Yazgülü Aldoğan Bir istihbarat mı yoksa kumanda zafiyeti mi var?
HABERİ PAYLAŞ

Bir istihbarat mı yoksa kumanda zafiyeti mi var?

Tamam PKK kalleş de, bizim istihbaratımız, güvenlik güçlerimiz de yetersiz mi acaba? PKK ayaklanmaya karar verdiğinden beri her gün birden fazla şehit veriyoruz.

Asker ve polislerimiz içimizi dağlayarak toprağa veriliyor. Ne asker durabiliyor önlerinde, ne polis. Her seferinde “Kalleş PKK!” diyoruz, PKK diye bizzat polisin yolladığı videoda bir avuç çapulcu görünüyor

Çoluk çocuk. Tamam, ellerinde molotof kokteyli de var, roketatar da kullanıyorlar, tamam bomba imal ediyorlar. Ama güvenlik güçleri içinde subayı var, astsubayı var, terörle mücadelede görevli uzman polisi var, korucusu var...

Haberin Devamı

Tamam tuzak kuruluyor, tamam bunlar karargahta, karakolda baskına uğruyor ama yine de insanın içine kurt düşüyor: Güvenlik güçlerimizde bir yetersizlik mi var acaba? Nasıl oluyor da bu kadar kayıp veriyoruz? Bir istihbarat mı, komuta zafiyeti midir, yetersiz eğitim midir, ne oluyor? Ses ver TSK, Emniyet! Görevli personelimiz niye ölüyor? Hayır, şehit oldular diye mutlu olmuyoruz!! Kimse mutlu olmuyor! Bari acısını çekenlere saygı göstersin ülkeyi yönettiğini iddia edenler!

Yüzde 50’yi yok sayamazsınız!

İktidarın anlamak istemediği şu; Türkiye’de sadece kendileri yaşamıyor! Sadece Tayyipgiller’den ve sadece Tayyipgiller’e biat ederek gemilerini yürütmeye çalışanlardan oluşmuyor bu toplum. Bir yamalı bohça, çok renkli, çok katmanlı. Medyası da sadece Akit, YeniŞafak, gibi önceden olmuş; Sabah, Star, Akşam gibi sonradan oluşturulmuş havuz gazetelerinden ibaret değil. 14. İstanbul Bienali’nin açılışında, bir süredir girmiş olduğum salyangoz konumundan çıkıverdim.

Sarayın seçim, PKK’nın terör dayatmasından, hukuk ve anayasanın sürekli çiğneniyor olmasından depresyona girmiş, kabuğuma çekilmiştim. Ama hayır, bu ülkede, yok edemeyecekleri pırıl pırıl bir başka dünya var: Sanat, kültür, bilim, edebiyat üretiyor ve vazgeçmiyorlar! Dünyanın her yerinden gelmiş yabancı basın da buradaydı. Açılışı birer kadeh şampanya ile kutladılar.

İçki içenlerden nefret edebilirsiniz, ama bu bir yaşam biçimi ve bütün baskılara rağmen bu ülkenin en az yarısı birasını, şarabını, rakısını içmekten vazgeçmedi! Hakir görebilir, nefret edebilirsiniz ama hâlâ bu ülkenin kadınlarının yarısının başı açık! Bize kızabilirsiniz ama yok sayamazsınız.

Haberin Devamı

Görmezden gelemezsiniz. Bizim de burada yaşadığımızı, üstelik ülkenin en eğitimli, en üretken, en yüksek gelirli kesimi olduğumuzu da, çatlasanız bile reddedemezsiniz! Biz üretiyoruz, vergi veriyoruz, askere gidiyoruz, oy kullanıyor ve size oy vermeyen diğer yarıyı oluşturuyoruz. Varız, buradayız, burada olmaya devam edeceğiz. Azınlık bile olsak, ki değiliz, demokrasilerde azınlığın da hakları olduğunu unutmayın.

İlle de din takıntısı

Onun için, “Saray’da Zafer Bayramı Kutlaması’nda ne güzel Kur’an okuduk, oh namazımızı da kıldık, işte Yeni Türkiye bu, kahrolsun müzik dinleyenler” dediğiniz zaman olsa olsa kör olur, sağır olursunuz! Sizin takıntınız din olabilir; bizimkisi laik toplum. Televizyon kanallarındaki gençlik dizileri en yüksek izlenme oranında, o kadar ki tesettür giyimin öncüleri bile, müşterisine ulaşmak için ‘Kiralık Aşk’ gibi bir diziye reklam veriyor.

Haberin Devamı

Medyanız okunmuyor

Saray ve AKP’ye biat etmemiş medyaya aba altından sopa gösterseniz de, eskiden can ciğer kuzu sarması olduğunuz cemaat medyasına şimdi polislerinizi salıp baskın yapsanız da havuz gazeteleriniz okunmuyor, satmıyor! Yalan dolana kimse kanmıyor. O gazetelerde şehit haberleri yok. O gazetelerde şehit yakınlarının tabuta kapanıp feveran ettikleri için nasıl gözaltına alındıkları, hatta şehit kardeşinin cumhurbaşkanına hakaret ettiği gerekçesiyle nasıl tutuklandığı, acılarını bile yaşayamadıkları elbette yok! Ekonomi sayfaları yalan dolan: Dolar dünyada bir tek Türkiye’de düşüyormuş diye yazıyordu!

İmam hatipler boş

Ya eğitimde yaşattığınız fiyasko? Halk istiyor diye imam hatip okullarına çevirdiğiniz liseleri mumla arıyor herkes. İmam hatipler ise boş kaldı! Atanacak öğretmenler konusunda yapılan ayrıma ne demeli? 3 bin 900 din dersi öğretmenine karşılık, 2 bin 500 matematik öğretmeni atayacakmışsınız!. Çocuklarımızı ille öbür dünyaya mı hazırlıyorsunuz? Türkiye, sizden ibaret değil.

Türkiye’nin yarısı tatile gidiyor, bunu bilerek seçim tarihini bile tatil dönüşüne rastlattınız! Türkiye sizden ibaret olmadığı için güya bütün Türkiye’yi temsil eden o seçim hükümetinde, ilaç için bizi temsilen bir tek kişinin bile olmamasına bu kadar kızdık! CHP bakan vermemiş olabilir, bağımsız da mı yok? Başı açık bir tek kadın olamaz mıydı orada? İlla ki, siyasi ikbal için, sonradan olmuş bir tesettür savunucusu mu temsil ediyor sizi? Gerçekten iman etmiş tesettürlü kadınlara bile ayıp olmadı mı bu samimiyetsizlik? Sarayda sanatla yakından uzaktan ilgisi olmayan etrafınızdaki “sanatçı” kalabalığı tatmin etti mi sizi? Sizin tiyatrodan attığınız gerçek sanatçıları da gerçek olmayan Kültür Bakanı tanımıyormuş, kendi ayıbı! Bu kafayla gittiğiniz sürece oylarınız düşecek. Baskı, tehdit, yalan dolan kar etmeyecek. Gidişiniz de kötü olacak. Oysa kardeş kardeş yaşayabilirdik!

Sıradaki haber yükleniyor...
holder