Nedim Şener Tarihi uyarı
HABERİ PAYLAŞ

Tarihi uyarı

Haberin Devamı

Tüm itirazlara rağmen Anayasa değişikliği AKP ve MHP’li milletvekillerinin 338 oyuyla Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde görüşülmeye başlandı. İktidar TBMM’den 330’un üzerinde bir oyla paketi geçirip, yüzde 50’nin oyuyla adı “Cumhurbaşkanlığı” olan aslında başkanlık sistemine geçmeyi öngörüyor. “Partili cumhurbaşkanlığı” ya da fiili olarak “partili başkanlık”, adına ne derseniz deyin özünde yürütme, yasama ve yargının tek elde toplandığı bir yapı isteniyor. Yasama ve yürütme açısından tartışmalı bir çok konu var ama, toplumun güvencesi olan yargı açısından sorun daha büyük.

Parçalanma tehlikesi

Türkiye Barolar Birliği Başkanı Prof. Dr. Metin Feyzioğlu, bu konuya dikkat çeken bir mektup gönderdi. Feyzioğlu şunları söylüyor: “Demokrasinin ve hukuk devletinin vazgeçilmez şartı; yasama, yürütme ve yargı kuvvetlerinin birbirinden ayrı olmasıdır. Başkanlık hükümeti sistemlerinde başkana verilen yetkileri denetlemek ve dengelemek için yasama ve yürütme de birbirinden kalın çizgilerle ayrılmıştır. Mahkemeleri tarafsız ve bağımsız olmayan devlette, kaçınılmaz olarak çöküş başlar. Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun artık bir siyasi parti mensubu, belki de genel başkanı olacak Cumhurbaşkanı tarafından şekillendirilmesi, yargı kuvvetini yürütme kuvvetine bağlayacaktır. Başka bir anlatımla, bu değişiklik yasalaşacak olur ise yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığı tamamen ortadan kalkacaktır. Değişik teklifi, başkanlık sisteminin demokratik olmasını sağlayan bir diğer unsur olan, “yasamanın başkan üzerindeki denetim’ini uygulamada mümkün kılacak bir sisteme getirmemektedir.
Şu halde Anayasa değişiklik teklifi, kuvvetler birliği oluşturmaya yönelik bir teklif olarak değerlendirilmektedir.

TBMM’nin gündemindeki Anayasa değişikliği teklifi, bir toplumsal uzlaşıya dayanmamaktadır. Yasamayürütme- yargı kuvvetlerini fiilen bir kişinin elinde toplamaya yönelik bu değişiklik teklifi yasalaştığı takdirde, milli birliğimizi korumamız son derece zorlaşacaktır, Türkiye açık ve yakın bölünme tehlikesiyle karşı karşıya kalacaktır. Parmak hesabıyla parlamentolarda kabul edilen ve toplum yeterince bilgilendirilmeden referanduma sunulan anayasalar, toplumsal uzlaşıyı sağlayamaz, var olan uzlaşıyı da paramparça eder.” Feyzioğlu, “yargı bağımsızlığı” ve “uzlaşı” diyor, “parçalanma tehlikesine” dikkat çekiyor. Dikkate alınır mı bilmem ama hukukçu Feyzioğlu’nun sözlerini “tarihi bir uyarı” olarak bir yere kaydedin.

Sıradaki haber yükleniyor...
holder