Eş desteği gerekiyor

Belli bir yaştan sonra erkeğin cinsel aktivitelerini belirleyen hormonda azalma olur. Bu yüzden erkeğin cinsel performansı etkilenebilir. Böyle durumlarda partnerinin moral bozucu sözler söylememesi ve anlayışlı olması gerekir

SORU: Cinsel hayat biter mi?

38 yaşındayım. 14 yıllık evliyim. 40 yaşından sonra erkeklik hormonu düşer mi? Cinsel hayat biter mi? CEVAP Belirgin bir düşüş olmaz. Ama erkeklerin cinsel aktivitelerini besleyen bu hormonda görece bir azalma başlar. Hormonal değişimler de erkeklerin o dönemdeki uyumlarında sorunlar yaratır. Bir de 40’lı yaşlarını sürenlerin partnerlerinin tutumunu vurgulamak istiyorum. Partneriyle düzenli cinsel hayatı olan, hiç başarısızlık yaşamayan bir erkek, 40’lı yaşlarda bazı sorunlar yaşabilir. Bu normal. Ancak partnerinin ‘Sen böyle değildin, eskisi gibi değilsin’ demesi erkekte ciddi sorunlar doğurabilir. Erkek ‘Eyvah, yaşlanıyor muyum?’ paniğiyle başarısızlık kaygısı yaşar. Bu nedenle partnerin anlayışlı davranması lazım. Eş, erkeğin özgüvenini yitirmesine neden olmadan, destek vererek bu dönemi biraz daha rahat geçirmesini sağlamalı. Tersi olursa yaşanan panik, sertleşme problemi, erken boşalma gibi bazı sorunları beraberinde getirir. Sonra sosyal yaşamda problemler çıkar. Erkek evinde farklı tavır sergiler, ailesiyle ilişkisi bozulur, işinde başarısız olur. Cinsel hayattaki sekteler erkekte endişe yaratarak, dışarıya karşı daha agresif olmalarına neden olur.

[[HAFTAYA]]

SORU: Muayene nasıl yapılır?

54 yaşındayım. Prostat için başvuran kişi daha sonra hangi aşamalardan geçiyor? CEVAP Prostat için başvuran erkeği tüm şikayetleri değerlendirdikten sonra muayene ederiz. Bu muayene makattan parmakla yapılır. Hem kanser olup olmadığını bir dereceye kadar değerlendirmek hem de prostatın ne kadar büyüdüğünü görmek açısından önemlidir. Mesela normalde bu kestane kadar bir organdır. Biraz büyürse mandalina, daha büyürse portakal kadar daha büyürse bir greyfurt kadar olur. Normalde 20 gram olan bu organ 200-250 grama ulaşabilir. Dışarıdan bakılınca görülmez, makata doğru büyür, kabızlığa benzer dışkılama sorunları dahi yaratabilir. Gerektiğinde makattan yapılan bir ultrasonla detaylı olarak tetkikler yapılır. Kanser şüphesi varsa ultrason eşliğinde iğne biyopsisi ile herhangi bir anestezi gerekmeksizin parçalar alınarak dokuda kanser olup olmadığı anlaşılır.