Giriş
Dünyada ilk Paralimpik Oyunları 1948 senesinde İngiltere Stoke- Mandeville’de Sir Ludwig Guttman tarafından organize edilmiş. Daha çok tekerlekli sandalyeli sporculara yönelik bir etkinlik olarak ortaya çıkmış. Daha sonraki senelerde devam ederek, olimpiyatların yapıldığı yıllarda mümkün olduğu kadar aynı ülkede, ama olamadığı zaman da bir başka şehirde Paralimpik Oyunları düzenlenmiş. Örneğin; 1960 Roma Olimpiyatları sırasında aynı zamanda Roma’da Paralimpik Oyunları da yapılmış.
Olimpiyattan 3 hafta sonra...
Daha sonra 1972 senesinde, Münih Olimpiyatları’ndan hemen sonra Paralimpik Oyunları yapılması planlanmasına rağmen, olimpiyatlar sırasında İsrail sporcularına düzenlenen suikast ve ondan sonra olimpiyat köyünün hemen restore edilerek elden çıkarılması dolayısıyla Heidelberg’de yapılmış. Bu arada 1970’li senelerin sonunda bu oyunlara artık bir özel isim verilmesi düşünülmüş.
[[HAFTAYA]]
Olimpiyatlarla paralel zamanlarda yapıldığı için paralelin ‘PARA’sı ve olimpikin de ‘LİMPİK’i alınarak Paralimpik Oyunları denmeye başlanmış. Oysa ülkemizde profesör unvanlı arkadaşlarımız dahil “Paralimpik Oyunları nedir?” diye sorsanız çoğunlukla verecekleri cevap “Paraplejiden gelmektedir” şeklinde olur.
Bu ülkemizde insanların okuma ve araştırmaya ne kadar değer verdiğinin bir başka göstergesidir. 2001’de Uluslararası Olimpiyat Komitesi ile Uluslararası Paralimpik Komitesi bir anlaşma imzalamış. Bu tarihten itibaren olimpiyat organize edecek kente, bu oyunlar bittikten en geç 3 hafta sonra da paralimpik oyunları düzenleme mecburiyeti getirilmiştir. Yani bir başka ifade ile, Paralimpik Oyunları yapmayan bir kente, olimpiyat oyunlarını yapma izni verilmemektedir.
Bu engelliler sporu açısından bir pozitif ayrımcılığın dünyadaki en belirgin örneklerinden biridir. Ancak ülkemizde bu gerçek henüz anlaşılmış değildir. Hâlâ hangi kademede olursa olsun, spordan sorumlu olanlar 2020 İstanbul Olimpiyat Oyunları’ndan bahsetmektedir. Unuttukları ise, paralimpik oyunları olmadan olimpiyat oyunlarının düzenlenemeyeceğidir. Bu konu önümüzdeki dönemde ülkemizde yeni tartışmalara yola açacak ve sonunda doğru yol bulunacaktır.
‘Herşey İyi Olacak’
Niko VonGlasow, Almanya’da bir Contergan kurbanı. Bir süre önce ‘Herşey İyi Olacak’ adı altında yaklaşık 12 engellinin rol aldığı tiyatro eserini sahneye koydu ve daha sonra filmi çekildi. 1 Kasım 2012’de Dünya Galası yapılarak Almanya’da sinemalarda gösterime girdi. Filmin ana konusu, engellilerin dışlanması ve insanların özel istekleri. “Bu sadece engelliler için geçerli değil” diyor VonGlasow. Nitekim filmde bir engelsiz çiftin engelliler arasına karışmasından sonra kısa sürede şu sonuca varılıyor. İnsanlar sadece görülen bir engelleri olmasa da, onları ‘normal’ olarak adlandırmak mümkün değil.
Contergan nedir?
1957-1961 yılları arasında Almanya’da Grünenthal firmasının piyasaya çıkardığı sakinleştirici ve uyku ilacının hamile kadınlarda kullanımı dünyada yaklaşık 10 bin engelli çocuğun doğmasına neden oldu. 1959’dan 1962’ye kadar sadece Almanya’da 5 bin bebek farklı kol ve bacaklarla dünyaya geldiler. Ayrıca iç organlarında da sorunlar vardı. Bu çocukların bir çoğu doğumdan hemen sonra öldü. Bugün Almanya’da yaklaşık 2.800 Contergan kurbanı yaşıyor ve bu kişiler yaşlandıkça yaşamları daha da zorlaşıyor. Yukarıda bahsettiğimiz filmin yönetmeni de bu kurbanlardan biri.
Beşiktaş’a yeni sponsor
Türkiye’nin en büyük özel tersaneleri arasında yer alan RMK Marine, Beşiktaş Tekerlekli Sandalye Basketbol Takımı’na sponsor oldu. RMK Marine Genel Müdürü Can Öztürk, bu sponsorluk ile takımın adının bir yıl boyunca ‘BJK RMK Marine Tekerlekli Sandalye Basketbol Takımı’ olarak değiştiğini belirtti. Öztürk “Koç Holding’in 2006’dan bu yana yürüttüğü ‘Ülkem İçin’ projesinin 2012-2013 yılı uygulaması olan ‘Ülkem İçin Engel Tanımıyorum’ projesinden aldığımız ilhamla engelli sporcularımızın Türkiye ve dünyada başarılarını sürdürmelerine katkı sağlayacağımız için gururluyuz” diye konuştu.
Can Öztürk, yaptığı yazılı açıklamada, engelli sporcuların gerek Türkiye gerekse dünyada dikkate değer başarılara imza attığını vurguladı. Koç Topluluğu şirketlerinde ve fabrikalarında devam eden ‘Engelliliğe Doğru Yaklaşım Eğitimleri’nin yanı sıra kendilerinin de şirketler olarak projeyi destekleyici uygulamalar yürütmeye çalıştıklarını kaydeden Can Öztürk, “RMK Marine olarak bu kapsamda geçtiğimiz 2 sezondur Avrupa şampiyonu ve bugüne kadar sayısız başarının sahibi olan Beşiktaş Tekerlekli Sandalye Basketbol takımının sponsoru olmaktan ötürü mutluyuz” dedi.
ÇENGELLİ PANO
‘Gizem’e başarılar’
29 Ekim tarihli POSTA Gazetesi’nde ‘Çengelli İğne’ köşenizde yayınlanan ‘Sporcu Konseyinde Bir Türk Kızı’ başlıklı yazınızı keyifle okudum. Bana göre alınmış sportif başarılardan daha önemli. Çünkü “anlık” başarılar, başka birinin “anlık” başarısı ile unutuluverir. Oysa sporcularımıza uluslararası kimlik ve misyon kazandırmak, anlık, bireysel başarıları sürekli ve yaygın hale getirecektir. Bu ufku açacağına inandığım Gizem’e başarılar dilerim. Hüseyin Aksu Huseyin.Aksu@imkb.gov.tr Tel: 0212 298 26 60
‘Spora destek şart’
15 Ekim tarihli ‘Çengelli İğne’ köşenizde ele aldığınız ‘Cumhurbaşkanımızın duyarlılığı’ başlıklı yazınızı okudum. Sayın Abdullah Gül’ün duyarlılığı çok güzel bir hareket. Devletin her kademesine yayılır umarım. “Müslümanız” diyen herkes madem kadere iman ediyor, bu insanlara da duyarlılıkla yaklaşmalı. 2020 olimpiyatlarını istiyorsak paralimpik oyunlara destek çıkılmalı. Spor Bakanlığı, öyle lafla iş olmuyor. Kemal Kaymaz kemal.kaymaz@os.gazi.edu.tr
‘Duyarlılık bekliyoruz’
27 yaşında işitme engelli vatandaşım. 7 yıldır koklear implant kullanıyorum. Yazmış olduğunuz açıklamada belirtilen sıkıntıların çoğunu yaşıyorum. Bizleri daha fazla mağdur duruma düşürmeden devletimizin en kısa zamanda duyarlılık göstermesini ve bizlere sahip çıkmasını bekliyoruz. Bizleri düşünen biri çıktığı için siz değerli yazarımıza teşekkürlerimi yolluyorum. onur6185@windowslive.com
