'Sonra kar yağdı ve sen öldürüldün'

Kadıköy'de kar topu oynarken bir esnaf tarafından bıçaklanan Nuh Köklü'nün ardından meslektaşı Hande Birsay hissettiklerini şu notla paylaştı:

"Senin daha nice güzel fotoğrafların var nuh. Ama ben ölüm haberini bu fotoğrafla aldım. Kucağımda 40 günlük bebeğim, gaz çıkarıyorduk. Herhangi bir gece. Dünya omzuma çöktü. Bir saniye içinde. Daha sana güzel bir iş bulacaktık, birlikte rakı içecektik, sen para bulup gidecektin bu boktan memleketten. Hiçbirini yapamadık. Beni sabahın yedisinde ara yine, hayrola diye açayım telefonu, "sana tıpatıp benzeyen biri var şurada, git bak" de, kapat.

Delir yine nuh. Bir imla hatasına delir. "Mecliste" kesme işaretiyle mi yazılır, birleşik mi; 45 dakika bunu tartış insanlarla. Arayan bankalara delir, gelmeyen konuğa delir, haksızlığa, adaletsizliğe delir, bazen sadece düğüm olan telefonunun kablosuna delir. Önce klavyeni bir at, sonra git bir sigara iç, iyi gelir. Gülerek dön. Saman alevi nuh. Gel birlikte pastamızı üfleyelim nuh, arka arkaya doğmuşuz bak.

Akşam benim yerime yayına kalabilir misin nuh? Kalırsın tabii, bir kere bile oflama, olmaz deme. İçinden/arkamdan sallamışsındır belki küfürleri. Onu da yapmamışsındır. O kadar iyiydin ki. O kadar bilgiliydin ki. O kadar çocuktun ki. "Haklısın ama sakin ol" demekle geçti seninle zaman. Haklısın ama sakin ol. İki dakika sonra gülerek gel. Kolombiya meselelerine, tercümelerine, bloguna dön. Oturup Tayyar'a Twitter'dan uzun uzun iştahla yaz, "keşke cevap verse" de. Çirkin ve ikiyüzlü ve adaletsiz her şeye kız.

Ben sana durmadan sorayım. Onu şöyle mi yapsak, bunu böyle mi yazayım, bunun için kim aranır? Para için dayandın pek çok şeye, hayatta kalabilmek için. Ama pisliklere olan öfkeni de olduğu kadar dizginleyebildin. Sonra bir gün seni işten çıkardılar, onu da bekliyordun. Ona da sesini çıkarmadın. Sokaklardaydın, her haksızlıkta. Yani bu ülkede, daima. Sonra kar yağdı, bir bulgur çuvalı devrildi ve sen öldürüldün.

Uzun saçlı olduğun için, o saatte sokakta olduğun için, grevlere katıldığın için filan hak etmiş de diyecekler arkandan Nuh. Çünkü bu ülkede ölüler, kim olduklarına göre sınıflandırılır ve ona göre yas tutulur veya oh çekilir. Ve sen bunu hepimizden iyi bilirsin..."