Türklerin kalbi çok dayanmıyor

İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Hakan Karpuz, dünyadaki en önemli ölüm nedeninin kardiyovasküler hastalıklar olduğunu belirtirken "Dünyada genellikle ileri yaşlarda görülen kalp hastalıkları Türkiye’de 10-12 yıl daha erken ortaya çıkıyor" dedi.

Türk Kardiyoloji Derneği Basın ve Halkla İlişkiler Kurul Başkanı da olan Prof. Dr. Hakan Karpuz, bu ayın son pazar günü olan Dünya Kalp Günü’nün bu yılki konseptinin "Kalp ile Çalış" olduğunu ifade etti. "Dünyadaki en önemli ölüm nedeni kardiyovasküler hastalıklardır" diyen Hakan Karpuz, yılda 17.2 milyon kişinin bu hastalıklardan öldüğünü söyledi.

Hakan Karpuz, bu hastalıklardan görülme oranının -sanılanın aksine- gelişmemiş ve gelişmekte olan ülkelerde daha fazla görüldüğünü belirterek, 17.2 milyon insanın yüzde 80’inin bu ülkelerde öldüğünü anlattı.

Bu ölümlerin yüzde 80’ninin çok basit önlemlerle engellenebileceğinin de altını çizen Hakan Karpuz, insan ömrünün 15-69 yaş arasındaki bölümünün büyük bir kısmını çalışarak geçirdiğini dile getirdi. Prof. Dr. Hakan Karpuz "Dünyada genellikle ileri yaşlarda görülen kardiyovasküler hastalıklar, Türkiye’de 10-12 yıl daha erken ortaya çıkıyor" dedi.

Çalışan popülasyonda kronik hastalık yükünün, yüzde 400 iş gücü kaybı fazlalığına yol açtığını ifade eden Hakan Karpuz, yani alınmayan tedbirlerle gelişen hastalıkların iş yükünü ileri derecede artırdığını kaydetti.

Şişman ve diyabetik olanların haftada en az 6 saat iş gücü kaybının olduğunun hesaplandığını kaydeden Hakan Karpuz, sadece sigara içmenin bile üretime getirdiği zararın kişi başı yılda 4 bin 430 doları bulduğunu söyledi.

Hakan Karpuz, temiz hava sağlanan, sigara içilmeyen ortamlardaki üretimin daha fazla olduğuna işaret ederek, alınacak tedbirlerle iş gücü kaybının yüzde 25-30 azaltılabileceğini vurguladı. Bu yılın en önemli amacının insanların hayatını kurtarmak, kendilerini daha iyi hissetmelerini sağlamak, kronik hastalıklardan uzak tutmak, sosyal ve ekonomik fayda sağlamak olduğunu anlatan Hakan Karpuz, Dünya Kalp Federasyonunun önerdiği önlemlere de işaret etti.

İŞ YERLERİNDE ALINACAK ÖNLEMLER

Prof. Dr. Hakan Karpuz, "Birincisi; iş yerlerinde sigara içilmeyen alanlar yaratılması, ikincisi; iş yerlerinde insanların rahatlıkla danışabilecekleri tıbbi noktalar olması veya o iş yerinin sorumlu hekimi olması ve üçüncüsü; iş yerlerinde sağlıklı bir beslenme planı uygulanması ve egzersiz yapılacak alanın sağlanması lazım" dedi.

Çalışma yerlerinde, özellikle fabrikalarda yürüyüş alanlarının bulunmasının önemine dikkati çeken Hakan Karpuz, kapalı yerlerde sigara içme yasağının da yapılan çalışmalara göre koroner kalp hastalıkları nedeniyle hastanelere başvurunun azalmasına neden olduğunu söyledi.

Türkiye’de de bir süredir kapalı alanlarda sigara içilmesine ilişkin yasağın var olduğunu dile getiren Hakan Karpuz, ancak bu uygulamanın, insanların işini bırakıp sigara içmeye gitmeleri nedeniyle iş gücü kaybının önlenmesinde yeterli sonucu sağlayamadığını belirtti.

İş yerlerinde, çalışanların rahatlıkla ulaşabilecekleri bir sağlık görevlisinin bulunmasının önemine dikkati çeken Prof. Dr. Hakan Karpuz, her iş yerinde bulunan ilaç dolabında mutlaka aspirin olması gerektiğini kaydedip, kalp krizi geçiren bir kişi de ilk ve en önemli müdahalenin o kişiye hemen aspirin çiğnetmek olduğunu söyledi.

Nuray Özger Gürel/AA