Gözyaşlarıyla toprağa verildi

Akhisar Mahallesinde ikamet eden üniversiteli gencin cenazesi gözyaşları arasında toprağa verildi. Edinilen bilgilere göre, İnegöl’e bağlı Akhisar Mahallesinde ikamet eden ve Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi Elektrik Elektronik bölümü İkinci Öğretim 1. sınıf öğrencisi olan 25 yaşındaki Semih Alımlı ile 19 yaşındaki Erol Güleryüz, Analog Elektrik dersinin ardından, özel otomobil ile İnegöl’e gelmek için yola çıktılar.

Semih Alımlı yönetimindeki 16 DD 155 plakalı özel otomobil, Bilecik-Yenişehir karayolunun 3. kilometresinde Mesut U. idaresindeki 34 VG 6131 plakalı otomobille çarpıştı. Çarpışmanın etkisiyle Semih Alımlı yönetimindeki özel otomobil şarampole uçtu. Ters dönen otomobilde sıkışan Semih Alımlı ve Erol Güleryüz, Afet ve Acil Durum Müdürlüğü (AFAD) Arama Kurtarma, NAK Arama Kurtarma ve itfaiye ekipleri tarafından büyük uğraşlar sonucu çıkarıldı.

112 Acil Servis ekiplerince Bilecik Devlet Hastanesine kaldırılan yaralılardan Erol Güleryüz hayati tehlikesi nedeniyle Eskişehir Özel Sakarya Hastanesine sevk edildi ancak yapılan bütün müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Ağır yaralı olan sürücü Semih Alımlı ise Bilecik Devlet Hastanesinde tedavi altına alındı. Kazanın ardından Rektör Prof. Dr. Azmi Özcan, hastaneye gelerek öğrencilerin sağlık durumu hakkında doktorlardan bilgi aldı.

Kaza nedeniyle ulaşıma kapanan yol, otomobillerin kaldırılmasıyla tekrar açıldı.

Ölmeden Önce...

Kazada hayatını kaybeden Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi Elektrik Elektronik bölümü İkinci Öğretim 1. sınıf öğrencisi Erol Güleryüz’ün cenazesi Eskişehir’den İnegöl’e getirildi. Üniversiteli gencin cenazesi önce helallik alınması için ikamet ettiği Akhisar Mahallesi Malazgirt Caddesindeki evine getirildi. Ardından Akhisar Mahallesi Fatih Camiinde kılınan cenaze namazının ardından toprağa verildi.

Cenazeye, Şeyh Edebali Üniversitesi Öğretim görevlileri, öğrenci arkadaşları ile oldukça kalabalık cemaat katılırken, gence son dersi veren Analogf Elektrik dersi öğretim görevlisi Figen Yamık, "Erol çok beyefendi birisiydi, bizi gördüğünde önünü ilikler, hal hatır sorardı. O gün derste ‘ölmeden önce yapılacak 100 şey’ konusunu işledik. Mesleki hayatımda ölen üçüncü öğrenci oldu ama en çok etkileyen bu oldu" dedi.