Yaşam Şarkımın Japoncası bile var

Şarkımın Japoncası bile var

Paylaş
Şarkımın Japoncası bile var

Uzun zamandır sosyal medyada paylaşılan, hakkında binlerce yorum yapılan bir şarkı var: Suşi. Ayhan Bağcı'nın bu videosu Japon müziğiyle başlıyor, bir anda arabesk-fantezi müziğine dönüyor. Klipte Japonlar adeta bir Türk gibi dans ediyor

Suşi’nin sözleri ilginç: ‘Yanında fıstık bir dişi, tutturdu yiyelim suşi suşi, ben bilmem suşi muşi, ben bilirim Urfa şişi, ben bilmezdim suşi muşi, anam yapardı bana bişi’. Uzun zamandır bu ilginç sözlerin yazarı ve yorumcusu Ayhan Bağcı merak ediliyordu. Nasıl oldu da sosyal medyayı birbirine kattı deniyordu. Bazıları ona ‘Yeni Ajdar’ dedi. Ayhan Bağcı’yı şimdilerde Kuruçeşme’deki Hotel Les Ottomans’ın sahibi Ahu Aysal destekliyor. Otelde garson olan Ayhan Bağcı yakında otelde bir program yapmanın sözünü bile almış!

Suşi isimli videonuz internette neredeyse paylaşma rekorları kırdı. Siz nerelisiniz, kimsiniz?

Ardahanlı’yım. 1977’de doğdum. İstanbul’da büyüdüm. 5 yaşında İstanbul’a geldim. Hayat o yaşlarda zorluklarla başladı. İmkanımız kısıtlı olduğu için ilkokula kadar okudum. Boş zamanlarda da ayakkabı boyacılığı yaptım. Evimiz yoktu. Amcamın Beykoz’daki evinde yaşıyorduk.

Sesiniz ne zaman keşfedildi?

Şarkı, türkü kanımızda var. Ailede pek çok kişi şarkı söyler. İlk kez ilkokuldaki müzik öğretmenim sesimi keşfetti. Bu yönde ilerlememi istedi; olmadı. O yıllarda İbrahim Tatlıses’i çok beğenirdim, albümlerini takip ederdim, hala da öyle. Ne yazık ki, okulu bırakmak zorunda kalınca garson oldum. 25 yaşında şan dersleri aldım. Hocam “Senin sesin Allah vergisi, önemli olan yüreğinden okumaktır” dedi, eğitime devam etmedim. Konservatuar gibi akademik bir eğitim alamadım şartlardan. Ama her zaman dünya müziklerini dinledim. Beethoven’den Aşık Veysel’e kadar bilirim.

Nerelerde çalıştınız?

Reina, Ulus 29, Çubuklu, Günay Restoran’da çalıştım. Hayatımda şarkı hep oldu. Mori Sushi’de çalışmaya başlayınca, bir gün mutfakta şarkı söylüyordum. Mori Sushi’nin sahibi Serhat Gür sesimi beğenmiş. “Sesim var, düğünlerde söylüyorum ama profesyonel anlamda beni kimse desteklemedi” dedim. Serhat Bey “Suşi isimli bir şarkı yaparsan sana yardımcı olacağım” dedi. Ben dalga geçtiğini, albüm yapmamam için böyle dediğini düşündüm.

Suşi şarkısını siz yazmışsınız. Hikayesi ne?

Bir gün televizyon seyrediyordum. İbrahim Tatlıses bir programda konuktu. Ona suşi yedirmeye çalışıyorlardı. O an birden aklıma “Ben bilmem suşi, ben bilirim Urfa şişi” diye şarkının sözleri geldi. Ne kadar suşi desem de benim siyah beyaz bir hayatım oldu. Yeri geldi kuru ekmek soğan yedim.

Dikkat çekmeye çalıştığınızı düşünenler var...

Hayır. Bu bir projeydi. İyi kötü yorum yapanlara da teşekkür ederim.

Türkiye’nin yeni Ajdar’ı diyorlar sizin için. Buna da bozulmuyor musunuz?

Hiç bozulmuyorum. Hayatta her zaman mizahın olmasını isterim, gerekli de. Benim şarkımda da mizah var. Yorumlara kızmıyorum çünkü beni tanımıyorlar. Ajdar arkadaşın da içinde şarkıcılık var. Tarzı, hareketleri dikkat çekmek için mi, kendi öyle mi olmak istiyor bilemem. Benimkisi Uzakdoğu’yla Anadolu’nun birleşimi. Zurnayla başlıyor, sonra Japonlar’ın danslarıyla devam ediyor. Sentez. Hiç akılda kalır bu şarkı demedim. Bu sadece projeydi. Bana düşen görevi yaptım sadece.

Başka kimlerin ilgisini çektiniz?

Les Ottomans’ın sahibi Ahu Aysal da beni keşfetti. Benim internetteki videomu seyretmiş. Çok gülmüş. Beni yanına çağırdı. Şimdi herkesle tanıştırıyor, sonuna kadar destek oluyor sağolsun. İmkansızlıklardan benim önümde bir set vardı. Ahu Aysal o seti kırdı. Ahu Hanım, pek çok kez canlı şarkı söyletti. Fatih Ürek’in doğum gününde orkestra eşliğinde söyledim. Ahu Hanım “Bir gece yapacağım o gecede sen de sahne alacaksın. Benim sevdiğim ‘Big in Japan’ şarkısını, ezbere söyleyeceksin” dedi. Şarkıyı çalışmaya başladım bile.

Japon kültürüne ayrı bir ilginiz var mıydı?

Suşi bizim kültürümüzde yok. Ama benim uzmanlık alanım suşi. Eskiden hiç yiyemezdim. Restorandaki Japon usta beni alıştırdıktan sonra yemeğe başladım. Ben de çok iyi suşi yapıyorum. Japon kültürünü de böylece yakından tanıdım. Gelenekleri bizimkilere benziyor. Restorana gelen Japonca hocası şarkımı Japonca’ya da çevirdi. Çok güzel oldu.

Japonya’da da mı tanınmak istiyorsunuz yoksa?

Öyle bir amacım yok. Ülkem bana yeter. Aslında tarzım daha yavaş ve romantik şarkılar. Yeni albümümde daha hareketli şarkılara yer vereceğim.

( 27.05.2012 tarihli Pazar Postası'ndan alınmıştır. )

Haberin Devamı