Gündem Son dakika: CHP'den Cumhurbaşkanı Erdoğan'a Abdullah Gül yanıtı

Son dakika: CHP'den Cumhurbaşkanı Erdoğan'a Abdullah Gül yanıtı

Paylaş
Son dakika: CHP'den Cumhurbaşkanı Erdoğan'a Abdullah Gül yanıtı

Cumhurbaşkanı Erdoğan, son KHK’daki düzenlemeleri eleştiren 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e isim vermeden tepki gösterip “Husumet kervanına dava arkadaşlarımızdan bir kısmı da katıldı. Nasıl oluyor da gidip Bay Kemal’in kayığına biniyorsunuz? Yazıklar olsun” demişti. Erdoğan'ın bu sözlerine CHP Grup Başkanvekili Engin Altay'dan yanıt geldi

CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, çok dil, çok kültür, etnisite, inanç farklılıkları ve farklı yaşam tarzlarının büyük bir fırsat, zenginlik, ancak aynı zamanda şer odakları için bulunmaz bir provokasyon zemini olduğunu bildirdi.

Provokasyonu engellemenin siyaset kurumunun asli görevi olduğuna işaret eden Engin Altay, siyaset kurumunun sorumsuz davranması halinde ülkenin, vatandaşların sıkıntı yaşayacağını ifade etti.

Muhalefet partisi olarak AK Parti ile mücadele etmelerinin gayet doğal olduğunu belirten Engin Altay, şöyle devam etti:

"Ama bizim devletle kavga etmemizi arzu eden çevreler, beklediklerini hiçbir zaman bulamayacaklar. Erdoğan, muhalefeti -MHP'yi ayırmak lazım-, sivil toplum örgütlerini, demokrasiden yana olan güçleri devletle kavga zeminine çekmek için elinden geleni yapıyor. Bu uğraşların beyhudedir; biz AK Parti ile mücadeleye devam edeceğiz ama devletle kavga etmeyeceğiz."


"GERİLİM POLİTİKALARINDAN VAZGEÇMESİNİ TAVSİYE EDİYORUZ"


Engin Altay, "Erdoğan'a yeni yılın ilk mesai gününde, artık gerilim politikalarından vazgeçmesini ve 80 milyon vatandaşımıza karşı asli görevlerini yapmak için kafa yormasını tavsiye ediyoruz. Erdoğan, bu kafayı ve anlayışı değiştirmezse çok yakında AK Parti ile kavga eden bir Erdoğan ile de karşı karşıya kalacağız" diye konuştu.

Erdoğan'ın, geriye dönüp, birlikte yola çıktığı kişilerin nerelere savrulduğuna bakması gerektiğini öne süren Engin Altay, AK Parti'nin ilk kurulduğu zamanlarda, Abdullah Gül, Bülent Arınç, Abdullatif Şener ve Erdoğan için, "Mahşerin dört atlısı yola çıktı" denildiğini anımsattı. Engin Altay, bunlardan üçünün, yollarını Erdoğan ile değil, demokrasi karşıtlığı, tek adam mantığıyla ayırdığını savundu. Engin Altay, "Metal yorgunluğu olan AK Parti değil Erdoğan'dır. İç muhasebe, özeleştiri yapması gereken AK Parti değil Erdoğan'dır." dedi.

"KILIÇDAROĞLU'NUN KAYIĞINA BİNMİŞ OLMAZLAR"


Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, "Bay Kemal'in kayığı" ifadesini hatırlatan Engin Altay, şu görüşlere yer verdi:

"Bay Kemal'in kayığına birlikte yola çıktığı arkadaşlarının bindiğini itham ediyor. Keşke binseler. Onlar o kayığa binerse Kılıçdaroğlu'nun kayığına binmiş olmaz, demokrasi, adalet ve hukukunun kayığına binmiş olurlar. Onlar otokrasi ve despotizm kayığında daha fazla vicdanlarını kanatmamak için yollarını ayıranlardır. Kılıçdaroğlu, bir kayığa bindi. 16 Temmuz sabahı Boğaz köprüleri kapalı olduğu için Ataköy'den kayığa binerek Pendik'e geçip, TBMM'deki oturuma yetişmek için bindi. Keşke Erdoğan da o oturuma yetişmek için Kılıçdaroğlu'nun bindiği kayığa binip 16 Temmuz sabahı Ankara'da, TBMM'de olabilseydi. 15 Temmuz gecesi, Meclise ilk gelenler CHP'li milletvekilleridir. Sayın Kılıçdaroğlu'nun 15 Temmuz hain darbe girişiminin başladığı andan TBMM kürsüsüne çıktığı ana kadar nerede olduğu, ne yaptığı bellidir. Sayın Cumhurbaşkanı, sen neredeydin, 4 gün Meclise niye gelmedin? Çık hesabını ver. 80 milyonun gözünün içine baka baka yalan söylemek, muhalefeti karalamak müfteriliktir. Kılıçdaroğlu ne hangarda ne tünelde saklandı. Dördüncü günde de bir cumhurbaşkanı ortada görünmüyorsa korkak odur, korkan Kılıçdaroğlu değildir."