Sağlık Bu sebzeler DNA'yı etkiliyor

Bu sebzeler DNA'yı etkiliyor

Paylaş
Bu sebzeler DNA'yı etkiliyor

İnsan DNA'sını doğrudan ve olumlu yönde etkileyen sebzelere dikkat çeken Diyetisyen Emre Uzun, sebzelerin gücünü kullanmayı öğrenmek gerektiğini söylüyor ve özellikle ömrü uzatan 7 sebzeye vurgu yapıyor

“Daha sağlıklı ve kaliteli bir yaşam sürmek istiyorsanız, bunun beslenmeyle doğrudan ilişkili olduğunu unutmayın” diyen Diyetisyen Emre Uzun’a göre, pazı, kara lahana, brokoli, sarımsak gibi sebzeler, ömrü uzatan ve hücre tahribatını engelleyen besinler arasında.

Bu sebzelerin A,B,K vitaminleri, esansiyel mineraller, kalsiyum, demir, potasyum, magnezyum ve antioksidan açısından zengin olduğunu belirten Uzun’un özellikle önerdiği 7 sebze bulunuyor. İşte Diyetisyen uzun’a göre “mucize” olarak nitelendirilebilecek o sebzeler ve yararları:

BU 7 SEBZEYE DİKKAT!

1- Kansere karşı pazı: Bu bitki en bilindik iki antioksidan için kaynaktır, bunlar; syringic asit ve kaempferoldür. Karbonhidratları basit şekere dönüştüren enzimi inhibe ederek kan şekerini düzenlemede yardımcı olur. Kansere sebep olan toksinlerden diğer hücreleri korur, inflamasyonu azaltır, kalp hastalığı, diyabet ve diğer kronik hastalıkların riskini azaltır.

2- Sarı 33 çeşit kükürt bileşiği, 17 çeşit aminoasit, flavonoidler, çinko, magnezyum, kalsiyum, A, B ve C vitaminleri içerir. İçerdiği antioksidanlar ile sigaranın, kirlenmiş havanın ve çeşitli kimyasalların vücuda verdiği zararlı etkilerin giderilmesine ve vücutta biriken toksinlerin atılmasına yardımcıdır. Ayrıca kan yağlarını azaltan, kan pıhtılaşmasını önleyen, tansiyon düşüren, kan damarlarını koruyan antioksidan, antimikrobiyal, antiviral ve antiparazitiktir.

SARIMSAK GENLERİ ETKİLİYOR

Son yapılan çalışmalarda sarımsağın genlerimizi etkilediği bulunmuştur. Bu özelliği ile epigenetik bir besin olan sarımsak DNA diziliminde hücre yıkımını önleyerek yaşlanmayı geciktirmektedir. Doğal hayatta yaşanan stres, üzüntü, hareketsizlik hücre yıkımını arttırır, sarımsakla bu yıkım azaltılabilir.

3- Diyabete karşı brokoli
: Brokoli başta A ve C vitamini olmak üzere yüksek düzeylerde vitamin, lif, potasyum ve kalsiyum içerir. Yapısındaki sülforafen fitokimyasalları ile yüksek kan şekerinin damar çeperleri ve doku hasarına yönelik yarattığı hasarları azaltabilir.

DİYABETİN GÖZLERDE YARATTIĞI HASARI ÖNLÜYOR

Göz sağlığı için gerekli olan lutein ve zeaxantin yönünden zengindir. Brokolinin maküler dejenerasyon, katarakt gibi göz hastalıklarında olumlu etkisinin olabileceğine dair araştırmalar bulunmaktadır. Bu içeriği ile diyabetin ilerleyen safhalarında göze verdiği zararı azaltmada oldukça yararlı olur.

4- Kolestrole kara lahana takviyesi : Diğer yeşil yapraklılar gibi kara lahana da mide asidini en iyi bağlayan sebzedir. Kara lahana kolesterolün düşmesinde ve kanserden korumada etkilidir. Vücudun toksinlerden korunma sistemini de besleyici fitokimyasalları içerir. Yenmeden önce haşlanması ve sarımsak, limon suyu ile tüketilmesi uygundur.

KAN HÜCRELERİNİ ARTTIRMAK İÇİN ÇİN LAHANASI

5- Çin lahanası bağışıklığı güçlendirir: Kas yapımına ve kan basıncının düşük kalmasına yardımcı potasyum açısından zengin olan bu bitkiyi ülkemizde kolaylıkla bulmak mümkün. Beyaz kan hücrelerinin aktivitesini arttırarak vücut bağışıklık sistemini güçlendirir. Toksin atımına yardımcı A vitamini açısından da zengindir. Susam yağı, tavuk eti ve sebze ile karışık tüketilebilir.

6- Sebzelerin kralı lahana: Glukozinolat, kampferol gibi kansere karşı savaşan bileşikleri içeren, kalp rahatsızlıkları riskini azaltan, kan şekerini düşüren, kemikleri güçlendiren ve inflamasyonu önleyen baş sebzelerdendir. Adeta sebzelerin kralı lahanadır. Göz hastalıklarını engelleyen lutein ve zeaxanthin antioksidanları içerdiği için çok önemlidir.

TERE İLE 2 AYDA KANSER RİSKİNİ YÜZDE 10 AZALTIN!

7- Tere kürüyle mucizenin kapılarını aralayın: Tere, günlük K vitamini gereksinimini karşılar. K vitamini kanın pıhtılaşmasında, arter çevresinde plak oluşumunu engellemede, artirit ile ilgili kronik hastalıkları önlemede görevlidir. Her gün tere tüketilirse iki ay boyunca, kişi DNA tahribatını engelleyebilir, kanser riskini ve trigliserid seviyesini yüzde 10’a kadar düşürebilir.