Yazgülü Aldoğan Sen tatildeyken neler oldu,neler!
HABERİ PAYLAŞ

Sen tatildeyken neler oldu,neler!

Uzun tatilin son günü. Siz tatil yaptınız ama birileri hiç yapmadı.

Ülkenin başına örülecek çoraplar var tabii! Yüksek yargı organlarını tek adamın insiyatifine bağlama yasası bir anda geçmiş; konuşulamadı bile çünkü havaalanında bomba patladı! İki gün korktuk, bir gün yas tuttuk, sonra tatile gitme telaşına kapıldık; konuşmadık bile müftülere, imamlara nikah kıyma yetkisi verilmesini; bunun köy kızlarının 13’ünde evlendirilmesi demek olduğunu düşünmedik bile. Yetmedi bitmedi, bir müjde daha geldi yükseklerden...

Haberin Devamı

Suriyelilerin çadırda, kamplarda yaşamasına gönlü razı olmamıştı halifeliğe soyunan liderimizin. Onlara vatandaşlık verilecek, böylece nice “kalifiye yurttaşımız” olacaktı! Zaten “Suriyeliler sayesinde ekonomimiz büyümüştü”, Suriyeliler genç ve dinamik bir nüfus getirmişti, üstelik Suriyeliler sünniydi, Araptı.

Kürt bölgelerinde yerleştirilirlerse nüfusun yapısı değişir, milletvekili dağılımı değişir, başkanlık sistemi için gereken son yüzde 2’lik oy da sağlanmış olurdu!

Irkçılık meselesi değil!

Siz tatil yaptınız ama ‘reisiniz’ tatil yapmadı. Bunları düşündü, Türkiye’yi nasıl bir Arap ülkesi yaparım diye kafa patlattı. Biz Suriye’ye girecektik, bir de baktık ki Suriye bize girmiş, e bari hep beraber Suriyeli olalım, onlar niye Türk vatandaşı oluyor ki?

Bir kişinin vatandaşlığının Bakanlar Kurulu kararına bağlı olan ülkemde 2.5 milyon Suriyeli’ye bir gecede vatandaşlık verilemez.

Mülteci olsunlar, oy hakları olmasın. Bir kez de bize sorun yahu, referanduma gidelim, bakalım halk ne diyor!

Cumhuriyet’te sular durulmuyor

Can Dündar, Cumhuriyet Gazetesi’ne genel yayın yönetmeni olduktan sonra kendisi ve gazeteyle ilgili haberler gündemi sürekli meşgul etti. Buna gazetenin manşetinden yayınlanan “MİT TIR’ları silah taşıyordu” haber ve fotoğrafının ardından Can Dündar ve gazetenin Ankara Temsilcisi Erdem Gül’ün tutuklanıp Silivri Cezaevi’nde hapis yatması da eklenince Avrupa ülkeleri de konuya dahil oldu.

Ardından büyük bir kamuoyu baskısı, ikilinin serbest kalmasına yol açtı ve Batılı ülkeler Can Dündar’a basın özgürlüğü ödülleri yağdırdılar. Ne ki Can Dündar’ın Avrupa Parlamentosu (AP) Başkanı Martin Schulz’un elinden Hamburg’da aldığı son ödülün bir tür “Deniz Feneri” anlamına gelen bir ödül olması hayli manidar! Doğruluğuna hiç inanmamakla birlikte Can Dündar’ı cemaatin desteklediği dedikodusu malum!

Haberin Devamı

Can, törende kendisine sorulan yayın yönetmenliğini bırakıp bırakmadığı sorusuna ise “Eylül’e kadar dinleneceği” biçiminde yanıt vermiş. Duyduğum kadarıyla ölüm tehditlerinden ve gazetedeki yönetim sorunlarından bunaldığı için bir süre yurt dışında kalacak ve başını dinleyecek.

Dedikodu bitmiyor

O arada da gazeteyi yönetmesi için getirdiği ekibin bir kısmının işine son verildi, bazıları ise kendi gitti.

Cumhuriyet okurları ise gazetenin son yıllardaki siyasi değişikliğinden hoşnut olmadıkları için zaten çoktan gitmişti. Tiraj çok düştü. Kalan son bir iki muhalif gazetenin de böylesine kötü yönetim yüzünden yok olması adeta tek parti iktidarına sunulan bir hediye gibi.

Haberin Devamı

Hani neredeyse “Onlar mı yaptırıyor?” diyeceğim ama bu kadarını onlar bile düşünemezdi!

Ben Tarzan’ın böylesini severim!

Hem yakışıklı, hem asil, hem atletik, hem ezilenin yanında, hem romantik. Ben Tarzan’ın böylesini hem de çok severim! Ay unuttum, bir de üstelik imax teknolojiyle üstünüze üstünüze gelmiyor mu! Bu hafta vizyona giren film, hayvanlara da empati yapan bakış açısıyla yüreğimi çalmadı değil. Bildiğimiz Tarzan efsanesi kim bilir kaç kez beyaz perdeye konu olmuştur ama bu kez işin siyasi boyutu da var,

Belçika ve İngiltere’nin Afrika’nın yeraltı ve yerüstü zenginliklerini, insan gücünü sömürme kavgası, siyah Amerikalı’nın olaya yaşadıklarından hareketle karışması, her şey içiçe geçiyor. Gorillerle olan orman sahneleri de bu teknolojiyle gerçekten doyulmaz bir seyirlik oluşturuyor.

Jane rolünde Margot Robbie ise güzelliğiyle yıldız gibi parlıyor! Tarzan rolündeki Alexander Skarsgard’a da haksızlık etmemeli, gerektiğinde dağlardan denize atlayan, gerektiğinde gorillerden dayak yiyen aktör, aksiyon sahnelerinde baklavalarının hakkını veriyor! “Çocukları götürelim” derken aslında büyükler için daha ilginç ve keyifli bir film izlemiş olursunuz, bu sıcak havalarda sinema salonları ideal.

Sıradaki haber yükleniyor...
holder