Elif Yılmaz Çöplükten çıkan sanat eseri
HABERİ PAYLAŞ

Çöplükten çıkan sanat eseri

Haberin Devamı


Jaque Luis David’in 18. yüzyılda yaptığı “Marat’ın ölümü” tablosundan esinlenerek yapılan bu çalışma Londra’daki müzayedede 28 bin dolara satıldı.

Brezilyalı Vik Muniz, eserleri milyon dolarlara satılan dünyaca tanınmış bi sanatçı. Yoksul bi ailenin sanatçı olma hayaliyle yanıp tutuşan çocuğu Muniz, gençken yanlışlıkla vurulunca bi nevi hayata ‘geri dönüyor.’ Kendisini vuranın ‘şikayetçi olmama’ karşılığı verdiği parayla hemen bi New York bileti alıyor. İlerleyen yıllarda önemli eserlere imza atıyor, beraberinde ün ve para da geliyor.

SANATÇININ AZABI...

Vik Muniz 2008’de her açıdan doyumun zirvesindeyken, onu o yapan Brezilya’ya, yoksulluğa dönmek, başkaları için de ‘hayata geri dönüşüm’e imza atmak istiyor. Bu zenginliğin fakire lutfettiği bi vicdan azabı değil. Derdi olan bi sanatçının çektiği bilinç azabı... İşte biçok ödüle layık görülen İngiliz kadın yönetmen Lucy Walker’ın çektiği ‘Waste Land’ (Çorak Ülke) belgeseli ve Muniz’in nefis portreleri bu fikirle çıkıyor. Muniz, yeni eseri için çalışma alanı olarak, Rio de Janeiro’nin en büyük çöplüğü Jardim Gramacho’yu seçiyor. Niye mi? Çünkü, sefaletin ve zenginliğin buluştuğu en zirve nokta orası... Muniz, çöplükte günde 25 dolar alan insanlarla çalışmaya başlıyor. Bu tam 3 yıl sürüyor. Muniz çalışırken Walker’ın kamerası da kayıtta..

ACIMIYOR, TANIYORSUN


Hazırlanan belgesel çöplük insanlarını ‘parçalayarak’ izleyiciyle tanıştırıyor. Sakın ortaya çıkan işi, sonuna kadar duyguların sömürüldüğü, ağlak bi şey sanmayın. Aksine, oradaki insanlarla ‘tanışıyorsunuz.’ Hayatlarına tanıklık ediyorsunuz. Ve tanıdıkça, ‘acıma’ denilen üst kimlikli hiyerarşik duygu, daha eşitlikçi bi duygusallığa dönüşüyor.


Vik Muniz’in 2008’de başladığı çalışması 3 yıl sürdü. Brezilya’da açtığı sergiyi 1 milyondan fazla kişi ziyaret etti. Elde edilen gelir, birlikte çalıştığı ‘çöplük insanları’na verildi. Vik Muniz’in 2008’de başladığı çalışması 3 yıl sürdü. Brezilya’da açtığı sergiyi 1 milyondan fazla kişi ziyaret etti. Elde edilen gelir, birlikte çalıştığı ‘çöplük insanları’na verildi.

ÇÖPTEN KİTAP TOPLUYOR...

Belgeseldekilerden biri 32 yaşındaki Tiao. Çöpçüler kooperatifinin başkanı. Tüm ailesi çöplükte çalışmış. Kendisi çöplükte büyümüş. Şimdi de çöpçülük yaparak kendi ailesini geçindiriyor. Vik Muniz ile sohbet ederken öğreniyoruz ki; çöplüğe atılan kitaplar Tiao’nun hayata bakışına çok yön vermiş. Mesela Nietzsche’yi çok seviyor. Çöplükte bulup, günlerce kurutmak için uğraştığı Machiavelli’nin ‘Prens’ kitabı mesela, kooperatifi kurarken ona ilham vermiş.

'GERİ DÖNÜŞÜM'LÜ SANAT

Bu sohbet sırasında çöpçüler, ellerinde küvetle yanlarından geçerken Tiao onlara gülerek ‘Marat’ diye sesleniyor. Ünlü sanatçı Vik Muniz, ‘Marat kim?’ diye soruyor çöpçü Tiao’ya. Tiao ‘O bi entellektüel’ diyor. Ekip ‘Marat’ı gugulluyor, kim olduğunu öğreniyor ve J.Louis David’in meşhur tablosu ‘Marat’ın Ölümü’nü keşfediyor. Muniz, heyecanla bu tabloyu canlandırarak Tiao’nun fotoğrafını çekmeye karar veriyor. Sonra o fotoğrafı, binlerce ‘geri dönüşümlü’ çöple, çöplükte çalışanlarla birlikte bi sanat eserine çeviriyor. Tablo Londra’daki müzayedede 28 bin dolara satılıyor. Tiao heyecanla “Bi sanat eseri olacağım aklıma gelmezdi’ diyor. Tüm para Tiao’ya veriliyor.

YÜZYILLARIN BULUŞMASI


Ama çalışmanın en büyüleyici eseri; 15. yüzyılın Floransalı düşünürü Machiavelli, 18. yüzyılın Fransız devrimcisi Jean Paul Marat, 19. yüzyılın filozofu Friedrich Nietzsche, 21. yüzyıl okuru Tiao dos Santos ve sanatçı Vik Muniz’in bi çöplükte buluşmasıdır... Fikrin, edebiyatın, sanatın, şiirin, kısacası derdi anlatmak, paylaşmak, dönüştürmek olanın, bırakın insan sınırı, zaman sınırı bile yoktur...


Çöpçülerin kooperatif başkanı Tiao, çekimler sırasında...

Uzun zaman önce seyrettiğim bu belgeselin aklıma gelme nedeni; Yazar Mine Kırıkkanat’ın kendisinden grev için destek isteyen kamyoncuya verdiği ‘Kamyoncular benim okurum değil’ yanıtı. Ben yazar değilim. Ama bi okur olarak iyi bilirim, sınırı olan hele hele insan sınırı olan zaten ne yazabilir ki...

Sıradaki haber yükleniyor...
holder