Giriş
Manisa’da cemaate yönelik bir operasyonda başörtülü kadınlara kelepçe takılması sonrası gösterilen tepkiler hem cemaatin hem de iktidarın iki yüzlülüğünü gözler önüne sermesi bakımından ibretlik bir olaydı. Bu utanmazlık ve iki yüzlülük karşısında susmak ne mümkün. Fethullah Gülen, “Hiçbir zalim kadınlara kelepçe takmamıştı…
Amnofis çok büyük, tarih çapında bir zalimdi….
Kendini beğenmiş, akıl hastası, tamamen narsist, bakıp bakıp sadece kendini gören bir insandı ama erkekleri öldürdüğü halde kadınlara hiç cefa etmemişti. Hazreti Musa’nın anasının ellerine kelepçe vurmamıştı. Hazreti Musa’nın ablası Meryem validemiz gidip Hazreti Musa’yı koparıp annesine getirdiği zaman Amnofis onun eline kelepçe vurmamıştı” diyerek tepki gösterdi. Kulaklarıma inanamadım.
Aklıma 26 Aralık 2009 tarihinde Diyarbakır’da polisin çektiği bir fotoğraf geldi. KCK operasyonunu yöneten cemaatçi polisler KCK’dan gözaltına aldıkları insanları ellerinde kelepçe arka arkaya dizmişti. Erkekler ve kadınların arka arkaya sıralanmış ve bilekleri kelepçeliydi. Peki kim takmıştı o kelepçeyi? Şimdi Silivri’de tutuklu olan ve Ergenekon, Balyoz ve KCK gibi operasyonlarının tam göbeğindeki cemaatin gözde polisi Ali Fuat Yılmaz
O fotoğraf polis operasyonuydu
Yılmazer, bunu Bugün TV’de 26 Mart 2014 günü şöyle anlatmıştı; “Bu kelepçe görüntüsü bir senaryodur. Bu insanlar kuzu gibi dizilmişler. Ellerine kelepçeler takılmış, polis kamerasıyla fotoğrafları çekilmiş. Basına servis edilmiştir. Bu bir gazetecilik olayı değildir. Bu bir polis operasyonudur. Ve bizzat Beşir Atalay’ın talimatlarıyla gerçekleştirilmiştir bu senaryo.
Bu şekilde kelepçelenecek, bu şekilde sıraya dizilecek hemen fotoğraf medyaya verin. İnkar etsinler, dönemin Emniyet görevlileri ile görüşsünler. Beşir Atalay da inkar ediyorsa inkar etsin ben tanıklığımı kullanıyorum. Ben istihbaratçıyım ve her şeyimle bu sürecin içerisindeyim.” O fotoğrafın mimarlarından birisi de cemaatin has polislerinden Diyarbakır Emniyet Müdürü Mustafa Sağlam’dı. Beklendiği gibi Beşir Atalay böyle bir talimat vermediğini söyledi.
Ama 2009 tarihinde bu görüntüden ne cemaatçiler ne hükümet rahatsızdı. Aksine güç gösterisi yapıyorlardı. Bu operasyonların tam göbeğindeydiler. Madem kadına kelepçe “zalimlik” işte cemaatçi polisler de zalimdi. Şimdi kadına kelepçeyi eleştiren Fethullah Gülen de, cemaati de polisiyle, savcısıyla, hakimiyle, gazetecisiyle bu zulmün ortağı utanmazlardı.
Aynı şey hükümet için de geçerli. Manisa’daki başörtülü kadınlara kelepçe takılması sonrası Emniyet Müdürü açığa alındı. Bir de inceleme başlatmış. Bugüne KCK dahil birçok operasyonda kadınlara kelepçe takılmasına sessiz kalındığını düşününce hepsine birden diyorum ki; zalimsiniz, utanmazsınız, ikiyüzlüsünüz.
