Giriş
Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne yaptığı ilk yurt dışı ziyarete ben de davet edildim. Ankara’dan dün sabah havalandıktan 1 saat sonra KKTC’deki Ercan Havalimanı’na ulaştık.
[[HAFTAYA]]
Davutoğlu’nun bu ilk ziyaretinde, kısa süre önce devlet filosuna katılan Airbus A330 tipindeki VIP konfigürasyonlu uçak kullanıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan önceki gece Katar seyahatini de bu uçakla yapmıştı. 2002 yılında Erdoğan’ın daha başbakan olmadığı dönemde ilk kritik dış ziyarette de yer almıştım. Türkiye’den kalkmış, Kopenhag üzerinden Washington’a gitmiştik. Erdoğan, bu dönemde onlarca ülkeye uğramış ve lideri olduğu iktidarla ilgili önyargılı bakışları kırmaya çalışmıştı.
12 yıl sonra Türkiye Cumhuriyeti’nin yeni başbakanı Davutoğlu’yla ilk dış ziyarette bulunmanın benim açımdan benzer bir anlamı var. Davutoğlu da başbakanlık süreciyle birlikte yepyeni bir sayfa açmak istiyor. Kendisiyle ilgili önyargıların, kaygıların yersiz olduğunu anlatmaya çalışıyor. Ben, Davutoğlu’nun muhalefete samimi yaklaşımını, basının farklı kesimleriyle açık diyalog kurmasını bu süreçte attığı ilk önemli adım olarak görüyorum. Davutoğlu’nun yapacağı ziyaretler ve kuracağı ilişkiler bu bakımdan yakından izlenecek.
Davutoğlu’nun ilk KKTC ziyaretinde Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu ile birlikte AK Parti’den Mehmet Ali Şahin, Yasin Aktay, Ahmet Aydın gibi isimler de var. Birlikte seyahat ettiğimiz Davutoğlu’nun yakın çalışma ekibini yeni döneme çok yüksek motivasyonlu ve iyi hazırlanmış gördüm. Ali Sarıkaya, Osman Sert, Ertan Aydın, Maksut Serim gibi isimlerin -çalışkanlıklarıyla- Davutoğlu’nun performansına ciddi katkı sağlayacaklarını düşünüyorum.
???
Cumhurbaşkanları ve başbakanların göreve seçildiklerinde önce KKTC’ye, ardından Azerbaycan’a gitmeleri bir devlet geleneği. Cuma günü Bakü’ye uçacak olan Başbakan Davutoğlu’ndan Ermenistan-Azerbaycan anlaşmazlıkları ve Dağlık Karabağ sorununun çözümüne dair sürpriz bir çıkış gelebilir. Nitekim Davutoğlu, Yunanistan Başbakanı Andonis Samaras’a yaptığı “Önce Güney’e sonra Kuzey’e gidelim, barışı birlikte inşa edelim” çağrısıyla yeni dönemin yapıcı dış politik çıkışları hakkında fikir verdi.
Kıbrıs sorununun çözülmesi Türkiye’nin Batı’yla ilişkilerinin rahatlamasını sağlar. Bu sayede Doğu Akdeniz’deki enerji kaynaklarının Türkler, Rumlar ve hatta İsrail tarafından kullanılmaya başlanması bölgenin kaderini değiştirir. Türk-Yunan ilişkileri uzun süredir olumlu havada gelişiyor; ancak daha öteye geçmek için bir girişim başlatılamıyor. Davutoğlu’nun çıkışı ciddi bir fırsat yaratıyor. Bakalım, bu önemli davete Atina’dan nasıl yanıt gelecek?
