Giriş
Bayram arifesinde İstanbul Adliyesi, tarihi bir hesaplaşmanın ilk adımlarına ve hukuk üzerinden siyasi güç gösterisine tanık oldu. Bu hesaplaşmaya yakında her köşe başında, çarşıda-pazarda tanık olabilirsiniz. Çünkü AKP, ‘örgüt’ sözcüğünü 22 Temmuz Operasyonu dosyasına koydurmayı başardı. Davayı arzu ettikleri rayda tutabilirlerse, Türkiye tarihindeki tüm örgüt operasyonlarının en büyüğü geliyor demektir.
‘En büyük operasyon’; çünkü örgüt diye bahsedilen Fethullah Gülen cemaatidir. Cemaate bu ülkede her mahallede bir dernek, dershane, özel okul ya da yurt bağlıdır. Memur içinde sempatizanı çoktur. Sokak arasında cemaatçi esnaf sayısı azımsanmaz. Kimin cemaatçi olduğu çoğunlukla sır da değildir.
Örgüt sözü korkutur
81 ilde, 160 ülkede maddi manevi varlık gösteren ve bu kadar geniş tabanı bulunan başka sivil kurum yok. Eğer cemaat için örgüt tespiti yapılırsa, derneklere üye olan, bağış yapan, okul işleten herkesi şemaya sokabilirsiniz. AKP ve Erdoğan’ın davayı ‘örgüt’e sokmak istemesi de karşılarında böylesine geniş tabanlı bir yapı olmasından kaynaklanıyor.
Geniş taban, birkaç polisi cezalandırarak tasfiye edilemez. AKP cemaatin çarşı pazarda tüm desteğini kesmek istiyor. Bu yüzden tabana algı operasyonu yapmak zorunda. Şöyle ki... ‘Örgüt’ sözü bizim hukuk sistemimizde sihirlidir. ‘Örgüt’ bir dosyaya girdi mi, uzaydaki kara delik gibi olur. ‘Olay ufku’nu geçen her cismi çeker. Adam, şüpheliyi övmüş mü? Mutlaka örgüt yönetimindedir... Şüpheliye selam mı vermiş? Yardım yataklık yapmıştır... Şüpheliye borç para mı vermiş? Kesin örgütün saymanıdır... Uzar gider.
Çok darbe görmüş halkımız bunları iyi bilir ve ‘örgüt’ dendi mi ters tarafa doğru ufak ufak tüyer. Ergenekon diye bir örgüt uydurularak yapılan operasyonun toplumun laiklik hassasiyeti yüksek koca bir kesimi üzerinde nasıl baskıya yol açtığını hatırlayın. ‘Darbeci’ diye damgalanma endişesini hatırlayın.
Şimdi AKP, aynı baskıyı Ergenekon operasyonundaki ortağı cemaat üzerinde kurmaya çalışacak.
Bu örgüt tanımı benimsenirse bunun tabii ki önemli bir hukuki anlamı da var. Bugüne kadar Erdoğan’ın, Amerika’dan Gülen’in iadesinin isteneceği yönündeki sözleri havada kalıyordu. Sözlerin ayağı artık yere basıyor. ‘Örgüt lideri’ denilerek Gülen için kırmızı bülten çıkarılmasının yolu açıldı.
Kelepçenin anlamı
22 Temmuz’da polislere gereksiz ‘kelepçe’ takmak cemaat tabanı önünde açık bir güç gösterisidir. Çarşıda pazardaki cemaat üyelerinin önüne fotoğrafları koyuyorlar. Sonuçta binlerce kişi hapse atılamaz. Ama ‘kelepçe şovu’, ‘örgüt tanımı’yla ürkütülen cemaat tabanının çözülme ihtimali ortaya çıkar.
