Ne belgesi ulan

Amerika Birleşik Devletleri, vaktiyle Pakistan’da bulunduğunu tespit ettiği El Kaide Lideri Bin Ladin için resmi makamlara “iade edin” talebinde bulunur. Pakistan Dışişleri Bakanlığı’nın bu talebe resmi yanıtı şudur: “Belge gösterin.” Pakistan devletinin bu “şüpheci” yanıtına ilk tepki Amerikan Dışişleri Bakanlığı’ndan gelir. Hem de bizzat Dışişleri Bakanı John Kerry’den: “Sizinle paylaşacak hiçbir şeyimiz yok.”

Ne acı değil mi? Şimdi aynı diyalog Türkiye ve Amerika arasında yaşanıyor. Ve vaktiyle Bin Ladin için gelen o yanıtı onur meselesi yapan müttefikimiz, stratejik ortağımız bize aynı cevabı veriyor: “Belge gösterin.”

Meclis’in savaş uçakların tarafından bombalanmış... Ülkenin her yanında tankların vatandaşlarının üzerinden geçmiş... Üniformalı subayın, bir muhtarı katletmiş... Bir tabur askerin nişan alıp onlarca insanını kurşuna dizercesine halkını taramış... Helikopterlerin, savaş uçakların kendi halkına ölüm kusmuş... En yakın dostun, müttefikin hâlâ çıkmış diyor ki, “belge göster.” “Daha ne belgesi istiyorsun ulan!” diye bağırası geliyor insanın.

15 Temmuz kalkışmasında yaşanan vahşet gösterdi ki, o gece bir darbe yapılabilseydi Türkiye bugün 12 Eylül 1980’den beter günler yaşıyordu. Bir yanlışı düzeltmekte de fayda var. 15 Temmuz’u 17 Aralık’la, 25 Aralık’la filan mukayese dahi edemezsin. Sadece iktidar partisi değil, millet iradesini temsil eden tüm siyasi partiler Türkiye’ye 15 Temmuz dehşetini yaşatan illegal yapılanmanın bir numaralı isminin Fethullah Gülen olduğunu söylüyorken ne belgesi, hangi belgeden bahsediyorsunuz?

Bırak iki ülkeyi ya da iki devleti... İki insan arasındaki ilişkide bile esası güven duygusu teşkil eder. Karşılıklı güven olmadan “dostluk” olmaz. Türkiye Cumhuriyeti Devleti iadesini talep ettiği resmi evrakta Fethullah Gülen için “terör örgütü lideri” yani “terörist başı” ifadesini kullanıyor. Böyle bir durumda yapılacak tek bir iş var: Fethullah Gülen’i Türkiye Cumhuriyeti mahkemelerinin karşısına çıkarmak.

Amerika için karar zamanı... Bundan sonra atacakları adım ya dostluklarını gösterecek ya da Türkiye’nin başına örülen bu pis tezgahın bir parçası olduklarını