Hakan Çelenk Cemaat mi AKP mi? Tarafımızı seçelim
HABERİ PAYLAŞ

Cemaat mi AKP mi? Tarafımızı seçelim

Haberin Devamı

Cumhurbaşkanı Erdoğan, cemaat operasyonuyla ilgili medya ve iş dünyasının yanlarında yer almalarını isterken “Bitaraf olan bertaraf olur” diye sert bir uyarı yaptı. Cumhurbaşkanı diyorsa durum mutlak kritiktir, bertaraf olmamak için derin analiz yapmalıyız. Aman yanlış yerde durmayalım. Doğru yerde durmak için de sadece ama sadece gerçeği arayan gazeteciler olmalıyız öyle değil mi? Öyleyse başlayalım.

- Bu ülkede, iktidarlar yolsuzluk ve işkence suçları işleyen siyasileri, kamu görevlilerini korurken, “Halkın haber alma hakkı iktidarın bekasının üzerindedir” diyen ve dosyalarda gezinip suçları ortaya seren gazeteciler vardı. Hâlâ var. Bu gazeteciler, cemaatçiler somut delillerle suçlanırlarsa bu suçları örtbas etmeyecekler. Bitaraf olmayıp, gerçeğin tarafında duracaklar. Sayın cumhurbaşkanı müsterih olmalı. Yani rahatlamalı.

Özgürlüğün tarafı olmak!

- Bu ülkede, dönemin başbakanı “Ergenekon savcısıyım” derken, cemaatçiler başbakana yaranmak için “Sıra size gelir” diye tehdit saçarken, cemaatin değil gerçeğin tarafında duran gazeteciler vardı. Hâlâ var. Müsterih olun! ? Bu ülkede, siyasiler “Türkiye bağırsaklarını temizliyor” diye mağdurları aşağılarken “Kimse peşinen suçlu ilan edilemez” diyen hukukçulara mikrofon tutan gazeteciler vardı. Hâlâ var. Aynı gazeteciler evrensel masumiyet karinesi ilkesinin tarafı olacaklar. Müsterih olun!
- Bu ülkede, Erdoğan’ın söylemindeki gibi adı ‘Taraf’ olan iktidar mihmandarı gazetenin yöneticisi Ahmet Altan “Ufak tefek hatalar olur bunlar kıymık, ana direğe bakın” diye polisiye ağızla yazı yazarken, “Bir kişinin hak ihlali herkesin utancıdır” diyen hukukçulara mikrofon uzatan gazeteciler de vardı. Hâlâ var. Hukuk önünde herkes gibi eşit olan cemaatçilerin hakkı ihlal edilirse haber yaparlar. Müsterih olun!
- Bu ülkede, “Televizyon santralından telefon edip helikopter düşürdüler” diye kafadan manşet atılırken, dosyalarda gerçeği arayan gazeteciler de vardı. Hâlâ var. Müsterih olun!
- Bu ülkede, “Faili meçhuller ortaya çıkacak, darbelerle ve Kemalizm’le hesaplaşılacak, özgürlük gelecek. İktidarın kusurlarını büyütmeyin” diye sol taraftan verilen gazı almayan gazeteciler vardı. Olayı zeka süzgecinden geçirdiler. Otoriteye güç veren “Yetmez ama evet” haberciliği yapmadılar. Bu kez mevzu cemaat olsa da salt doğru haberciliğin tarafında olacaklar. Müsterih olun!
- Bu ülkede, “Laik cumhuriyetçi teyzeler gibisiniz” diye yaftalanma korkusuyla Ergenekon hukuksuzluğuna karşı haber üretemeyen gazeteci çoktu. Şimdi laikçi aşağılamasından çekinmeyen gazeteci daha çok. Bugün de cemaatçi diye yaftalanmaktan çekinmeyecekler. Dosyalarda cemaatçilerin deliller nedeniyle değil, zihniyetleri yüzünden cezalandırıldığını görürlerse yazacaklar. Müsterih olun!

Suçlar örtbas edilemez

Özetle kanıtlanmış suçlar örtbas edilmeyecek ama kurunun yanında yaş da yanmayacak. Halkın haber alma hakkı engellenemeyecek. Firar etme ihtimali olmayan gazeteci gereksiz tutuklanırsa da itiraz edilecek. Bazen o tarafta bazen bu tarafta görünmek çelişki olmayacak. Siyasi rüzgara değil dosyalara göre haber yapılacak.
Taraf olmayı yine beceremeyecek çok gazeteci olacak. Müsterih olun!

Sıradaki haber yükleniyor...
holder