Beden Sağlığı Sedef hastalığı ruhu da etkiliyor !

Sedef hastalığı ruhu da etkiliyor !

Paylaş
Sedef hastalığı ruhu da etkiliyor !

Dermatoloji Uzmanı Dr.Elif Ebru Güner, sedef hastalığının yaşam kalitesini olumsuz etkilemesinin yanında ruhu da etkilediğini söyledi

Dermatoloji Uzmanı Dr.Elif Ebru Güner ''Neredeyse her 100 kişiden birinde görülen sedef hastalığı cilt üzerinde kırmızı lekeler üzerine beyaz pullanmalar şeklinde görülen bir rahatsızlıktır. Genetik eğilimli olduğu bilinen; fakat nedeni tam olarak anlaşılamayan sedef hastalığı hastanın yaşam kalitesini olumsuz etkileyen bir sorundur.''dedi.

Güner ''Genellikle sedef hastalığı olan kişilerin duygusal, hassas, çabuk üzülen yapıya sahip olmalarının yanında; güneş yanığı, bazı ilaçlar, boğaz iltihabı ve sürtünmeyle oluşan durumlar gibi nedenlerden de kaynaklandığı düşünülmektedir'' diye belirtti ve sözlerine şöyle devam etti:

''Sedef hastalığı her yaşta görülebilmesine rağmen hastalığa 15-35 yaşları arasında daha sık ortaya çıkar, hastalığa kadın ve erkek aynı oranda yakalanır. Sedef hastalığı bulaşıcı bir hastalık değildir. Normalde deri yaklaşık bir ayda kendini yenilerken sedef hastalığında bu süre birkaç güne kadar inebilir ve ölü deri hücrelerindeki artış kalın plaklar meydana getirir. Hastalık zaman zaman şiddetlenir, zaman zaman belirtilerde azalma gözlemlenebilir. Deri yüzeyine zarar veren çeşitli durumlar; kaşınma, kesikler, yanıklar, yaralanmalar, aşırı güneşlenme, aşırı soğuk iklimler, stres, bazı ilaçlar, sigara, enfeksiyonlar ve genel sağlık durumundaki bozukluklar da hastalığı alevlendirebilir. Saçlı deri, diz, dirsek ve sırtın alt kısmı sıklıkla tutulan bölgelerdir. Ancak vücudun diğer bölgelerinde görülebilecek şekilde de seyredebilir. Sedef hastaları stresten uzak durmalı ve sigara içmemelidirler''dedi.

Dr. Elif Ebru Güner sedef hastalığının tedavisi ile ilgili şunları söyledi:

Haberin Devamı

"Genellikle güneşlenmenin sedef hastalarına çok iyi geldiği bilinmektedir. Ancak uzun süre güneşlenmenin ultraviyole ışınlarına maruz kalınacağı düşünüldüğünde, hastalığı tedavi ederken bir yandan da bu olumsuz ışınları ciltte barındırmak cilt yaşlanmasına ve hatta cilt kanserleri riskinin artmasına neden olabilir'' dedi.

Güner son olarak ''Ancak son yıllarda geliştirilen ışık tedavileriyle hem ultraviyolenin olumsuz etkilerinden kurtularak tedavinin etkinliğini arttırmak, hem de lokal olarak sadece sedefli bölgeye uygulanabilmesinin kolaylığını yaşamak mümkündür'' diye ifade etti.