Hastalanmadan önleminizi alın!

Hacettepe Üniversitesi Halk Sağlığı Enstitüsü tarafından 7 Nisan Dünya Sağlık Günü dolayısıyla bir etkinlik düzenlendi.

Basit test ve taramalarla birçok hastalığın oluşmadan önlenebildiğini belirten Hacettepe Üniversitesi (HÜ) Rektörü Prof. Dr. Murat Tuncer, sağlıklı beslenme alışkanlığının kazanılmasına ve fiziksel aktivitenin günlük yaşamın bir parçası haline getirilmesi gerektiğine dikkat çekti.

Bu alışkanlıkların kazanılması için çaba harcadıklarını söyleyen Tuncer, ''Üniversitemize bu yıl gelen öğrencilerimizin tümünün beden kitle endekslerine baktık, tansiyonlarını değerlendirdik, basit taramalarını gerçekleştirdik. Toplamda 5 bin 750 öğrencimizi taradık ve sonuçta 375 öğrencide yüksek tansiyon belirledik. ilerleyen dönemde tüm öğrencilere taramalarımızı yapacağız'' dedi.

Sigara kullanımının azaltılması için de çeşitli sınırlamalar getirdiklerini vurgulayan Tuncer, 2014'te üniversite yerleşkesinde sigara içilmesini yasaklamayı planladıklarını bildirdi.

"3 KİŞİDEN 1'İNİN KAN BASINCI YÜKSEK''

HÜ Halk Sağlığı Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Hilal Özcebe de Dünya Sağlık Günü'nün bu yılki temasının "kan basıncının kontrolü" olarak belirlendiğine işaret ederek, ''Türkiye'de her üç kişiden birinin kan basıncı yüksek'' dedi.

"SİNSİ SEYREDİYOR"

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Türkiye Temsilcisi Dr. Maria Cristina Profili, kan basıncı yüksekliğinin (hipertansiyon) erkekleri kadınlara oranla daha fazla etkilediğine dikkati çekti.

Dünya genelinde görülen ölümlerin önemli bir kısmında, kan basıncı yüksekliğinin etkili olduğunu ifade eden Profili, bu durumun yaşam değişikliği ve ilaç kullanımıyla kontrol altına alınabildiğini belirtti.

HİPERTANSİYONUN VÜCUDA ZARARLARI

Kontrol edilemeyen kan basıncı vücuda zaman içinde çok zarar verir. Bu yıllar sürebilir. Sinsi olduğu için vücudu içten içe eritir. Damar tıkanıklığına yol açarak kalp, beyin, böbrek gibi hayati organlarda bir çok hastalık ortaya çıkarır. Hastayı felç edebilir.

Kan basıncı artınca kalbe düşen yük artar. İlk başlarda kalp buna dayanabilir ama sonra yükü kaldıramaz hale gelir. Bunu önlemek için kalp bir cevap oluşturur. Kalp kası büyümeye başlar ve kalp kasının miktarı artar. Bu kalbin artmış kan basıncına cevabıdır fakat bu durum daha da zararlıdır.

Kalbin zamanla kasılması ve gevşemesi bozulur ve düzensizleşir. Kanı pompalamakta zorlanır. Sonuçta kalp yetmezliği ortaya çıkar ve diğer organlarda da bu yetmezlik görülebilir.

Böyle uzun süreli tepkilerin yanında, ani tansiyon (basınç) artışı sonucu beyin kanaması ve damar yırtılmaları ortaya çıkabilir. Hasta felç geçirir ya da hayatını kaybeder..