Cumartesi Postası 'Tartışma esnasında evlenme teklif ettim'

'Tartışma esnasında evlenme teklif ettim'

Paylaş
'Tartışma esnasında evlenme teklif ettim'

Aşk ve Ceza' dizisinde izlediğimiz Murat Yıldırım hem yakışıklı hem de çok açık sözlü

Elle Dergisi’nin Eylül sayısında Gülben Çapan’a verdiği röportajda kendisi gibi oyuncu olan eşi Burçin Terzioğlu’na nasıl evlenme teklif ettiğinden, ona olan aşkına ve ev hayatına kadar her şeyi anlattı...

Bugün sabah kalktığında ilk ne yaptın?

Burçin’e ‘iyi yaşa’ dedim. Bugünlerde biraz hasta, hapşırığına uyandım.

Kahvaltıda ne yedin?

Sabahları erken kalktığım zaman birkaç saat bir şey yiyemiyorum. Ayılmak için espresso içiyorum, sonra set çalışanımız Şamil bana tost yapıyor.

Yıldız Teknik Üniversitesi’nden mühendislik mezunusun. Aktörlüğe nasıl geçiş yaptın?

Üniversitedeyken oyunculuk hiç aklımda olan bir şey değildi, müzikle ilgileniyordum. En büyük hayalim, büyük bir konserde bateri çalmaktı; ama olmadı. Sadece arkadaş gruplarında bir şeyler çalıyordum. Bir gün okulun bahçesine güzel bir kız geldi, oyunları olduğunu, gelip gelemeyeceğimizi sordu. (İyi bir tiyatro izleyicisi değildim o zamanlar). Arkadaşım kızdan hoşlanmıştı ve onun zoruyla oyuna gittik. Can Yücel’in ‘Bahar Noktası’ adlı oyunuydu ve ben bütün oyun boyunca çok güldüğümü hatırlıyorum. Aktörlerden Volkan Sümbül’den çok etkilenmiştim, Jerry Lewis gibiydi sahne. Onun yerinde olmayı çok istemiştim.

Bateri sevdana ne oldu?

Bir daha bateri çalmadım.

Biraz kader yani?

Kadere inanan biriyim. Üniversiteye gelişim, İstanbul’a gelişim aslında oyunculuğa attığım ilk adımdı. Üniversite tercihlerini yaparken son dakika yazdığım bir tercihti Yıldız Teknik. İki tane tıp fakültesinin arasına sıkıştırmıştım. Eğer bir soru daha yapsaydım veya yapamasaydım başka bir ilde tıp okuyacaktım.

İçinde kaldı mı tıp fakültesinde okuyamamak?

O hayatı yaşamadığım için bir yorum yapamıyorum ama şimdiki hayatımdan memnunum.

Aktörlük konusunda kendini nerede görüyorsun?

Çok hesap kitap yapan biri değilim. Şu an arkama dönüp baktığım zaman, bana başlangıç noktasından uzaklaşmışım gibi geliyor ama bitiş noktasını göremiyor olmak da yeni başladığımı hissettiriyor.

Aradan sıyrılmak için neler planlıyorsun?

“Kıyas yapmak haramdır” derdi babam. Kimseyle öyle bir yarış içine sokmadım kendimi. Önce ailem için sonra kendim için bir şeyler yapmak istedim. Diziden sonra bir yıl ara vermek, uzaklaşmak istiyorum. Asıl yapmak istediğim şeye, sinemaya zaman ayırmak istiyorum.

Hollywood’dan kiminle aynı filmde oynamak isterdin?

Beğendiğim çok aktör var. Benimle oynamak istemeleri lazım önce. Javier Bardem’e ilk teklifi götürebiliriz. Kabul etmezse Sean Penn, olmadı Johnny Depp ya da Robert Downey Jr. Artık o da kabul etmezse tek oynarım!

Her salı kendini izliyor musun?

Kendimi izlemek çok hoşuma giden bir şey değil. Çok eleştiriyorum kendimi. Bundan sonra da alışamam herhalde.

Kadınların sana hayran olmasında rollerinin korumacı, aşktan korkmayan, cesur ve tabii ki zengin olmasının etkisi var mı?

Kadınlara sormanız gerekir bunu. Çünkü bana göre erkeği karizmatik yapan şey, önce adam gibi adam olması, sonra zekası ve kendine olan güvenidir.

Modern ağaların yaşam tarzını çok güzel canlandırıyorsun. Aslen nerelisin?

Mardinliyiz. Babam ve annem Mardin doğumlular. Çocukken ayrılmışlar oradan. Ben fırsat buldukça gidiyorum.

Bir ağanın sorumluluklarını da gücünü de çok iyi gösteriyorsun. Ama ağaların da aşık olabileceğini vurguluyorsun. Zayıf noktalarının altını çiziyorsun. Sence ağalar gerçekten de aşık olur mu?

Evet. Çok büyük aşklar var o topraklarda, insanın olduğu toprak, aşka yabancı olmaz.

Özel hayatın nerede başlayıp nerede bitiyor?

Evde başlayıp evde bitiyor. Arkadaşlarımı evde ağırlamayı çok seviyorum. İşin magazin kısmında deşifre olmak beni tüketen bir şey.

Burçin’le nasıl tanıştın?

Onun ilk kez Fırtına dizisinin okuma provalarında gördüm. Sonra sette, bir oyun oynarken fark ettim aşık olduğumu. Sadece gözlerinin içine bakarak oynamıştım oyunu.

Evlenme teklifini nasıl ettin?

Kavga ettiğimiz esnada ettim. “Benden ne istiyorsun?” dediği bir anda “Seninle evlenmek istiyorum” demiştim. Tartışma da böylece uzamamıştı. Evlilik, romantizmin ötesinde bir mantık gerektiriyor. Bütün bir hayatı paylaşabileceğimize karar vermek.

Kavga halindeki teklifle kalmadın umarım?

Hayır. Sonra romantik bir teklifte bulundum tabii.

Sevdiğin, sevgilin olan kadının eşin olmasına geçişi belirleyen nedir?

Bana karşı olan korumacı tarafı en sevdiğim yönü. Diğerleri bana özel.

Aşk için ne kadar ileriye gittin?

Evlenmeye kadar.

Çoluk çocuk isimleri düşünmeye başladınız mı?

Birkaç yıl içinde çocuk yapmak istiyoruz. Henüz bir isim düşünmedik, sadece birkaç kez benim ağzımdan Ali ve Zeynep adı çıktı.

Baskın bir karakterin var gibi. Dediğim dedik misin?

Doğru olduğuna inandığım bir şeye ikna etmeye çalışırken çok yakaladım kendimi. En çok da kendimi.

Zayıf noktaların neler?

Ailem, dostlarım ve vicdanım.

Hayvan besliyor musun?

Evet bir köpeğimiz var. Adı Sushi.

Eleştirdiğin üç şey?

Kendim, hoşgörüsüzlük ve saygısızlık.

Dövme yaptırmaya kalksan ne yapardın?

İki kez kalkışmıştım ama son anda vazgeçtim. Ömrüm boyunca sıkılmayacağım şeyin ne olduğunu hala bulamadım.

Biraz moda konuşalım. Moda takıntın var mı?

Hiç olmadı.

Alışverişe kiminle çıkarsın?

En sevmediğim şeylerden biri, kendim için alışverişe çıkmaktır. Yalnız çıkmayı seviyorum. Hep kendime diye çıkıp Burçin’e alıyorum.

Asla giymem dediğin ne var?

Erkeklerin slip mayosu. Onlara şaka diyorum, “Bak şaka geliyor!”.

En son kendine ve eşine ne aldın?

Kendime slip mayo aldım. Tabii ki şaka. Tişört aldım, Burçin’e de kitap.

Kıyafete deli gibi para harcayan kadınlar hakkında ne düşünüyorsun?

Umarım kendilerini mutlu hissediyorlardır.

Evet mutlu hissediyoruz!

3

Haberin Devamı