İstanbul 2. Sulh Ceza Hakimliği, Çağlayan’daki İstanbul Adalet Sarayı’na dün öğle saatlerinde getirilen 32 şüphelinin ifadelerini alma işlemini sabaha karşı tamamladı.

Hakimlik, verilen aranın ardından kararını açıkladı. Hakimlik, 32 muvazzaf askerden 17’sinin "terör örgütüne üye olmak" ve "Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti’ni ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs" suçlarından tutuklanmasına karar verdi. Tutuklanan 17 askeri personel cezaevine götürüldü

Hakimlik, 10’u adli kontrol tedbiri olmak üzere 15 şüpheliyi ise serbest bıraktı. Adli kontrol tedbiri kapsamında yurtdışına çıkış yasağı konulan 10 şüpheli, ayda bir karakola giderek imza atacak.

Süreç

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından, "yasa dışı dinleme, casusluk, özel hayatın gizliliğini ihlal, kişisel verilerin hukuka aykırı olarak kaydedilmesi, resmi belgede sahtecilik, terör örgütü kurmak, yönetmek, üyesi olmak, Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti’ni ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs" iddiasıyla "paralel yapıya" yönelik yürütülen soruşturma kapsamında düzenlenen 3. dalga operasyonu askere uzanmıştı.

Başsavcılıkça, sözde "Kudüs Ordusu Terör Örgütü" adlı soruşturma kapsamında yapıldığı belirlenen Hatay ve Adana’da MİT’e ait yardım tırlarının durdurulmasıyla ilgili Adana Cumhuriyet Başsavcılığı’nca haklarında "siyasi ve askeri casusluk, devlet sırlarını kasten açıklamak" suçlarından kamu davası açılan Hatay, Ankara ve Adana il jandarma komutanlıklarında görev yapan 34 kişi hakkında yakalama ve gözaltı kararı verilmişti.

Dolmabahçe’de Boğaz Batısı Askeri İnzibat Bölge Komutanlığı Beşiktaş Kışlası’nda savcılık sorguları tamamlanan 34 askerden 32’si "terör örgütü üyesi olmak, Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti’ni ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs" suçlarından tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edilmiş, 2’si ise serbest bırakılmıştı.

AVUKATLARDAN AÇIKLAMA: BİZ ABDULLAH ÖCALAN DEĞİLİZ

Bu arada, tutuklanan 17 askerin avukatları Çağlayan’daki İstanbul Adalet Sarayı önünde konuyla ilgili basın açıklaması yaptı.

Müvekillerine kumpas kurulduğunu ileri süren Avukat Ali Gayıranal, MİT TIR’larına ilişkin Adana 7. Ağır Ceza Mahkemesi’nde açılan davayı hatırlatarak, "Müvekkillerimiz iki kez gözaltına alınmalarına rağmen herhangi bir tutuklama tedbirine maruz bırakılmadı" dedi. Siyasi baskılara rağmen müvekkilerinin suçsuz oldukları için tutuklama tedbirine maruz bırakılmadıklarını yineleyen Gayıranal, "Bunu gören birileri bu sefer, ’biz bu insanları nasıl tutuklarız’ diye düşünmüş olacaklar ki, Adana’daki olayı bir şekilde İstanbul’a bağlayıp, ki İstanbul Savcılığı’nın yer bakımından yetkisi yoktur. Yani İstanbul Savcılığı, Adana’da vuku bulmuş bir olay hakkında soruşturma yapma hak ve yetkisine sahip değildir. Ama ne yaptılar, bir ’Selam Tevhid örgütü’ dosyası var. Bugünlerde sözde 'Selam tevhid’ örgütü dosyası oldu. O dosyayla bu şahısları bağlantılandırmak suretiyle alıp İstanbul’a getirdiler. İstanbul’da buna yönelik bir bağ kurulmaya çalışıldı. Bir soruşturma yapılmaya çalışıldı" dedi.

"ORADA BAŞARAMADIKLARI TUTUKLAMAYI..."

Savcılık aşamasında selam tevhid dosyasına yönelik çalışma yapılmasına rağmen mahkemeye Adana’daki dosyada mevcut bulunan CMK’nın 312 ve 314’üncü maddelerinden (Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmayı engellemeye teşebbüs’ ve ’Silahlı terör örgütü kurmak ve üye olmak) sevk yapıldığını ve bu maddelerden tutuklandığını belirten Gayıranal, "Yani kısacası, Adana 7’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde müvekkillerin zaten yargılandığı bir olay, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından tekrar soruşturma konusu yapıldı. Orada başaramadıkları tutuklamayı bin bir türlü kumpas ile sulh ceza mahkemeleri eliyle bir şekilde sevk edilen 32 müvekkilden 17’si tutuklandı. 10’u adli kontrol kararıyla serbest bırakıldı. 5’i kişi ise salıverildi" diye konuştu.

"TIR ÇAĞLAYAN’DAN SONRA BRÜKSEL’E GİDER, LAHEY’E GİDER"

Avukat Hasan Tok da, "TIR Hatay’ı dolaştı, Adana’yı dolaştı, İstanbul’a geldi. Çağlayan’a park etti. Bundan sonra da Brüksel’e gider, Lahey’e gider, her yere gider" dedi.

"Yukarıda dağlar emrediyor, karıncalar eziliyor" ifadesinde bulunan Avukat Hasan Tok, Türkiye’de herkese lazım olan adaletin ortadan kaldırıldığını savundu. CMK’ya da uyulmadığını ileri süren Tok, "Biz Abdullah Öcalan değiliz. 312’den yargılanacak insanlar, PKK terör örgütü ve diğer örgütleridir. Türk Silahlı Kuvvetleri mensubunu 312’den yargılayan adam, yarın gelir kendisi de 312’den yargılanır" dedi. Söylediklerinin tehdit olarak algılanmamasını vurgulayan Tok, bu kanunları yapan insanların vicdanlarının bulunmadığını ifade etti.