Candaş Tolga Işık Olağan bir olağanüstü kongre
HABERİ PAYLAŞ

Olağan bir olağanüstü kongre

AK Parti’nin İkinci Olağanüstü Kongresi’ni takip etmek için Ankara’daydım. Salona girer girmez kongrenin heyecansız ve renksiz havası karşıladı bizi. Gazetecilerden delegelere, tribündeki katılımcılardan salon görevlilerine kadar herkeste “Bitse de gitsek” ruh hali hakimdi.

Genel başkanı 10 gün önce parti yönetimi tarafından bir nev’i devrilmiş parti sanki bu değildi. Kongreyi izlerken gördüğüm sükûnet ve partililerin olgunluğu karşısında kendi kendime sormadan edemedim: Bunların yarısı CHP’de veya MHP’de olsa şu salonda taş üstünde taş kalır mıydı acaba?

* * *

Haberin Devamı


İkinci Olağanüstü Kongre’de Divan Başkanı’nın ardından ilk olarak Ahmet Davutoğlu konuştu. Hoca icraatlarını anlattı. Veda etmekten çok “Bir gün mutlaka döneceğim” der gibiydi. Bir önceki kongreye gönderme yaparak “Bu da veda değil bir vefa kongresi olmalı...” dedi ve kendi kitlesine mesaj verdi. Görevi gönülsüz bıraktığını ancak partisinin bölünmesinden endişe ettiği için mecbur kaldığını söyledi. Hatta imalı bir ifadeyle “Tuzaklara düşmem” dedi. Davutoğlu’nun konuşması genel olarak 3 mesaj içeriyordu:

1) Bırakmayı istemezdim ama parti zarar görmesin diye mecbur kaldım.
2) Yüzde 54-55 oy almış bir AK Parti bırakıyorum. Bakalım bizden sonra gelenler ne yapacak?
3) Benim bu şekilde gitmek zorunda bırakılmam adalet ve vicdan duygularını zedeledi.

Parti olarak bundan sonraki uygulamalarımızda bu iki konuda ekstra hassasiyet gösterilmezse kaybederiz.

* * *

Davutoğlu’ndan sonra mikrofona geçen Binali Yıldırım’ın konuşmasının içeriği zayıftı. Bir de sesi kısılınca yeni genel başkan ile salon arasında bağ koptu. Öyle ki Binali Bey Marmaray’ı anlatırken salon “Recep Tayyip Erdoğan” diye tezahürat yapıyordu.

Ancak Binali Yıldırım var olan durumu son derece iyi idrak etmiş. Yıldırım, “Fiili durum yasal hale gelmeli, bir an önce başkanlık sistemine geçmeliyiz” cümlesiyle parti genel başkanı olarak duruşunu belirledi: “Bu partinin lidere ihtiyacı yok. Liderimiz belli ben de dahil hepimiz onun askerleriyiz.”

Haberin Devamı


* * *

Kongrenin başında Erdoğan’ın mesajı okunurken eski ve yeni genel başkanlar, eski ve yeni bakanlar, parti yöneticileri de dahil bütün salon ayaktaydı. Hemen arkasından partinin en etkili ikinci adamı olarak bilinen Abdullah Gül’ün mesajı okunduğunda ise delegeler bile istifini bozmadı. Hem Ahmet Davutoğlu’nun hem de Binali Yıldırım’ın konuşmalarında ana mesaj Erdoğan’a bağlılıktı. MKYK listesinde önceki dönem Davutoğlu eğilimi gösteren çok önemli isimler kesik yedi. Hal böyle olunca dünkü kongrenin özeti, Divan Başkanı aynı zamanda Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın şu sözleriydi: “Bu parti halkımızın tabiriyle Tayyib’in partisidir.”

Sıradaki haber yükleniyor...
holder