İnci Tulpar Güzel şeyler
HABERİ PAYLAŞ

Güzel şeyler

Güzel şeyler yazmak istiyorum. Hayata dair, insana dair, doğaya dair... Hep bu niyetle oturuyorum yazıların başına... Hep bu niyetle açıyorum bilgisayarı... Çünkü unutuyorum hangi ülkede yaşadığımızı. Kendimi bir İskandinav mı sanıyorum ne, aklımda nilüferler, geyikler, yıldızların samanyolları ile, boş bir yazı dosyasının karşısına geçiyorum... Sonra... Sonra birden haber geliyor: “Nilüfer şenliklerinin yapıldığı göl kurudu” diyorlar... “Güzelim longozlara termik santral yapılacak, sen de bir imza ver’ diyorlar... “3. havaalanı yüzünden köyler boşaltılıyor, su havzaları yok oluyor, mandaların gidecek yeri yok, manda yoğurdu olmayacak artık’ diyorlar...

Haberin Devamı

“Meclisten geçen torba yasa” diyorlar... “Kalan bakiye 30 milyon Euro” diyorlar... “Bu alçakça bir yalandır” diyorlar... “Yalan değil, gerçek” diyorlar... Salılar gelip geçiyor hayatımızdan. Meclis toplantılarına endeksli hayatımız. Bir arkadaşım arıyor sonra, “Omzuma geyik dövmesi yaptırdım” diyor. Plazalarda çalışan insanlar geyiklerini, kuşlarını, ağaçlarını, vücutlarında taşıyorlar... İnsan kendisini, kaderini, seçimlerini sorguluyor... Seçimlerin sonrasına erteliyor yaşamı... Sokaklardan insan sesleri geliyor... Televizyondan gelen sesi bastırıyor... Yağmur yağıyor sonunda... Seviniyorum...

İnternet çekmiyor


Çanaklardan önce, evlerin çatılarında T antenler vardı. Televizyonlarda da sinyal yükselticiler... Görüntü gitmesin diye alınmış çeşitli önlemler... Bin bir borçla alınmış tüplü televizyona yandan ‘pat pat’ vururdu babalar. Görüntü yine gelmezdi de hırsını alırdı sanki. Sonunda sinirlenilir, kapatılırdı televizyon. Yıl 2014, ben de modeme ve bilgisayara ‘pat pat’ vurmak için dayanılmaz bir istek duyuyorum. Bir işe yaramayacağını bilsem de hırsımı alırım belki. TTNet’den ‘kesintisiz, sınırsız internet’ seçeneği ile ‘HİZMET’ alıyorum güya ama girdiğim sitelerde karşıma ‘ENGELLENMİŞTİR’ yazısı çıkıyor. Giremediğim sitelere, göremediğim içeriklere ‘kesintisiz, sınırsız’ ücret ödemek çok dokunuyor. Dünyadaki internet hızı-ücret karşılaştırmalarına baktığımızda Japonya, Güney Kore, İsveç, Finlandiya, Fransa inanılmaz ucuz ücretlerle son derece hızlı ve sansürsüz internet erişimi sağlıyor vatandaşlarına. Bu ülkeleri Hollanda ve İtalya, yine sansürsüz ve hızlı ama biraz daha yüksek ücretlerle takip ediyor. Biz neredeyiz? Yapılan karşılaştırmada 30 ülke arasında hız açısından 25. ülkeyiz! Ya ücret açısından? En pahalı ülkeyiz! İstenmeyen kategorilerde, birinciliği kimseye kaptırmıyoruz. Bu sorunların üzerine bir de internet yasasının getirdiği sorunlar eklendi. Kısaca sıralayalım:

İtiraz hakkı olmadan, şikâyet edilen içeriğin 4 saat içinde engellenmesi
Henüz mevcut olmayan Erişim Sağlayıcıları Birliği’nin, TİB ile mutlak işbirliği yapma zorunluluğu. Ülkemizde yaklaşık 190 erişim saplayıcı kurum var
Tüm kayıt ve bilgilerin 2 yıl boyunca erişim sağlayıcılar tarafından saklı tutulması zorunluluğu
TİB, Ulaştırma Bakanlığı’na bağlı olduğundan, yapılan engellemenin hiçbir itiraz hakkı kalmayacak şekilde gerçekleşeceği gerçeği
Youtube engellemesi sırasında yaşanandan çok daha sert, teknik ve kapsamlı bir engelleme ile karşı karşıya olduğumuz
Bu yasa ile Twitter ve Facebook gibi sosyal paylaşım siteleri kapanabilir. Vimeo, Youtube, SoundCloud gibi siteler de ‘beğenilmeyen bir içerik’ nedeni ile her an kapanabilir.
Bu uygulamalar, yurtdışı ve yurt içinde ‘internet özgürlüğü/düzenlemeleri/hak ve özgürlükleri’ ile ilgili kurum tarafından ‘sakıncalı ve sansür niteliğinde kısıtlama’ olarak kabul edildi. Yine de yasa onaylandı. İşin en ironik kısmı: Yasanın onaylandığı yine Twitter’dan duyuruldu! Çünkü internet en hızlı ve interaktif haber alma mecrası ve Twitter neredeyse tüm dünya başkanları tarafından kullanılıyor! Anlaşılan, internet perhizine girmiş bir ülke olarak sanal ortamda bol bol ‘lahana turşusu yapımı’ aratacağımız bir döneme giriyoruz. Sahi, siz turşuyu limonla mı yaparsınız, sirke ile mi?

Haberin Devamı

Sınav yapma becerisi

Bu ülkede her daim insanı isyan ettirecek bir gelişme yaşanabiliyor. Örneğin, Haziran 2013’de yapılan, hâlen öğrencilerin devam ettiği okullarda, yerleştirme sınavı iptal edilebiliyor. “Nasıl ya?” diye diye okuduğumuz haberin detayında, asıl problemin Milli Eğitim Bakanlığı’nın, SBS’de Almanca ve İngilizce testlerinin cevap anahtarlarını karıştırması üzerine, 718 öğrencinin puanını yanlış hesaplaması olduğunu görüyoruz. Bu esnada, aynı problemin, Kasım 2013’de yapılan ve sonuçlarının hafta içinde açıklandığı sınavda da meydana gelmiş olabileceği ve sonuçların açıklanmasının bu nedenle geciktiği duyumları geliyor! Üstüne, soru iptallerinden doğan, soru başına düşen puanların artması ile, öğrencilerin yaşadığı mağduriyet ekleniyor. Yani milyon tane 8. sınıf öğrencisinin hayatını etkileyecek sınavları değerlendirmede, bir ‘sakarlık’ söz konusu! Hadi ideal olmayan bir sistemde, kötünün iyisi bir değerlendirme yapıyorsunuz; bari en azından optik kâğıtları doğru okuyun! Parametreleri doğru girin! Ya da bu kadarını yapabilecek ehil kişileri göreve getirin. Patlak lastiğe yama yaparak daha ne kadar yol alabilirsiniz? Unutmayın o lastik ile bu ülkenin çocuklarını taşıyorsunuz!

Haberin Devamı
Sıradaki haber yükleniyor...
holder