Giriş
Başbakan Ahmet Davutoğlu, Türkiye’nin ekonomi ve kalkınma alanındaki yeni yol haritasını açıkladı. 9 sektörel dönüşüm programı ve 417 eylem planı, geleceğimizi şekillendirecek olması bakımından çok önemli. Temel hedefi Türkiye’yi büyütmek ve zenginleştirmek olan maddelerin çoğunun altına imzamı atarım. Davutoğlu’nun 2018 için 1.3 trilyon dolarlık gayrisafi yurt içi hasıla hedefinin tutturulabilmesi kolay değil.
[[HAFTAYA]]
Zira Türkiye’nin bunun için yüzde 10’un üzerinde bir büyüme yakalaması gerekiyor. Diğer taraftan büyük hedefler koymayı ve buna ulaşmak için seferberlik ilan etmeyi cesurca buluyor, destekliyorum.
Yaşanan kazalar, felaketler, adaletsizlikler -büyük oranda- az gelişmişliğimizle ilgili. Dolayısıyla bekleyecek zaman yok, koşmak durumundayız.
Eylem planında enerji verimliliği, kaynakların çeşitlendirilmesi, çevreci ve yüksek teknolojili alanlara destek verilmesi ve istihdam yaratacak sektörlere geçişin altı çiziliyor.
******
Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun toplantısının en ilginç yönlerinden biri, şehir merkeziyle ilgili düzenleme. Batı’da birçok ülkede devam eden uygulama nihayet İstanbul’da da denenecek. Kasım 2012’de bu köşede konuyu gündeme getirmiş ve “İstanbul’un merkezine girecek araçlardan trafik sıkışıklığı ücreti alınmasını” önermiştim. Sistemin Londra’daki adı “Congestion Charge”.
Zaten uygulamanın en başarılı olduğu yer de Londra. Şehrin en sıkışık noktalarına dalan araçlar girdikleri her gün için 10 sterlin civarında ödeme yapıyor. Uygulamanın bazı istisnaları ve kolaylıkları var, ancak genel prensip böyle. Amaç; şehirde ekonomi ve kültür-sanat aktivitelerinin en yoğun olduğu yerlerdeki araç hareketliliğini azaltmak, yakıt tasarrufunu özendirmek, verimliliği artırmak.
Stockholm, Milano, Singapur, Venedik, Floransa, San Francisco gibi şehirlerde de benzer sınırlamalar var. Hele tarihi özellikli şehirlerde dokuyu korumak için çok daha radikal tedbirler alınıyor.
******
İnsana yer açmak ve doğaya daha az zarar vermek adına İstanbul bence bu uygulamaya geçmekte yeterince erken davranamadı. Türkiye, çevre dostu ulaşım formüllerini çok ihmal etti ve zaman kaybetti. İthal yakıta bu kadar bağımlı olmamıza rağmen alternatif ulaşım biçimlerini konuşamadık. Renault, elektrikli otomobiller; Toyota ise hibrid teknolojiler konusunda öncü markalar.
Renault Genel Müdürü İbrahim Aybar ve Toyota Türkiye CEO’su Ali Haydar Bozkurt yıllardır şehirler için çevreci ve ekonomik çözümleri anlatıyor; neler yapabileceklerini söylüyorlar. Elektrikli araçlar ve piller konusunda uzman olan Osman F. Boyner de aynı şekilde. Yeterince dinlense, proje geliştirilseydi çok daha hızlı yol alabilirdik.
Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme eski Bakanı Binali Yıldırım, İstanbul’da trafik sıkışıklığının yıllık maliyetinin 3.5 milyar TL olduğunu söylemişti. Varın, yıllar içindeki kaybımızı siz hesaplayın.
