Derneğe ayakkabılarını çıkararak giren Demirtaş, din adamlarının bulunduğu topluluğa uzun bir konuşma yaptı. Konuşmasının büyük bir bölümünde Diyanet İşleri Başkanlığı’nı eleştiren Demirtaş, seçim beyannamesinde yer verdikleri Diyanet İşleri Başkanlığı’nın kaldırılması vaadinin nedenlerini anlattı.

"İNANÇ HİZMETLERİ BAŞKANLIĞI KURULSUN"

Diyanet işleri Başkanlığının tek bir dinin, tek bir mezhebinin hizmetini yürüttüğünü belirten Demirtaş, "Diyanet, dini devletin hizmetine sokmaya çalışıyor. Dinimiz, inancımız halka karşı nasıl kullanabilir, bunun politikasına yürütüyor" dedi.

Diyanet İşleri Başkanlığı yerine belediyelere bağlı inanç hizmetleri başkanlığının kurulması gerektiğini söyleyen Demirtaş, "Bir caminin mi ihtiyaçları var, bir kilisenin mi ihtiyacı var, oradan karşılayalım. Herkes devletten hizmet alsın" dedi.

"DİYANET’İN BÜTÇESİ SAĞLIK BAKANLIĞI’NIN 3 KATI"

Diyanet İşleri Başkanlığı bütçesinin Sağlık Bakanlığı’nın bütçesinin 3 katı olduğunu dile getiren BDP lideri Demirtaş, "Paraları ne yapıyor? Bunları sormamız lazım. Bir din adamı, 1 trilyonluk lüks Mercedes’i niye alır? Haram değil midir? Lüks haram değil midir?" diye sordu.

DİYANET’E HUTBE ELEŞTİRİSİ

Diyanet İşleri Başkanlığı’nın son yayınladığı 150 hutbenin akademik olarak incelendiğini söyleyen HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, "150 hutbeyi dinlemişler. Devlet sevgisi, Allah sevgisinden daha çok geçiyor. Tamam millet, devletini sevsin, vatanını sevsin. Diyanet’in işi bu değildir. Allah sevgisi senin umurunda değilse, senin adın niye Diyanet’tir? Diyanet’in yayınladığı fetvaların hepsini inceledik. Diyor ki, biber gazı caizdir. Demiyor ki, sokakta zulüm yaptığın insanlara yazıktır, demiyor. Biber gazı caizdir diyor. Resmi yazısı bendedir. Diyor ki, ’Meşru bir hükümete isyan edip de çatışmada öldürülen kişinin cenaze namazı kılınmaz’ diyor. Niye? Dinde var mı böyle bir şey? Kur’an’da, dinde var mı böyle bir şey? Peygamber efendimizin böyle bir emri var mı?" diye konuştu.

"BARDAKOĞLU’NU GÖREVDEN ALDILAR"

Eski Diyanet İşleri Başkanı Ali Bardakoğlu’nun 2010 yılında, ’Başörtüsü dini bir vecibedir. İslam’ın şartı değildir’ dediği için görevden alındığını belirten Demirtaş, "’Başörtüsü takmayan bir kadın da Müslüman olabilir’ dedi, 20 gün sonra görevden aldılar. AKP başörtüsünü kullanıyor. Bunu kullanıyor. Bununla oy alıyor. Doğruyu söylediği için görevden aldılar" dedi.

"MAZLUMUN DİNİ İSLAMİYET’İ, ZENGİNİN DİNİ HALİNE GETİRDİLER"

Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez’in kurumun misafirhanesini 3 katlı lüks bir tripleks saraya çevirdiğini öne süren Demirtaş, "Beyefendiye, sultana özenmiş, kenara küçük bir saray yapmış. ’Biz Peygamberin izindeyiz’. Kusura bakmasınlar, peygamberimizin en büyük mirası hayatıdır. Din adamı devletten emir alamaz. Diyanet’teki torpil hiçbir yerde yok. Diyanet’te adamın varsa, istediğin camiye gidersin. Torpil olur mu Diyanet’te? Her yerde olur da, Diyanet’te olur mu? Ülkenin Başbakan’ı ’Biz dinimize el sürdürmeyiz’ diyor. Kusura bakma, o sizin Diyanet ile birlikte oluşturduğunuz dindir. İslam değil. Biz halkı kandırmalarına tahammül edemiyoruz. Yıllarca İslamiyet’i sopa olarak kullanıp mazlumu ezmeye başladılar. Mazlumun dini İslamiyeti, zenginin dini haline getirdiler" diye konuştu.

GÖRMEZ’E ÇAĞRI

Başbakan ve Cumhurbaşkanı’nın Cuma namazı için camiye gittiklerine işaret eden Demirtaş, "Ben Diyanet İşleri Başkanı’na kaç gündür soruyorum. Buyurun git o camide, onların gözünün içine baka baka İslamiyet’te hırsızlık nedir? Hırsızlığın cezası nedir? Onları bir anlat bakalım. Fakir fukaraya ’Kolun kesilir, cehennemde yanarsınız’ diyorsun. Peki zengin hırsızlara niye bir şey demiyorsun? Bir defa da onların gözünün içine bakarak söyle bakalım" dedi.

"ZORUNLU İSLAM’A AYKIRI"

Zorunlu din dersinin İslam’ın ruhuna aykırı olduğunu söyleyen Demirtaş, "Zorunlu kavramı İslamiyet’e yakışmaz. İslam’ın ruhuna aykırıdır. Sen birine zorla İslamiyet’i öğreteceğim diyemezsin. ’İlla şu mezhebi, şu dini bütün çocuklar öğrenecek’ demek faşizmdir" dedi.

"DİYANET MGK DEĞİL"

Demirtaş, Diyanet İşleri Başkanlığı’na yönelik eleştirilerini şu sözlerle tamamladı:

"MGK gibi Diyanet’i kullanamazsınız. Diyanet İşleri, terörle, işçiyle mücadele kurumu değildir. Biz bunu değiştireceğiz. Dini devletin elinden alacağız. Diyanet yokken biz dinsiz miydik? İmansız mıydık? Toplum ondan önce ibadetini yapamıyor muydu? Hz. Muhammed zamanından alın gelin bakalım, nerede zorunlu din dersi var. ’Diyanet olmadı mı, din elden gitti’. İnancınız bu kadar mı zayıf? Diyanet olsa da, olmasa da, Allah korkusu varsa, ibadetini yaparsın. Diyanet bunun şartı değildir."


Özgür ALTUNCU - Yaşar KAÇMAZ / İstanbul, (DHA)