarımızı toplatırdı. Çevredeki kadınlar bazen annemi, “Erkek çocuklara ev işi yaptırılmaz!” diye ikaz ederdi. Babam da annemi el üstünde tutar, ev işlerinde yardımcı olurdu.

■ Benim de eski eşim Amerikalı. Kızlarım da yarı Türk yarı Amerikalı. Onlar Türkiye’ye daha yakın. Ya siz?

Vatanım Türkiye. Amerika’da üniversitemdeki odamda Türk bayrağı asılıydı. Babamın, “İş bulamazsın, dönme!” demesine rağmen, işimi bırakarak 80’li yılların Türkiyesi’ne döndüm. 9 ay işsiz kaldım. Bugün “İyi ki dönmüşüm!” diyorum.

■ Nasıl bir hayatınız vardı gençliğinizde?

Amerika’da Kentucky Üniversitesi’ne spor bursuyla kabul edildim. Bursu kaybetmemek için çok çalıştım. Herkesin ‘en güzel yılları’ olarak tanımladığı üniversite çağı, benim için zor geçti. Her sabah 5’te kalkıp 5-6 kilometre yüzerdim. Ardından makine mühendisliği dersleri. Sonra iş.

■ Ne işi?

Bursum yeterli olmadığı için farklı işlerde çalışıyordum. O kadar az uyuyordum ki, bir dakika daha fazla uyuyabilmek için gece yatmadan önce diş fırçamı bile hazır ederdim.

■ Çılgın partiler?

Onlar yok. İşte o yıllarda öğrendim limitleri zorlamayı, hedefe odaklanmayı, vazgeçmemeyi, güçlü olmayı. Tek sermayem kendimdi.

■ Her zaman mükemmel misiniz?

Olur mu! Çok duygusalım. Çabuk güveniyorum. Kafama çok takıyorum. Kendime çok yükleniyorum. Fazla mükemmeliyetçiyim.

■ 53 yaşında formunuzu nasıl koruyorsunuz?

Her sabah 2 saat spor yapıyorum.

“Sermayem olsaydı McDonald’s’ı Türkiye’ye getirecektim”

■ Saran Holding’i nasıl kurdunuz?

Hayalim, kendi işimi kurmaktı ama sermayem yoktu. Sermayem olsaydı McDonald’s’ı Türkiye’ye getirirdim. Bu fikrimi çevremdekilerle paylaştığımda, “Türkiye’de tutmaz. Biz köfte ekmek yemeyi tercih ederiz” demişlerdi. Başarısı malum... Uzun süre çaldığım kapılar yüzüme kapandı.



■ Dönüm noktası ne oldu?

Zor koşullar altında spor medyasından tenın en büyük spor kanalı) gittiğimde randevum kayıtlarda görünmüyordu. Sekreter, genel müdürü benimle görüşmeye ikna etti. Onun bana şans vermesi hayatımın dönüm noktası oldu.İstekli olmam hoşuna gitmişti.

■ Bu şans size hayatla ilgili ne öğretti?

Yanımda çalışanlar bazen, “Sadettin Bey, her isteyene randevu veriyorsunuz” diye beni eleştirir. Ama ben, gariban bir gençken bana şans veren insanların sayesinde burada olduğumu hep hatırladım. Bu yüzden gençlere yardım etmeyi seviyorum. Sık sık üniversitelere gidiyorum, onlarla buluşmak için.

■ Orhan Pamuk, “Bir kitap okudum, hayatım değişti” yazmıştı. Sizin için de böyle dönüm noktası olan bir kitap var mı?

Mark McConmack’ın kitabı. ‘What They Don’t Teach You at Harvard Business School’ (Harvard İşletme’de Size Öğretmedikleri)... Kendi işimi kurmamda, tedeki kişiyle tanışmamda o kitabın etkisi büyüktür.

■ “Zamanı geri çevirebilseydim” dediğiniz bir şey var mı?

Üniversite yıllarım... O kadar çok yüklenmezdim kendime.

■ Sonsuza kadar yaşlanmayacak olsanız hangi yaşta kalmak isterdiniz?

45-55 arası... Her şeyin dengede olduğu, zirveyi yaşadığınız yıllar.


"FENERBAHÇE BAŞKANLIĞINI HERKESTEN İYİ YAPARIM"


■ Herkesin yatırım yapmaktan korktuğu şu sıralarda siz 75 milyon Euro’luk bir televizyon yatırımı yaptınız.

Evet. 18 Mart 2017 itibariyle ‘S Sport’ yayın hayatına başladı. S Sport’ta Premier League, NBA, Formula 1 başta olmak üzere canlı maç yayınları ile birlikte spor içerik programları da yer alacak. S Sport; D-Smart, Turkcell TV ve Digiturk üzerinden izleyicilerle buluşacak. İlk defa bir mobil platform bu işe girdi, Turkcell ile işbirliğimizi öneta nefret yayan programlar, yorumlar, yorumcular yerine spor sevgisini merkeze koyan bir yayın politikası izlenecek. Spor yayıncılığında yeni bir dönem başlıyor.



■ Sizi Fenerbahçe’nin başkanı olarak görmek isteyen çok kişi var.

Başkanlık ve kongre çığırtkanlığı yapmak istemiyorum. Aziz Yıldırım’ın desteklediği isim Ali Koç. Bu işi herkesten iyi yaparım ama Ali Koç adaylığını koyarsa destekleyeceğim.

■ Babalar ve oğulları genelde aynı takımı tutar ve beraber maça giderler. Sizin oğlunuz olsaydı ve Galatasaray diye tuttursaydı ne olurdu?

Yok tutturmazdı. Fenerbahçeli olurdu.

■ Siyasete girmeyi düşünüyor musunuz?

Siyasete girseniz kimi örnek alırsınız? Çok teklif aldım. Şu an öyle bir planım yok. Kanada Başbakanı Justin Trudeau’yu beğeniyorum.

Haberin Devamı