Yazgülü Aldoğan Anaokulu değil mahalle mektebi
HABERİ PAYLAŞ

Anaokulu değil mahalle mektebi

Haberin Devamı

AKP, Türkiye Cumhuriyeti’ni laik demokrasinin ruhuna fatiha okuyarak İslam Cumhuriyeti yapma yolunda o kadar hızla ilerliyor ki bırakın itiraz etmeyi, farkına varmaya bile yetişemiyoruz! Toplum bir yandan Osmanlıca, Tahşiyeci Davası, Darbeci Çarşı gibi içi boş gündemle uyutulurken RTE gerekli mesajları yineliyor: “Taraf olmayan bertaraf olur!”, “AB gibi bir derdimiz yok!” Zaten AB de artık bizi istemez. Pakistan’ı yakaladık, Afganistan olma yolunda ilerliyoruz: Osmaniye’nin Kadirli İlçesi Milli Eğitim Müdürlüğü ‘acil’ mesajıyla anaokullarında uygulanması için bir talimat yolluyor. Buna göre 3-5 yaş arasındaki bebelere Kuran kursu öğrencisi gibi dua sena öğretilecek; çocuk şarkılarının cıvıldadığı, oyunlar oynanıp resimlerin yapıldığı anaokulu olacak sana falakası eksik mahalle mektebi! Ne pedagojiye uyar, ne laikliğe. Nasıl oluyor bu? O ilçenin müdürü 19. Eğitim Şurası’nda konuşuldu diye durumdan vazife çıkarıyor ve sanki bakanlık böyle bir programı kabul etmiş gibi uygulamaya koyuyor! Niye? Biliyor ki tepki gördükçe göze girecek, hatta terfi edecek!

[[HAFTAYA]]

Yargıyı ele geçirdi


Bu arada “kuvvetli şüphe” yerine “makul şüphe” ve “mal varlıklarına el koyma” gibi faşizan maddeler içeren Güvenlik Yasası geçer geçmez ilk yapılan iş yüksek yargı organlarına yüzlerce yeni atama oldu. Atananlar o görevi yapabilir mi yapamaz mı, umurları değil; kendilerine tamamen biat etmiş kişiler olması yeterli. Böylece Danıştay ve Yargıtay’da çoğunluğu sağladılar. CHP, bu yasanın iptali için Anayasa Mahkemesi’ne başvurma hazırlığı yapadursun, iktidar elini çabuk tutup atamaları yaptı ki yasa iptal edilse bile karar geri yürümediği için maksat hasıl olsun. Geriye kaldı Anayasa Mahkemesi. Ona da ‘yasasını değiştir, yeni üyeler atarız’ dememişler miydi?

Evet, çok önemli!


Üç gün önce medyada yayınlanan bir haber vicdanı olan herkesi ayağa kaldırdı. İzmir’de gerçekleşen olayda bir sürücü, minibüsünün arkasına bağladığı Kangal köpeğini kilometrelerce koşturmuş, nefessiz kalan hayvan koşamayıp süründüğü için her yeri kan içinde kalmıştı. Bu olayı görüp rahatsız olan onca kişinin içinde bir kadın avukat, arabasıyla yolunu keserek minibüsü durdurdu ve köpeği kurtardı. Tepkiler üzerine olaya jandarma elkoymuş, köpeği tedavi ettirmiş, ona eziyet eden Durmuş Akgün’e de ne yazık ki verilebilecek en yüksek ceza olan 454 TL para cezası verilmiş. Ülkeyi yönetenler kendilerine lazım yasaları bir gecede çıkarırken hayvanlara eziyeti önleyecek yasayı bir türlü çıkarmıyor! Kedisinin başını satırla kesen manyağın görüntüleri internette dolaşıyor! Bu manyaklara ağır cezalar verilemiyor. “Çok mu önemli?” derseniz, çok önemli! Hayvanlar da bizimle bu dünyayı paylaşıyor, eziyet edilmeden yaşamak onların da hakkı. Ayrıca bugün hayvana eziyet eden, yarın da başka bir canlıya, belki sizin çocuğunuza eziyet edecektir!

Pakistan’ın büyük acısı

Bir gün herkesin başına gelebilir; dersin ortasında kapı açılıyor, eli silahlı adamlar tekbir getirip çocukları taramaya başlıyor. Teröristlerden biri kadın öğretmenin üzerine benzin döküp yakarken çocuklar seyrediyor! Filmde olsa bu sahneler ‘Yok artık’ dersiniz. Pakistan yıllardır terörle boğuşuyor. Peşaver de Taliban’ın merkezi. O Taliban ki Rusya’ya karşı savaşsın diye ABD ve yerel güçler tarafından kurdurulmuştu. Her belanın altından da ABD çıkıyor!

Sıradaki haber yükleniyor...
holder