Güney Kore'yi yakalayalım

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın “yerli otomobil üretme” hedefiyle ilgili ne kadar çok konuştuk fakat maalesef hiçbir somut adım atılamadı. Oysa otomotiv, Türkiye’nin uluslararası ölçekte birçok sektöre göre çok avantajlı olduğu bir alandı. Almanya, İngiltere ve Fransa gibi ülkelerle otomotiv kültürü açısından aramızda uçurum var. Onları yakalamamız güç. Fakat ben Güney Kore’nin başarı hikayesini Türkiye’nin örnek alabileceğini düşünüyorum. Bu anlamda Güney Koreli üretici Kia tam anlamıyla bir başarı hikayesi.

[[HAFTAYA]]

Son 10 yıl içinde dünyanın en büyük markaları arasına yerleştiler. Cenevre Fuarı’nda gördüğüm konseptleri pazara sunduklarında Avrupalı üreticileri hayli zorlayacaklar. Anadolu Grubu tarafından temsil edilen Kia, Türkiye’de son dönemde Sportage, Rio, Soul, c’eed çok büyük bir çıkış yakaladı. İddia ediyorum, Kia Optima orta sınıfın en iyi otomobillerinden biri. Türkiye, Kia örneğini takip ederek yerel markanın nasıl büyük bir oyuncu haline geldiğini iyi değerlendirmeli. Hazır söz otomobillerden açılmışken biraz yeniliklerden söz edeyim...

Türkiye’de lüks otomobiller kategorisinde pazar payını en hızlı artıran marka Volvo oldu. Bu durum Volvo’nun yüksek kaliteli ürünleri daha erişilebilir fiyatlarla satışa sunmasıyla da ilgili. İsveçli üretici son yıllarda neredeyse bütün modellerini yeniledi. 1.6 litrelik dizel otomatik seçenek S60, V40, S80 gibi ana modellerde sunuldu. Volvo Cars Türkiye Genel Müdürü Greg Maruszewski konuştum, V40 ailesine yükleneceklerini, önümüzdeki dönemde yeni motorların gelişiyle pazardaki konumlarını daha güçlendireceklerini söyledi. Volvo, Apple ile “Car Play” teknolojisini araçlarına uygulayarak daha genç ve iletişime dönük müşteri kitlesinin dikkatini çekecek. Cenevre’de gördüğüm Concept XC Coupe markanın yakın gelecekteki modelleri hakkında ipuçları veriyor.

Bu yılın sonunda yeni XC 90’ı satışa sunacak Volvo’yu 2015’te daha çok konuşacağımız kesin. Mercedes’in büyük merakla beklenen yeni C Serisi bu ayın sonunda 125 bin TL’lik başlangıç fiyatıyla satışa çıkıyor. Önceki modele göre daha büyük ve geniş olan C Serisi markanın amiral gemisi niteliğindeki S Class ile büyük benzerlik gösteriyor. Teknolojisinden tasarımına kadar çok beğendiğim otomobilin 1.6 litrelik benzinli ve dizel versiyonlarında otomatik vites seçeneği sunuluyor. Mazda, Japon üreticiler arasında tutkulara en çok seslenen markalardan biridir.

Mesela MX- 5 hala aşılamayan güzellikte. Yeni modellerinde Kodo (Hareketin Ruhu) adını verdikleri tasarım felsefesini kullanıyorlar. Skyactiv teknolojiye sahip motorlarıyla verimlilik ve tasarruf standartlarını da çok yükselttiler. Geçenlerde Mazda Genel Müdürü Nurkan Yurdakul’la Almanya’da yeni Mazda3’ü kullanmıştım. Tasarım ve konforunun yanında kullanım özelliklerinden çok etkilendiğim otomobil 15 Nisan’da satışa çıkıyor.