Giriş
Hafta sonu eğitimciler için yoğun geçti. Yaklaşık 1500 kişi Antalya’da düzenlenen ‘21’inci Yüzyılda Bir Eğitim Felsefesi Oluşturmak ve Özel Okullar’ konulu 1. Eğitim Kongresi’nde bir araya geldi. Açılışı Özel Öğretim Kurumları Genel Müdürü Ömer Faruk Yelkenci, kapanışı da Bakan Nabi Avcı yaptı.
Bakanın verdiği mesajları yan sütunda okuyabilirsiniz. Ben özellikle Genel Müdürü Ömer Faruk Yelkenci ile Bakanlık Müsteşarı Yusuf Tekin’in özel eğitim sektörüyle ilgili değerlendirmesinde öne çıkanları paylaşmak istiyorum.
[[HAFTAYA]]
Özel öğretim sektörünün OECD ortalaması yüzde 15-16 civarında ama Türkiye’de eğitim kademesine göre yüzde 3 ile 4 arasında değişiyor. Bu anlamda çok kötü durumdayız. Hedefimiz 2023’lü yıllarda OECD ülkelerin ortalamasının üstüne çıkmak. Yüzde 15-20 arasında bir rakamı yakalamak istiyoruz.
Dershanelerin dönüşüm süreci sağlıklı bir şekilde sonuçlandırılması durumunda bu rakamları otomatik olarak temin edeceğimizi düşünüyoruz. Dershanelerin dönüştürülmesi amacıyla alınan başvuruya baktığımızda sadece 4’te 1’i başvuruda bulundu. Fakat bizim asıl başvuru hedefimiz önümüzdeki yıl. Çünkü 2014-2015 eğitim öğretim yılının sonuna kadar dershaneler dershane olarak faaliyetlerini devam ettiriyorlar.
Hazin ayı sonu itibariyle dershanecilik olarak faaliyetlerine devam edemeyecek olan kurumlar özel okul açmak için başvuru yapacaktır. Haziran’dan sonra bu oranın yüzde 50’nin üstüne çıkacağını tahmin ediyoruz. Biz bu süreci yönetirken dershanecilerle günlerce defalarca toplantılar yaptık. Sektörün yaklaşık yüzde 70’i bize, özel okula dönüş politikasını tasvip ettiklerini, onayladıklarını söylediler.
Arazi desteği, öğrenci başına maddi destek vererek kamunun sırtındaki yükü özel sektörle paylaşmak istiyoruz. Genel Müdürü Ömer Faruk Yelkenci, eğitimin okulun sınırları içine sokulduğundan itibaren özgürlüğünü yitirdiğini, tutsak edildiğini söyledi. Yelkenci’nin “Devlet her olguya her gerçeğe müdahale edip, onu kurumsallaştırarak kontrolü altına almak istedi.
Devletin kararından eğitim de nasibini aldı. Eğitimden vazgeçemeyeceğimize göre mevcut şartları doğal şartlara yakınlaştırmamız gerekiyor. Eğitimi özgür olarak şekillendirmeli, okulu mümkün olduğunca doğallaştırmalıyız” sözlerine ben de katılıyorum
