Erdoğan, AK Parti Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, CHP'ye ve Deniz Baykal'a sert eleştiriler yöneltti. Erdoğan, "Grizu madencini kaderidir" söylemini yineledi.

"DİNLEME OLAYINI HATIRLAMIYORUM"

Başbakan Erdoğan, dün Deniz Baykal ile ilgili görüntülerle ilgili açıklama yapan Ulusal Kriminal Bürosu'nun kendisinin belediye başkanlığı dönemine yönelik iddialarına da "Yıllar önce bizimle çalıştıklarını söylüyorlar, böyle bir olayı bilmiyorum, hatırlamıyorum" dedi.

Erdoğan "görüntüler komplo, montaj" açıklamaları ile ilgili olarak da "Açıklama yapmaya ihtiyaç olanların girişimiyle yapılmış bir inceleme. Bu ülkenin resmi kurumları var, TÜBİTAK var. Oralar incelemeli" şeklinde konuştu.

Erdoğan konuşmasının önemli bir bölümünde parti olarak aile ve aile yaşantısına verdikleri değer ve önemden bahsetti, "Anamuhalefet partisinde yaşanan gelişmeleri milletimiz ibretle izliyor. Sükutumuz ikrardan, söylenenleri kabulden değil, aksine edebimizdendir. Nasıl özel yaşamı istismar etmek çirkinse, kendi özel meselesini siyasete istismar malzemesi yapmak da çirkindir" dedi.

"İÇLERİNDEKİ BRÜTÜSLER'E BAKSINLAR"

Erdoğan şunları söyledi: "Baykal ve arkadaşları, bu olaydan yararlanmaya çalıştılar. Başbakan açığa çıkarsın diyorlar. Ben senin memurun muyum? Bu ülkenin yargısı var. Eğer sorumlu arıyorlarsa AK Parti’ye değil, önce kendilerine baksınlar. Zaten her şey peyder pey ortaya çıkıyor. Bu kirli tezgahın sorumlularını AK Parti’de, AK Parti iktidarında değil, gitsinler avukatlığını yaptıkları çetelerin, mafyaların, karanlık örgütlenmelerin içinde arasınlar. Kirli oyunlara, ne ahlaken, ne siyaseten tenezzül etmeyiz. Bu senaryonun yazarı olarak bizi itham edeceklerine, istifa çığlığı atanlara dikkat etsinler. Önce kendi içlerindeki Brütüslere baksınlar.

KILIÇDAROĞLU'NA MESAJ

Başbakan Erdoğan isim vermeden Kılıçdaroğlu'nun "işsizlikle, yolsuzlukla mücadele edeceğiz" sözlerine de yanıt verdi:

"İşsizlik bu ülkenin sorunudur. Onu herkes biliyor. Sen nasıl çözeceksin onu söyle. İktidar olunca çözeceğim. İktidar olamayacaksın ki. Yolsuzlukla mücadele diyorsun. Önce aynaya bakacaksın. Yolsuzlukla en büyük mücadeleyi AK Parti yapmıştır. Ekonomik kriz teğet geçecek dediğimizde gülenler, şimdi o söylemlerinde boğuluyor. Nitekim teğet de geçti. Kapanan şirkete kadar ne kadar şirket açılmış ona da bak." dedi.

Düne kadar bu statikonun içinde oturanlardan yeni bir politika, siyaset beklemek mümkün değildir. Önemli olan koltuktakilerin değişmesi değil, zihniyetin, siyasetin değişmesidir" dedi.

"GRİZU MADENCİNİN KADERDİR"

Erdoğan, Zonguldak’ta Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Karadon Müessese Müdürlüğü maden ocağında meydana gelen grizu faciasıyla ilgili değerlendirmelerde bulundu.

Hayatını kaybeden işçilerin ailelerinin acısının milletçe yürekte hissedildiğini belirten Başbakan Erdoğan, hayatını kaybeden işçilere Allah’tan rahmet, işçi yakınlarına da sabır ve baş sağlığı dileklerinde bulundu.

Başbakan Erdoğan, şöyle konuştu:

"Daha önceki birçok vakada olduğu gibi Zonguldak’taki maden kazası sonrasında da acılar üzerinden siyaset üretildiğine, acılar üzerinden provokasyonlar çıkarılmak istendiğine, provokasyonlar yapıldığına ne yazık ki şahit olduk, hala da oluyoruz. Şunu hatırlatmakta fayda görüyorum, grizu patlamaları ya da metan gazı maden ocaklarının maalesef tabii bir parçasıdır. Grizu patlamalarını yüzde 100 önlemek mümkün değildir. Dünyanın en gelişmiş ülkelerinde ABD’de, Rusya’da, Çin’de, Almanya’da, hiçbir yerde bugüne kadar ’bu yüzde yüz önlenmiştir’ diyecek bir tek kişi yok. Diyemezler. Sadece Türkiye’de değil, dünyanın birçok yerinde bu ne yazık ki yine altını çizerek söylüyorum, bu işin kaderidir. Bunu sağa, sola çekmek isteyen bazı köşe yazarlarına da hatırlatmak istiyorum, çeşitli kurum ve kuruluşlara da söylüyorum, bu işin kaderidir diyorum. Bunu sağa, sola çekmeye de kimsenin ne fikri derinliği, ne düşünce derinliği bu tür adamların yetmez. Niye yetmez? Adam bunu alıyor, herhalde kaza, kader olayıyla ilişkili hale getirmek istiyor. Senin kazaya, kadere imanın yoksa o ayrı mesele zaten. Onu ben seninle tartışacak değilim. Onu git sen Diyanet İşleri Başkanı ile konuş, benimle konuşma. Benim söylediğim mesele başka. Yani bu olayın fıtratında bu var, kaderinde bu var."

"BU MESLEĞİN FITRATINDA BU VAR. POLİSİN GÖREVİ BU"

Aşiyan Mezarlığı’nda dün iki polis memurunun başına gelen olaya da değinen Başbakan Erdoğan, "Bir tinerci ile başlarına gelen olay... Nedir? Yahu bu mesleğin kaderi. Bu mesleğin fıtratında bu var. Polisin görevi bu. Orada bu görevi ifa ederken başlarına bu geldi. İki polis kardeşimizden biri maalesef ebediyete intikal etti. Şimdi bunun üzerinde de spekülasyon mu yapacaksın? ’Niye bu polisler Aşiyan Mezarlığı’na gönderildi’ veya ’niçin bu tinercilerle uğraştı mı" diyeceksin? Ama görüyorsunuz hemen bunu da speküle etmeye başlarlar" dedi.

8 Mayıs 2010 tarihinde Rusya’da meydana gelen patlamada elliye yakın işçinin hayatını kaybettiğini hatırlatan Erdoğan, "Çıkmışlar şunu söylüyorlar, ’Efendim niye bunlar taşerona verildi’ 5 yıldır bu taşeron orada çalışıyor, 5 yıldır orada bir olay olmamış. Bunlar sadece galeri açmak için bu görevlerini yapıyorlar" diye konuştu.

Erdoğan, daha önce Kozlu’da 243 işçinin grizu patlaması nedeniyle hayatını kaybettiğini kaydederek, bu patlamanın meydana geldiği dönemde taşeronun çalışmadığını, TTK’nın bu işi yaptığını hatırlattı. "Bunu ne ile izah edeceksiniz? Böyle yanlış bir yaklaşım metodu olur mu" diyen Erdoğan, artık bir çok işin hizmet alımı ve taşeron vasıtasıyla her alanda yapıldığını ifade etti.

Dünyanın bir değişim ve dönüşüm yaşadığını anlatan Erdoğan, "Ama bakıyorsunuz çeşitli odalar falan çıkıyorlar çeşitli açıklamalar yapıyorlar. ’Bu iş taşerona verildiği için böyle oldu’ gibi. Maalesef ebediyete intikal edenler içinde maden mühendislerimiz de var. Bunlar da mesleğin içinde olan insanlar. Bize düşen gerekli tedbirleri alıp en sıkı şekilde uygulamaktır" diye konuştu.