Giriş
Kadın, hayallerinin erkeğini bulduğunu düşünüyordur. İlişkide her şey de yolunda gitmektedir. Sonra bir gün o erkek nedensiz bir şekilde ilişkiyi bitirir, kadını piç gibi ortada bırakıverir. Kadın afallar, “Neden?” sorusunun cevabını bulmaya çalışır. Erkek, genellikle çeşitli bahaneler ortaya attığı için bunlardan tatmin olamayan kadın, kendini yer bitirir. Ama bir türlü sonuca ulaşamaz, gerçek nedeni bulamaz.
Çünkü bir erkek olarak söylüyorum, bunun gerçek nedeni yoktur. Bazen erkekler mükemmel dile tabir edilen bir ilişkiyi sırf mükemmel olduğu için bile bırakabilir.
***
Erkeklerin iyi giden bir ilişkiyi bitirmelerinin başlıca nedenlerinden biri zamanlama problemidir. Kadınlar genellikle daha baştan ilişkiye ‘ciddi’ gözle bakmaya başlar.
Erkeğinse bir ilişkiyi ciddye alabilmesi için birçok etkenin yerine gelmesi gerekir.
Erkek, işini oturtmuş, evini almış, arabasına binmiş, kariyerini yükseltmiş olmalıdır. Bunlar da yetmez, yakın arkadaşlarının çoğunun da evlenmiş ve nişanlanmış olması gerekir. Ancak bu durumda “Benim de zamanım geldi” diye düşünmeye başlayabilir. Mesela Ankara’dan yazan okurum Murat, “Sevgi ile 3 yıllık bir birlikteliğimiz vardı. Ne zaman geleceğe dair planlar yapmaya başlasa geriliyordum. Çünkü o dönemde ne işim sağlamdı, ne param vardı. Ayrıca arkadaşlarım da bekardı. Sonunda ayrıldık. Ve ben ayrıldıktan 1 yıl sonra başkasıyla nişanladım. Çünkü artık evlilik için şartlarım oluşmuştu...” diyor.
***
Skor da önemli bir etken. Erkek, ‘ciddi’ ilişkisine kadar birçok kadınla birlikte olmayı istiyor. Bu iyi bir şey değil elbette ama durum bu. Yani yeterince kızla birlikte olmadan o ‘ciddi’ yola çıkmak istemiyor. Ne yapsın zavallı, arkadaşlarına ne anlatacak öyle değil mi? İşte siz böyle bir erkeğin hayatına ‘erken’ dönemde girmişseniz, yani bu arkadaşın ‘deneyim’ sayısı henüz düşükse ne yazık ki terk edileceksiniz. Tabii erkeklerin statükosunu değiştirmekte zorlandıklarını da belirtmem gerek. Yaşam tarzındaki en küçük değişiklik erkekleri korkutur. Düşünsenize böylesine özgür ve kafasına göre yaşarken ‘bir başkasının’ sorumluluğunu taşımak...
***
Aslında tüm bunlar aşkın hüküm sürmediği ilişkiler için geçerlidir. Erkek aşıksa her şeyi göze alır. Göze alamayan erkek de aşık değil demektir. Ama elbette aşkın yavaşladığı, durumlarda farklı düşünceler ortaya çıkar. İşte böyle durumlarda terk edildiğinizde ‘Ben nerede hata yaptım?’ diye düşünmeyin. Hata sizde değil, erkeğin beyninde ve genlerinde. Korkaklık, her çiçekten bal almak, sayıyı artırmak, arkadaşlarla takılmak gibi bazı etkenler sizin güzelim ilişkinizi yok edebiliyor. Bu arada bir erkek terk ediş sırasında ne söylerse söylesin buna inanmayın. Sizi üzmemek için söylüyordur. Aslolan terk etme eylemidir, sebebinin hiçbir önemi yoktur. Kendinize teselli payı çıkarmayın, hayatınızı yeniden planlayın.
