Türk’ün Türk’ten başka dostu vardır

Hamburg'un Türkiyeli siyasetçilerinden dostum, berber Behçet Algan sabah aradı. Almanya'nın en çok satan gazetesi Bild'de çıkan haber ve fotoğrafı yolladı. Bild, Reina saldırısının ardından, Türkiye'yle dayanışma amacıyla, Berlin'in ünlü Brandenburg kapısının Türk bayrağıyla renklendirilmesini sayfalarına taşımıştı. Bild, haberi, "Dayanışma için bir işaret" spotuyla sunmuş. Haberi yollayan dostum Algan, "Bilgin olsun, 'Bizim bizden başka dostumuz yoktur' diyenlere cevap olsun" diye yazmış. Almanya'nın önde gelen siyasetçileri de, Türkiye'nin acılarını paylaşan bir tavır gösterdi. ABD, "Terörle mücadelenizde destek veririz" açıklaması yaptı. Bir çok Batı başkentinden, Reina saldırısı konusunda dostane açıklamalar geldi.

"Türkiye ile birlikteyiz"

Bugüne kadar Türkiye'ye soğuk davranan, sert eleştirel tutum alan bir çok Batılı gazetede, "Türkiye ile birlikteyiz" havası görülüyor. Bir tavır farklılığından söz edebiliriz. Son günlerdeki yaklaşımın (tutum değişiminin) sadece tek bir olaya özgü olduğunu, dolayısıyla içten olmadığını düşünmek, elbette mümkün. Avrupalılar belki de, "hayat tarzı"na yönelik bir saldırı söz konusu olduğu için, daha dayanışmacı ruh hali içine girmiş olabilirler. Bardağa boş tarafından bile baksak, şu açık: İçinde yaşadığımız koşullarda, dostluklara, dayanışmaya, dünyanın desteğine ihtiyacımız bulunuyor. Üç cepheden (PKK-DEAŞ-FETÖ) gelen saldırılar, toplumsal dengelerimizi tehdit ediyor. Güvenlik krizi belirginleşiyor. Ülkeyi yönetenleri, yönetemez hale getirmeyi amaçlayan bir tırmanış içindeyiz.

Dostların önemi

Böyle koşullarda, etkili ülkelerle olan ilişkinin karakteri, önem kazanır, hayati boyutlara ulaşır. Dostluklara, dayanışmaya, dünyanın desteğine ihtiyaç artar. Son dönemde Rusya ile düzelen tabloyu, bir kazanım sayabiliriz. Avrupa ve ABD konusunda hala sıkıntıların yaşandığı, bir gerçek. Daha geniş dostluk çemberlerine ihtiyacımız bulunuyor. İçeride de, dışarıda da, bu yoğun saldırı fırtınasına karşı; dostlarımıza, müttefiklerimize daha özenli davranabilecek, hesapları bozabilen bir ittifaklar zinciri geliştirebilecek miyiz? "Türk'ün Türk'ten başka dostu yoktur" noktasından, "Türk'ün Türk'ten başka dostu vardır" noktasına uzanabilecek miyiz?

Not: Barbaros Şansal'ı linç etmeye kalkan zihniyet, tam olarak neyin yanlış olduğunu göstermesi açısından, bizi yakından ilgilendiriyor.