Gündem Başbakan Ahmet Davutoğlu gündemi değerlendirdi

Başbakan Ahmet Davutoğlu gündemi değerlendirdi

Paylaş
Başbakan Ahmet Davutoğlu gündemi değerlendirdi

Davutoğlu, Habertürk televizyonunda, ihracatçıların paniğe kapılması gerektiğini, ayrıca en kısa sürede asgari ücret ve öğrenci bursları ile ilgili artış olacağını söyledi

"Kritik bir süreçten geçiyoruz. Bir hafta önce bu kriz başlamıştı. Türk hava sahasını ihlal eden o an itibarıyla milleti bilinmeyen uçak dolayısıyla yoğun bir diplomasi ve kritik süreçten geçiyoruz. Rusya'ya tavsiyemiz, olayın doğru anlaşılması ve kalıcı zararlar vermeden bu krizden çıkmak. Türkiye burada kasıtlı bir kriz başlatan taraf değil. Krizi başlatan taraf değil. Türkiye kendi hava sahası ile ilgili son derece defansif bir işlem yaptı.

"Bayırbucak bölgesinde DAEŞ yok"
Şu an bu işlem yapılmamış olsaydı 'Niye TSK görevini yapmadı' diye sorulabilirdi. En başından itibaren son derece dostane biçimde 'Bizim hava sahamızı ihlal etmeyin' diye söylendi. 'Bayırbucak bölgesinde DAEŞ unsuru yok' dedik. Ama esas olan uluslararası hukuktan kaynaklanan görevimizi yerine getirdik. Bunu yapmamış olsaydık görevimizi yerine getirmemiş olurduk. Millete hesap vermek durumunda kalırdık.

Türkiye ciddi bir güvenlik kaygısı içinde Suriye sınırında. Rusya'nın bunu anlaması lazım.

"Bütün tedbirleri masaya yatırdık"
Bütün tedbirleri masaya yatırdık. Bugün sabah Sayın Mehmet Şimşek bu tedbirleri bana anlattı. hemen alacağımız tedbirler var. Türk ekonomisinin etkilenmemesi için neler yapacağımızı yakında kamuoyu ile paylaşacağız. Gerek ithalat-ihracat dengeleri gerek enerji konusunda bir kayıp olacaksa bu karşılıklı olacak. İki tarafın da zararına olacak bu tür suçlamalar ve ambargolar ilan etmek yerine beraber konuşmayı tercih ederim. Ukrayna ile krizde bütün ülkeler ambargo konuşurken 'Biz Rusya ile komşuyuz' dedik.

"İhracatçılarımız paniğe kapılmasın"
Milli güvenliğimizi sarsacak hiçbir eyleme izin vermeyiz. Fevri davranmayız. Bir söylem savaşına girmeyiz. Rasyonel bir taraf olarak Rusya'nın aldığı karar bizi nasıl etkiler, bunun tedbirlerini alırız. Yaş sebze ve meyvelerimizi orada bozulmayacak şekilde geri çekmemiz. Burada ihracatçılarımızın zarar görmemesi için gerekli tedbirleri alırız. İhracatçılarımız paniğe kapılmasın, zarar görmemeleri için çalışmalar yapıyoruz. Yaş sebze için Türkiye'nin pazar sıkıntısı yok. Başka ülkeye de satarız. Türkiye'nin kapısı kapanmaz.İhracatçılarımızın zarar görmemesi için devlet desteği dahil, gerekli tedbirleri alacağız.
Türk-Rus ilişkileri bu kadar kolay kopacak ilişkiler değildir.

RUSYA DOĞALGAZI KESER Mİ?

Dışişleri bakanı iken NABOCO dosyası imkalamıştık. Rusya bu telaşla, yeni bir hat açmıştı. Biz TANAP' devreye soktuk.
NABOCO'ya alternatif olan hat bizse teklif edildi. Başka projeler gündeme gelecek.
Reel olarak enerjide ikinci müşteriyiz. Karşılıkla taahütler var. En kötü ihtimale karyı hazırlıklı olmamız lazım.
İran ve Azerbaycan'dan gelen doğalgaz var. Öncelikle Rusya'nın böyle bir adım atamamasını umarım. Atarsa bu çalışmaları yaparız.
"Gerekirse tezek yakarız" diye yanıt vermişti Erzurumlu vatandaşımız.


BU KADARI DA FAZLA!

Bu krizde, stratejik boyuttan daha fazla, psikolojik boyut var.
Hem sınırımızda soydaşlarımızı katledeceksiniz, hem mültecilerin girişine izin vermeyeceksiniz, hem de sınır ihlali yapacaksınız. Bu kadarı da fazla! Tutumumuz, Rusya'nın öz güvenini sarstı.
Rusya onurlu millet. Türkler de onurlu millet.

VİZESİZ AVRUPA

Vize kolaylığı değil, cize muafiyeti değmiştik. Geri kabul anlaşması sadece mülteciler için anlaşılıyor. Biz geri kabul anlaşmasını imzalamadık.
Siz imzalayın, biz sonra yetki alacğız demişti Avrupa. Bizden bir şey alındığında, sonra sözler unutulur. İkisini aynı anda imzaladık.
Süreç başladı. Diğer ülkelerden farklı olarak senkronize götürdük. 2017 yılında bu hayata geçecekti. Mülteci krizi ile bu 2016 yılına alındı.
Bütün metin, ilişkileri yeniden tanımlamay bakıyor. Üst düzey, siyasi, ekonomi görüşmeleri başlayacak.
Şimdi bir yapı kazanıyor. Takvim çok net.
72 şart deniyor. Çoğu teknik şart.
İnşallah Mart ayında ilk rapor çıkacak.
Ekim ayında da vize muafiyeti, yani vatandaşlarımızın, amasız, fakatsız, Avrupa ziyareti gerçekleşecek.
Bir düzenleme ile, yasal olarak Avrupa ülkeleri doğrudan mülteci alacak.
Ekim ayından sonra, herkes, ama herkes Avrupa'da her yere gidecek. Tabii Schengen bölgesi.

Ben önce kendime ev ödevi çıkarırdım akademik hayatımda. Seçim meydanlarında, halkımızı dinledim.
Bunları bir beyannamede paylaştık.
Asgari ücret hemen hayata geçecek. Öğrenci burslarında artış. Bunları hemen hayata geçireceğiz.
İkinci adım, şeffaklık ve siyasi etik gibi. Kadınların hakları gibi. Zaten yasalar hazır. Kişisel verilerin korunması gibi.
Bunları devreye koyacağız. Gelir vergisi gibi. 3 ve 6 aylık takvimlerimiz var.
Kendimi de, hükümetimizi de bağlayan deklerasyon yayınlayacağım.
Birinci işimiz bütçe.
Sayın Kılıçdaroğlu ve Bahçeli ile TBMM'de kısa arada görüştüm, HDP Eş Başkanları yoktu. Olsaydı görüşürdüm.
Her ikisinden de bütçenin çıkması için ricada bulundum. GEnel kuruldaki eleştirilerenizi için ne gerekiyorsa yapalım. Ama bir iki gün içinde çıkarmamız lazım, Yoksa bu bize 2 ay zaman kaybettirir dedim. Esas bütçeyi hemen geçirelim dedim.
Sayın Bahçeli ve ekibi destek vereceklerini ifade etti. Sayın Kılıçdaroğlu. arkadaşları ile görüşüp döneceğiz demişti. Henüz geri dönmedi.

Suat Toktaş:
CHP, kesin hesap için muhalefetin yer alması şartını koymuştu.
Davutoğlu: Bize henüz böyle resmi bir teklifte bulunmadı. Bütçeyi çıkaralım konuşalım. Acil bir konu. O olmazsa olmuyor. Bizi geçici bütçeye mahkum etmemeleri gerekiyor.
Ece Üner: Geniş mutabakat görüşmesinde TÜSİAD ile görüşme olacak mı?
Davutoğlu: Sadece TÜSİAD değil, ASKOM, TOBB da var. Sendikaları da buna kattık. Herkesin olduğu bir platformda olacak. Yüzde 49.5 büyük öz güven veriyor. Avrupalı muhataplarıma bunu söyledim.
Bu dönemde yüzde 49.5 oy alsak da, yüzde 100'ün başbakanıyız.
Sivil toplumun bütününü ele alıyoruz. Buradan TÜSİAD bize oy vermedi anlamı çıkmasın.
Tek başına anayasa değiştirecek güçte değiliz. O mutabakatın tabanını genişletmek lazım.

CAN DÜNDAR VE ERDEM GÜL'ÜN TUTUKLANMASI

3 şeyi ayıralım. Yargı problemi var. Yassıada'da, 12 Eylül'de, 28 Şubat'ta hükmeden hakimlerden,. paralel yargı anlayışından bugüne kadar gelen, yargıya güveni sarsan süreçten bahsediyoruz.
HSYK'yı hakem ve savcılara teslim ettik. Bir anda paralel yapı HSYK'yı ele geçirdi. Yargı reformuna ihtiyaç var.
Bugün Dündar ve Gül'ün tutuklanmalarına karşı çıkanların, Ahmet Şık ve Nedim Şener olayında da ne olduğunu hatırlamasını isterim. Hakim tek başına karar verecek. Ağabeyden, veya başka talimatla olmaz.
Can Dündar ve Erdem Gül. Şeref madalyası deniyor. O olayın doğrudan muhatabı benim. 19 Ocak'ta MİT TIR'ları öncesi dışişleri bakanıydım. Başbakanı zor durumda bırakmak isteyen bu zihniyet haindir.
Hakan Fİdan'ı DEAŞ'a yardım eder göstermek isteyen hain çete var. Ben hukuk bunu suç olarak görürüm.
Bu yargılamanın tutuksuz yargılamak esastır. Hiç bir müdahalede bulunmadık. Niye tutukladınız diye sormam. Bunlar gazetecilik faliyeti olarak mı yapıldı, yoksa başka mı, buna mahkeme karar verecek.
Her basın mensuhu eleştiri hakkına sahiptir. Basından bu konuda hassasiyet beklemek durumundayız. Biz ne suç işledik ki, uluslararası mahkemeye gelecek şekilde yargılandık.
Şeref madalyası ifadesi ile çıkmak doğru değil. Tekraren söylüyorum, bu tür yargılanmalarda tutuksuz yargılanma esas olmalı..
Her ner süretle olsun, basın özgürlüğünü savunmak zorundayız. Sayın Dündar'ın açıklamalarına baktığımızda, düşmanca bir tutum var. Yargı reformuna kesinlikle ihtiyaç vardır. MİT TIR'ları operasyonu komplodur.
Can Dündar bunları yayınlayarak, devlet sırları ifşa etmiştir. Bütün bu süreçte tutuksuz yargılanma olmasını isterdim.

TAHİR ELÇİ'NİN ÖLDÜRÜLMESİ
Bu olayı yapan PKK'dır. Tahir Elçi'nin miting yaptığı yerde bu olay olmasaydı olmazdı. Mesebbidir diyorum. O teröristler saldırı yapmayasdı, Tahir Elçi hayatını kaybeder miydi? Terör örgütüne bir şey demeyenler buna baksınlar.
Teröristin silahı hemen bulundu. O silahın içinden, polisi şehit eden, silah. Bu işlerin faili biziz diyor.
Tahir Elçi'nin yanında bulunan silah polisimizin şehit olmasına neden olan silah ile aynı.,


Haberin Devamı