Giriş
AKP’de öyle bir erken zafer havası oluştu ki; Erdoğan ilk turda seçilemezse ikinci turda işler ters gidebilir. CHP ve MHP ise sadece 30 Mart’taki seçmenlerini sandığa getirebilse bile seçimi ikinci tura taşıyabilir. Fırsatı gören Kılıçdaroğlu ve Bahçeli stratejiyi bunun üzerine kurdu: Kendi seçmenlerine oynayacaklar
Cumhurbaşkanlığı seçimine üç hafta kala AKP zafer havasına girdi bile. Neden girmesin ki? Tüm anketler Erdoğan’ın ilk turda yüzde 50’yi geçip cumhurbaşkanı seçileceğini gösteriyor. Ama erken şenlik havası, Erdoğan için risk yarattı. 30 Mart seçim sonucu ile cumhurbaşkanı seçmeye kalkışsaydık ortaya şöyle bir manzara çıkardı: MHP ve CHP’nin oy toplamı yüzde 44’e yakın. AKP’nin oyu da yüzde 44 civarında. HDP yaklaşık yüzde 6, kalan diğer küçük partiler de yüzde 6’nın biraz üzerinde oy aldı. Erdoğan, küçük partilerin tamamının oyunu alamayacağına göre 50’ye ulaşması imkansızdı...
Anketler doğru mu?
“Hal böyleyse bu kadar anket yanlış mı?” diye haklı olarak soracaksınız. Yanıtlayalım; anketler doğru gibi ve Erdoğan’ın yüksek çıkmasının bir sebebi var. Öncelikle Erdoğan oyunu bir miktar artırmış görünüyor ama bu onu yüzde 50’ye yaklaştırmıyor.Anket şirketleri, haklı olarak bu seçimde sandığa gitmeyecek ya da protesto için boş oy atacak seçmeni de hesaba katıyor. Sandık boykotçusu seçmenin önemli bölümü CHP ve MHP’li küskünler. Sandık boykotu, matematik hesabında yüzde 50’yi aşma ihtimali olan adayın, yani Erdoğan’ın hanesine ‘yarım oy’ gibi yansıyor.
Anketler katılımı düşürebilir
Anketler muhalefette moral bozukluğu ve tatilini yarıda bırakıp sandığa gitmeme eğilimi doğuruyor. Böylece daha 3 ay önce ilk turda imkansız görünen Köşk, Erdoğan’a altın tepside geliyor. Ama diğer yandan ‘olay bitti’ psikolojisi muhalefete iyi değerlendirirlerse ciddi fırsat yaratıyor.
İki cephenin oyu eşit
Şimdi şöyle düşünelim: CHP ve MHP, 30 Mart’ta yaklaşık 20 milyon geçerli oy kullanan kendi seçmenlerini sandığa getirmeyi başarsa ne olur? Hiçbir şey yapmasalar ama sadece ama sadece bunu başarsalar! Seçmene “Tekrar aynı kadro sandığa gidelim. Erdoğan yıkılır” deseler ve ikna edebilseler. O seçimde katılım yüzde 89’la rekor seviyedeydi. Bu seçimde o kadar olmayacak. 20 miyon oy daha değerli ve yüzdeli olacak. Evet sadece bunu başarsalar bile Erdoğan ilk turda seçilemez. Hem bu tarz seçim kampanyasıdaha kolay. Kendi seçmeninle diyalog kuracaksın. Sonuçta iki cephenin oyu aslında eşit. Kaldı ki küçük partilerin cüzi desteği de yüzde 50 barajına yaklaşıldıkça göze daha büyük görünüyor.
AKP’lilerle aday ilgilenir
Kılıçdaroğlu ve Bahçeli fırsatı anlamış ve stratejilerini bunun üzerine kurmuş görünüyor. Miting programlarına bakınca da görülüyor. Kılıçdaroğlu’nun miting yapacağı bölgeler, CHP’nin ilk sırada olduğu ya da kayda değer oy aldığı iller. Bahçeli de daha çok kendi bölgesinde kendi seçmeniyle ilgilenecek. AKP’lilerden oy çekme görevi ise aday Ekmeleddin İhsanoğlu’na ait. Atını tekrar çizelim, muhalefetin işi kampanya açısından kolay. Çünkü hedef bildik, tanıdık kendi seçmeni. Ve ilk turda bir beraberlikten bile zafer havası çıkarıp ikinci tura zinde çıkarlar. Bunun için parti örgütlerinin iyi çalışması yeterli. Yoksa asıl zor olan yaz sıcağında örgütü çalıştırmak mı?
Erdoğan karşılık verir
Erdoğan ikinci turda oylarına ihtiyacı olmayacağına inanmış olmalı ki, 3 gündür HDP’ye karşı ağır konuşmaya başladı. Taktigi aynı, sert konuşuyor. Seçmenini sabitleyecek. Bu kez Gazze’yi kullanacak. Tabii Erdoğan ve çalışkan AKP örgütünün tüm ihtimalleri düşünerek hareket edeceği aşikar.
