Trikonun abiye hali

Türkiye’de triko anlayışı nereden nereye geldi!

Ben bu işe başladığım zaman (1995) ülkemizde trikodan bahsedilince, tek bedende üretilen, kış için akrilik, yaz için merserize denilen bir şey anlaşılıyordu. İlk koleksiyonumla beraber viskonlar, koton karışımları, ipekler, ketenler, kış için moherler, yünler, kaşmirler kullandım.
İtalyan iplikleriyle çeşitli renklerde koleksiyonlar hazırlamaya başladım. Daha önce tek beden yapılan trikoları 34 bedenden 42 bedene kadar yaptım. Triko bir hırka veya bir üst giyim anlaşılırdı, bunu pantolon, elbise, bikini, pareo, şapka, palto, elbise gibi o kadar geniş ürün yelpazesine dağıttık ki ben bile artık o çeşitliliği şaşkınlıkla karşılıyorum ve büyük keyif alıyorum.

Şimdi trikodan abiyeler yaptınız...

İlk koleksiyonumu 1995’te Beymen için yapmıştım. 1999’da tamamen kendi ismimi taşıyan bir etiketle tasarım çalışmalarımı başlattım. 2010’dayız, kendi tasarım sürecimle ilgili olarak öyle bir noktaya geldim ki; yeni bir sürecin içine girdim. Süreç aslında üç yıl önce kendi triko atölyemi kurmamla başladı.
Çünkü daha deneysel çalışmaya başlayabildim. Kendi atölyemizde her türlü detayına inebildik; triko benim için artık bir mücevher ürün. Benim sade ve şık tasarım çizgimle çok özel ve tamamen lüks bir ürün olmaya başladı. Öyle olunca da hazır giyim koleksiyonun yanına bir kokteyl ve couture grubu kurma hayalimi gerçekleştirdim.

Neler var bu koleksiyonunuzda?

2010 ilkbahar- yaz sezonu için 15 parçalık bir koleksiyonla çıktık. Bu trikodan couture. Düğün ve çok ağır bir davet için olan grupta bütün elbiseler yere kadar tuvalet ve hepsi metalik.
Kokteyl elbiselerin hepsi diz boyu ya da mini. Genelde çok dökümlü ve drapajları olan modellerimiz var. Tek omuz ağırlıkta. Trikodan bantlar dokuyarak tasarladığımız bir grubumuz var. Bunları ‘İdil Tarzi Atelier’ etiketiyle sunduk.

Triko abiye elbiselerinizi nasıl tanımlarsınız?

Türk halkı abiyede gösterişe, işlemeye, boncuğa çok meraklıdır, ama benim koleksiyonumda bunlar hiç yok. Bu koleksiyon aslında biraz daha modaya bakışımı, benim tasarımcı kimliğimi yansıtıyor.
Kendi içinde hem bir zarafet var, hem de o sadelikle birlikte çok seksi ve dikkat çekici. Kupların vücut üzerinde duruşu nedeniyle de kadına kendini rahat hissettirecek elbiseler. Modern ve dinamik. Çok sıra dışı olduğunu düşünüyorum.

Derin dekolte kullanmışsınız?

Ben zaten yazın göğüs ve sırt dekoltelerine çok önem veriyorum. Omuzlar benim için çok önemli. Kollarda bütünüyle çıplaklık çok önemli. Etekler uzun ama üst bedende bir hayli dekolte kullandım.

Renk tercihleriniz neler oldu?

Kokteyl elbiselerinde su yeşili, fıstık yeşili, inci beyazı, nar kırmızısı, saks mavi ve siyah. Gece elbiselerinde bakır, altın, zeytinyağ yeşili, Nil mavisi ve siyah.

Abiyede nasıl trikolar kullanıyorsunuz?

Ben viskon hayranıyım. Ağaçtan elde edilen bu elyafla insanları 12 ay giydiriyorum. Bunun hem doğasındaki yumuşaklığı, ışıltısı, kalitesi, ter kokusunu önlemesi gibi özelliklerini seviyorum.
Viskon dışında metalik iplikler var. Kendi içinde metal karışımı olan, buruştuğunda o şekilde kalabilen ipler. Ayrıca simler kullanıyorum. Kokteyl elbiselerini ipekle kombinledim. İçine pamuğu da viskonu da katabiliyorum.

Trikodan gece elbisesini kabul ettirmekte zorlanmıyor musunuz?

Bizde genel kanı, triko oramı, buramı çıkarır şeklindedir. Ama değil. “Ben triko elbise giymem” diyen bütün kadınlara giydirdim. Bu bir kumaş neticede. Marifet kalıptadır. Kalıbıyla senin üzerindeki duruşu değişir. Aynı kumaş gibi.

Dünyada trikodan couture koleksiyonu yapan Missoni dışında kimler var?

Missoni ve Sonia Rykiel var. Çok şık gece ve kokteyl elbiseleri yapıyorlar. Bu bütün moda sektörü içinde üretim süreci o kadar meşakkatli bir alan ki, zaten bunu yapmak cidden bir delilik!

Bu koleksiyon nerede satılıyor?

Bahar Korçan’ın Galata’da Serdar-ı Ekrem sokaktaki mağazasının içinde bir bölümde sergilemeye başladık. Bu koleksiyondan alışveriş yapmak isteyenler oraya gitmeli.
Orada mevcut bedenlerde ve renklerde alışveriş yapabilirler. Ayrıca müşterinin bedenine göre özel dikim de yapabiliyoruz. Böyle olursa 10 gün içinde ürünü teslim ediyoruz.

Fiyatları ne?

Kokteyl elbiseleri 1500 liradan başlıyor, 10 bine kadar gidiyor. Bu tamamen modelin, tasarımın neticesiyle alakalı. İndirim yok, taksit yok. Bu hakikaten özel koleksiyon. Tarz olarak zaten müşteriyle uyuştuğu andan itibaren fiyatı sorgulanmayacak kalitede.

Diğer triko koleksiyonlarınız devam ediyor mu?

Geçen yıl başladığımız ‘İdil Tarzi in Artisan’ koleksiyonumuz devam. Hazır giyim koleksiyonumuzun içinde seçilmiş bir koleksiyon Artisan’da sergileniyor.
Günlük hayat içinde her zaman giyilebilecek ama spor değil tamamen şık triko kıyafetler yer alıyor bu koleksiyonda. Haziran’daki Galata Moda Festivali’ne harika bir koleksiyon hazırlıyorum. Renk renk hırka sürprizlerim var. Onların fiyatları da 150-450 lira arasında.