Giriş
İktidarı sallanan hırslı politikacıların son sığınağının milliyetçilik ve vatanseverlik olduğu söylenir. Elbette burada milliyetçiliği ideoloji olarak benimsemiş politikacılar kastedilmiyor. Kastedilen, işine gelince milliyetçiliği ayaklar altına alan ama iktidarı zora girince hassas duyguları kullananlardır. Bunun canlı örneğini dünkü Meclis başkanlık seçimindeki ittifakla gördük.
MHP'NİN DENGESİNİ SURİYE BOZDU
Tayyip Erdoğan, ‘tek adam’ olma hevesindeyken ‘tek başına iktidarı’ kaybetti. Hakkında ağır ithamlar var. İktidarda kalmak için her türlü malzemeyi kullanacağı kesindi. Bu duruma düşen siyasetçinin iki kullanışlı malzemesi vardır: Din ve milliyetçilik. Dini kullanmanın seçim kampanyasında çok işe yaramadığı anlaşılınca, milliyetçilik 2013’te atıldığı ayaklar altından kaldırıldı. Milliyetçiliği ayaklandırmak için elbette ideal kaldıraç, savaş ihtimalini göstermektir. Çünkü savaş durumunda, duyguları istismara açık hale gelen milliyetçi güçler iktidar arkasında safa dizilir.
Suriye sınırındaki savaş riskinin hükümet kurma çalışmalarını etkilememesi düşünülemezdi. Nitekim 7 Haziran seçiminden sonra AKP’li medyanın yaydığı savaş havası milliyetçileri bocalattı. TBMM Başkanlığı seçiminde Bahçeli’nin dengelerini de işte böyle bozdular.
REHİN OLMA SIRASI MHP'DE
Erdoğan ve çevresi, 2013’ten sonra sivil-askeri güç odaklarını ‘Çözüm Süreci’ adı altında kendi saflarında tahkim edip iktidarının en güçlü dönemini yaşadı. Sürece muhalefet edenler, “Kan aksın mı istiyorsunuz?” diye duygu sömürüsü yapılarak susturuluyordu. Ankara-İmralı-Kandil arasında mekik dokuyan, yani olayı en içeriden izleyen Sırrı Süreyya Önder sonunda sürece “Barış umudunu rehin tutup iktidar talep edenler var” teşhisini koymuştu. Aslında Erdoğan’ın iktidarı için kullanıldıklarının itirafıydı bu.
- Şimdi MHP, AKP tekrar HDP-PKK ikilisi ile işbirliği yapar korkusuyla iktidara destek eğiliminde.
- Şimdi “Vatan millet Sakarya” nutuklarıyla milliyetçiler rehin alınmanın arifesinde.
- Şimdi yaşananlar AKP-MHP koalisyonunun öncü işareteri gibi. Aman ‘rehin’ değil ‘ortak’ olsunlar!
KARŞILIKSIZ ÇEK
Meclis başkanlığı seçiminde MHP çekimser kalınca AKP kazandı. Böylece AKP hem hedefine ulaştı, hem de doğrudan destek almadığı için MHP’ye borçlanmadı. MHP, AKP’ye doğrudan destek verseydi en azından koalisyon görüşmelerinde avantaj elde ederdi. Başka bir deyişle Bahçeli AKP’ye açık çek verdi. Çek karşılıksız çıkabilir. MHP’nin olası erken seçim için zorda kaldığını AKP de çok iyi biliyor
