Teröre karşı omuz omuza

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nin (TOBB) öncülüğünde 14 sivil toplum ve meslek örgütü bugün 16.30’da Ankara Sıhhiye Meydanı’nda bir araya geliyor. Bu, Türkiye’de şimdiye kadar gerçekleştirilen en büyük sivil inisiyatiflerden biri olacak.

Dün akşam itibarıyla yürüyüşe katılacaklarını ilan eden kurumların sayısı 200’ü geçmişti. “Teröre hayır, kardeşliğe evet” çağrısını içeren mitinge TOBB ile birlikte HAK-İŞ, MEMUR-SEN, MÜSİAD, TÜRKİYE KAMU-SEN, TBB (BAROLAR BİRLİĞİ), TEMAD, TESK, TİSK, TÜRK-İŞ, TÜRKONFED, TÜRMOB, TÜSİAD ve TZOB destek veriyor. Bu kuruluşların temsilcileri pazartesi günü Ankara’da TOBB Kuleleri’nde bir araya gelip ortak bir metne imza attı.

[[HAFTAYA]]

Sivil toplumun çıkışını, birlikte yaşama iradesi adına çok önemli buluyorum. Rifat Hisarcıklıoğlu “Bayrağınızı alıp gelin” diyor. Bundan güzel çağrı mı olur? Bu adıma tepki gösterenler var; hatta HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş TOBB’un öncülüğündeki girişime “Kimsenin bayrak ile sorunu yok” sözleriyle karşı çıktı. HDP bu girişimi halkı tahrik edecek bir unsur olarak görüyor ve ırkçılığı körükleyeceğinden endişe ediyor.

Tam tersine, Türkiye’de bazı kesimlerin bayrak ile bir hesaplaşma içinde olduklarını düşünüyorum ve Hisarcıklıoğlu’nun çağrısını anlamlı buluyorum. Diyarbakır’daki Nevruz kutlamalarını hatırlayın.

Huzur ve barış içinde geçmesi elbette memnuniyet vericiydi; fakat binlerce kişinin elinde tek bir bayrak yoktu. Adı “Türk bayrağı” olduğu için hepimize ait bayrağı dalgalandırmaktan imtina etmek nasıl bir zihniyettir? “Bayrağını al gel” çağrısı ırkçılık veya bir etnik grubun diğerlerine üstünlüğü meselesi gibi görülemez.

“Türk bayrağı” dediğimiz, bu topraklarda yaşayan bütün etnik ve dini grupların bayrağı. Ben bayrağı hiçbir zaman ayrıştırıcı olarak görmedim; aksine, bizi en sıkı şekilde bir araya getiren sembollerden biri olarak kabul ediyorum. Bu tartışma ayrıca çok gereksiz değil mi? Hedefi insanı yaşatmak, demokrasi ve huzur çağrısı olan her barışçı eylem ve gösteri meşrudur.

Ayrıca Rifat Hisarcıklıoğlu ve arkadaşlarına bir etnik gruba yaslanma eleştirisi getirmek ciddi haksızlık. TOBB yönetiminin Doğu’daki oda başkanlarıyla, terör saldırısında zarar gören esnafın zararlarının karşılanması için nasıl seferber olduklarını çok iyi biliyorum. Teröre karşı dayanışma ya da barış/kardeşlik mitingleri... Nasıl adlandırıldığının çok da önemi yok.

Bu girişimleri, sivil toplumun Türkiye’nin en büyük meselesine dört elle sarılma iradesi olarak görüyorum. Ankara’da açıklanan metnin altına imzamı atıyorum ve bu organizasyona katılan herkesi alkışlıyorum. Bizi birbirimize düşman etmeye çalışan teröre karşı hep birlikte duralım. Ülkemizin tamamında birlikte yaşama iradesi gösterelim. Gün birlik olma günüdür.