Yazgülü Aldoğan Neredeyse SAVAŞ'a giriyoruz ve bunlar hâlâ bize saldırıyor!
HABERİ PAYLAŞ

Neredeyse SAVAŞ'a giriyoruz ve bunlar hâlâ bize saldırıyor!

Haberin Devamı

Sadece dün Güneydoğu Bölgesi’nde yaşananlar Türkiye’nin nasıl bir girdabın içine çekilmeye çalışıldığını gösteriyor: IŞİD ile SAVAŞA! O IŞİD ki günlerce burnumuzun dibine, şakır şakır mayın döşedi. Döşeme bitti. Oradan topraklarımızdaki askerlerimize şakır şakır ateş etti! Bir “kahraman astsubay” şehit. 5 askerimiz yaralı. Bir ülkenin ordusu, kendi topraklarında askerlerine ateş açılıp öldürüldüğü zaman ne yapar?

Bırakın saldırmayı, meşru müdafaa, değil mi? IŞİD, TSK’ya “Gel, gel!” yapıyor. “Gel de dünya kamuoyuna şöyle turuncu tulum giydirilmiş bir ‘kahraman subayınızı’ demir kafes içinde yakarken fotoğraf geçeyim” diyor! F-16 havalandırmak, tank ateşiyle şamata yapıp “Astsubayımızı vuran IŞID’li öldürüldü” diye açıklama yapmak, hiçbirimizin gözünün yaşını silmiyor!

Demiyorum ki TSK, yapması gerektiği gibi, Suriye’ye girsin. IŞİD’le savaşa tutuşsun. Çünkü ben de TSK’nın, düzenli ordu yapısıyla, IŞID gibi bir terör örgütüyle kolay kolay baş edebileceğini düşünmüyorum! Canlarımızı, evlatlarımızı bu vahşi çetenin önüne sürmek, tabii ki istemiyorum. Ama koca Türkiye de terör örgütünün oyuncağı olarak, kahramanlık edebiyatı yaparak, büyüklüğünü bir tek “Saray”ıyla mı kanıtlayacak? Hayır, ağlamak istiyorum!!!

‘VERİN 400’Ü’ DEMEDİ Mİ!

Türkiye’nin bugün içine düşürüldüğü utanç verici durum, aslında bir tek amaçla yapıldı: Kaos yaratılsın. “Gördünüz mü, parlamenter sistem yürümüyor, zaten seçimden iktidar çıkmadı, iyisi mi tekrar seçime gidelim. Siz paşa paşa 400 verin, huzur içinde olun! Yoksa bak, IŞİD vuruyor, askerler ölüyor. PKK vuruyor, polisler ölüyor! Başınızda dirayetli, otoriter, güçlü bir BAŞKAN lazım!”

ÖZGÜR BASIN RAHATSIZ EDİYOR


Olur canım, emrin olur! Tabii bu planı halka benimsetebilmek için bir de algı operasyonu lazım. Medya ile desteklenmesi. Havuz medyası yarattılar, kimse okumuyor. Belediyelere aldırıp bedava dağıtıyorlar ama kim takar 13 sözde köşe yazarının aynı başlıkla çıkan, fotokopi yazılarını? Hangi gazeteleri okunuyor ve ciddiye alınıyor? Özgürce çıkarılan, özgürce yazılan gazeteleri, farklı görüşlerde kişilerin çıktığı programları bir türlü susturamıyor. Telefon ediyor, takan yok. TV’den hakaret ediyor, cevap veriyorlar bir de! Bak sen! O zaman o medyanın kurucusuna saldırırsın! Gerçekten üzülüyorum Aydın Doğan’ın bu yaşında hedef tahtası yapılmasına! Tek nedeni, Doğan Grubu yayın organlarının gerçekleri yazması ve yorumlar yapması! Onun haberi bile yok kimin ne yazdığından, herkesten sonra görüyor gazeteleri. Ama sorumlu tutuluyor. Kişi kendi gibi bilir, sanıyorlar ki onunkiler gibi biz de emir alıyoruz. Vuruyorlar da vuruyorlar: Aydın Doğan bir gün PKK’lı, bir gün sol örgütten, bir gün şuradan. Kaosu o çıkarıyor, saldırıları o yaptırıyor! Bir tek “IŞİD üyesi” demedikleri kaldı! Ahali ne o gazeteleri ciddiye alıyor, ne orada yazılan bu saçma sapan iddiaları! Kimsenin gördüğü bile yok. Sadece kullandıkları kağıt için kesilen ağaca acırım! Gel gör ki, kimin hoşuna gider baş köşeye oturtulup hedef tahtası yapılmak! Biliyorum ki canı acıyor. Acımasın. Türkiye’nin etrafı ateşle sarılı. Ülkede hiçbir şey doğru ve iyi gitmiyor. Biz bu kötü gidişin durdurulması için yazdıkça, uyardıkça, itiraz ettikçe, onun üstüne gidiyorlar ki bizi sustursun. Oysa bu gemi batarsa hepimizin içinde olduğunu unutuyorlar! Sadece biz değil, hepimiz batacağız! Susmamız değil, daha çok bağırmamız lazım!

ALDIRMA GÖNÜL, ALDIRMA

İstiyorlar ki Aydın Doğan herkesi işten atsın. Hürriyet ve POSTA, Kabataş yalanlarını manşetten “Dilin KABA, Vicdanın TAŞ” diye versin. Hangi parlak zekalı danışmanın icadı idiyse o manşet, bir tane de IŞİD ve Suruç katliamı için uydursa ya? Aydın Bey ilk iş o manşetleri atanı atardı işten, bu ne düzeysizlik diye… Ne diyeyim, “Aldırma gönül, aldırma” mı? En iyisi ciddiye almamak, ülkemizde ciddiye alınacak o kadar dert varken! Şehitlerimize Allah’tan rahmet, yakınlarına ve hepimize başsağlığı diliyorum. Ama sabır değil, sabrımız bitti çünkü!

Sıradaki haber yükleniyor...
holder