AK Parti Grup Başkanvekili Suat Kılıç, seçim çalışmaları için bulunduğu 19 Mayıs ilçesinde yaptığı açıklamada, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Başbakan Erdoğan hakkındaki sözlerini eleştirdi.

"’Hergele, deli, angus’ bu gibi kelimeler anamuhalefet liderinin günlük literatüründe yer alan kelimeler haline geldi" diyen Kılıç, sözlerine şöyle devam etti:

"Bu gibilere ecdadımızın söylediği esas cümle şudur, ’edep yahu.’ Çünkü edep sınırlarını artık fena halde zorlayan hatta edep sınırları noktasında bir sınırsızlık ifadesi olan cümleleri, artık rahatlıkla kullanabilmektedir. Kendisi adına üzülmüyorum. Hangi yollardan hangi yöntemlerle iş başına geldiği belli olduğu için çok ahlaklı siyaset yapması, ahlaklı kelimeler kullanması kendisinden beklentimiz değil. CHP’ye yazık oluyor. Atatürk’ün partisine yazık oluyor. Kendisine oy verenlere, güvenenlere yazık oluyor. Onları da bir tarafa bırakıyorum, gerçekten Kemal Kılıçdaroğlu nedeniyle Türk siyasetinin düzeyi aşağıya indi, siyasetin seviyesi düştü. Siyasette ahlaklı kurumlar yerini çirkin yakıştırmalara bıraktı. Kemal Kılıçdaroğlu’nun yaklaşımları siyaset adamlarının dilini bozmaya yönelik tehdit içermektedir. Türk siyaseti kendisini bu yaklaşımları nedeni ile en kısa sürede tasfiye edecektir."

-"SON GÜNLERDE ÖLÇÜYÜ KAÇIRDI"-

Kılıçdaroğlu’nun Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a yönelik sözleriyle "ölçüyü kaçırdığını" ifade eden Kılıç, şunları söyledi:
"Anamuhalefet partisi lideri Sayın Kemal Kılıçdaroğlu, gerçekten son günlerde ölçüyü kaçırdı. Anadolu’da bu gibilere, ’şakulü kaymış’ derler, şirazesi fena halde bozulmuş, ayarı şaşırmış, ayar tutmuyor. Günlerdir, beyanlarını düzeltmeye çalışıyoruz, ayar vermeye çalışıyoruz fakat ayar da kabul etmiyor. ’Hergele, deli, angus’... Bu gibi kelimeler anamuhalefet liderinin günlük literatüründe yer alan kelimeler haline geldi. Çaresizleşmiştir, rüşdünü ispat etme mücadelesi vermektedir. Fakat rüşdünü ispat etmenin yolu hergelelik değildir, angusluk değildir, çirkin kelimeleri Türk siyaset adamlarına yakıştırmak değildir."

Başbakan Erdoğan’ın açıkladığı Kanal İstanbul projesine "çılgın proje" isminin yakıştırılmasının projenin çılgınlığından değil, sıra dışılığından dolayı olduğunu söyleyen Kılıç, "İstanbul için hiç kimsenin düşünemediği, hiç kimsenin aklına getiremediği bir projeyi hem de çok büyük rakamlar harcamayı göze alarak hayata geçirme kararlılığından dolayıdır. Dolayısıyla muhalefet liderinin buradan hareketle o projeye, ’deli proje’ demesi, hayvan ithalatından dolayı iktidarı ’angus’ suçlaması ile karşı karşıya bırakması, Ergene nehrini anlatırken ’hergelelik’ ithamında bulunması kendisine yakışıyor ama Türkiye’ye, Türk insanına, Türk siyasetine yakışmıyor."