Uçmanın bedeli

Galatasaraylı futbolcular Kasımpaşa maçının etkisinde kalmışlar. Kasımpaşa’ya 4 gol atarken son 20 dakika gerçekten çok iyi futbol oynamışlardı. Eskişehirspor’u da “rahat yeneriz” diye düşündüler herhalde. Ama yanıldılar.

Rıza Çalımbay, Galatasaray’ı çok iyi analiz ederken takımını da iyi hazırlamış. Volkan, Keita’yı, Sezgin Arda’yı, Vucko da Jo’yu iyi marke edip etkisiz duruma getirince zaten Galatasaray’ın gol yollarındaki eli kolu bağlandı. Bir de buna orta sahada inanılmaz hatalar yapan Eskişehir’in attığı 2 golde de payı var diyebileceğimiz Mehmet Topal’ın kötü futbolu eklenince ister istemez galip gelmek mucizelere kalmıştı.

O mucize de gerçekleşmedi. Teknik direktör Frank Rijkaard tecrübeli ve iyi bir hoca. Ancak kötü gününde olan bir Mehmet Topal’ı oyundan alması için ikinci golü mü beklemeliydi? İkinci hatası... Kasımpaşa maçının kahramanı, patlamaya hazır bir Dos Santos var elinde.

Neden böyle bir futbolcuyu çaresiz kalınca oyuna alıyor? Sarı- Kırmızılı futbolcuların aklını başına toplaması lazım. Kadro istediği kadar iyi olsun. Bu sezon çok koşup, iyi mücadele etmeyene Süper Lig’de ekmek yok. Hiçbir takım da Galatasaray’dan korkarak maça çıkmaz. Tam tersi, Galatasaray gibi iyi bir takımı yendiği zaman vitrine çıkarsın. Transfer piyasasında değerin yükselir.

Eskişehirspor dün gece bunu yaptı. Bilhassa Koray iki gol atarak değerini artırdı. Maçın hakemi Bülent Yıldırım çok kötüydü. Bilhassa Eskişehir’in ilk golünde Koray’ın elle aldığı topu görmeyerek Galatasaray’ın gol yemesine sebep oldu.