İletişim hayatı yoluna sokar

Rumuz: Buz dağı İlişki Durumu: Evli

İletişim hayatı yoluna sokar

Soru: Esra Hanım ben üç yıldır evliyim. Eşimle son zamanlarda bir şey konuşamaz hale geldik. Karşımda duvar var sanki. Hoşuma gitmeyen bir davranışını söylediğimde hemen uzaklaşıyor. Konuşmuyor. Böyle olunca isteklerimi de söylemiyorum. Böyle bir hayat sürmek istemiyorum. Nasıl bu durum düzelir?

Cevap: Sevgili okurum sağlıklı bir iletişim hayatımızın yolunda gitmesini sağlar. Bu yüzde çok önemlidir. Çiftler arasında sevginin beslenmesinde de etkisi büyüktür. Karşılıklı iletişim demek kişilerin birbirini duymasıdır. Eşine hoşuna gitmeyen bir davranışı söylerken kullandığın dil çok önemli. Eğer ‘sen bunu yaptın, sen şöyle davranmasaydın’ şeklinde ifadeler kullanıyorsan seni dinlemeyecektir. Aksine onu suçlayıcı bir dil kullandığın için geri çekilecek yani senden uzaklaşacaktır. Buna dikkat etmelisin. Konuşurken onun zayıflıklarına odaklanmamalısın. Sadece kendi yaşantın açısından hoşlanmadıklarını dile getir. Mesela ‘böyle davranıldığında kendimi kötü hissediyorum, ‘sıcak davranıp karşılık görmediğimde mutsuz oluyorum’ şeklinde olmalı. Yani ne istediğine ve hissettiğine odaklı cümleler olmalı. Bu şekilde iletişimi kurduğunda eşinin de sana olan davranışları değişecek ve seni dinlemeye başlayacaktır.

Rumuz: Kiraz İlişki Durumu: Nişanlı

Sevgi geleceği görmek değildir

Soru: Esra Hanım benim sorunum nişanlımın bir türlü ne istediğimi anlayamaması. Bir kerede ben söylemeden yapsa çok mutlu olacağım. Beni gerçekten sevse böyle olmaz diye düşünüyorum. Bu kadar konuşmama gerek kalmazdı. Evlilik tarihine de az kaldı. Her defasında da isteklerimi anlatmak zorunda kalıyorum. Ayrılmayı bile düşündüm. Bir yol gösterir misiniz.

Cevap: Değerli okurum senin ne istediğini senden başka kimse bilemez. Genelde yapılan hata, ailemizin, eşimizin, arkadaşlarımızın bizim ne istediğimizi bilecek kadar duyarlı olmasını beklemektir. Mesela ‘beni sevseydin neyin yanlış gittiğini görürdün’ çok sık söylenen ve hatalı olan bir cümledir. Birlikte olduğun kişinin geleceği görme gibi bir yeteneği olmak zorunda değil. Aslında bir şey istemenin kötü olduğunu düşündüğümüz için gereksinimler gücenme ve kızgınlık maskesi altında dile getirilir. Senin isteklerin var ve nişanlın bunu görmüyor. Sen de bunu hem gücenerek beni sevse anlardı diye dile getiriyorsun. Hem de içten ona bir kızgınlığın var. Gereksinimlerini ifade etmediğin bir ilişki kurmaya çalışıyorsun. Bu direksiyonsuz araba kullanmaya benzer. Her zaman seni anlamayabilir ve etrafınızdaki çukurlara düşebilirsiniz. İsteklerini açık ve net ifade et. Nişanlını seviyorsan ve tek sorun buysa ayrılmayı aklından geçirme. Dediklerimi yap ve değişimi gör.

Rumuz: Alkol İlişki Durumu: Evli

Alkol hiçbir acıyı dindiremez

Soru: Esra Hanım ben evli ve eşini seven bir erkeğim. Kendime ait işim var. Ancak alkol sorunum huzurumuzu kaçırıyor. Size yazıp yazmamayı çok düşündüm. Eski yazılarınızda benim gibi derdi olanları okudum. Doktora gittim bıraktım. Netice alamadım. Eşim var, param var ama neden onsuz yapamıyorum. Ne yapmam lazım. Yardımınızı istiyorum. İçimde öyle bir yara var sanki. Anlatamıyorum kimseye. Kapanmıyor.

Cevap: Sevgili okurum yaşadığımız kayıplar, travmalar, olumsuz deneyimler bizi kendimizden uzaklaştırır. Farkındalığımız kaybolur. Ya kendimizi ya da başkalarını suçlarız. Ve kaçınılmaz sonuç korku geliştirmeye başlarız. Hayatımız korku tarafından baskılanmaya başlar. İnsanlar içlerindeki acılardan kaçmak, hissetmemek için bağımlılıklar geliştirir. Bağımlılıklar aslında bir tür insanın hayatta kalabilmesi için bulduğu yöntemlerdir. Bunun altında ise yoğun korku, güvensizlik, beğenilmeme, sevilmeme, terk edilme, onaylanmama, takdir edilmeme duyguları yatar. Yaşamak istediğimiz acıyı bulun. Yaşayın. Doktor tedavisi bir süreçtir. Muhakkak sonuç alırsınız. Ancak bir hafta içinde düzelme beklemek yanlış olur. Sizden ricam çocukluğunuz, aileniz ya da ilişkilerinizle ilgili sizde iz bırakan olayları bana yazmanız. Sizinle temel nedene inelim. Doktor tedavisi ile de bunu destekleyelim. Güzel hayata yeniden başlangıç için bir adım atın.

Rumuz: Ayrılık İlişki Durumu: İlişkisi yok

Korkunlarınla barış

Soru: Esra Hanım ben ayrılmaktan çok korkuyorum. Aslında bu korku hep var. Güzel bir kızım. Benimle olmak isteyen erkekler var. Yakınlaştıklarım oluyor ama bir ilişki beni korkutuyor. Yalnız da kalmak istemiyorum.

Cevap: Sevgili okurum yakınlaşmak bize kaybetmek ve reddedilme korkusu ile yüz yüze getirir. Ancak bu korkumuzun üstesinden ancak yakın ilişki kurarak gelebiliriz. Herkesin geçmişinden gelen bu tür korkular vardır. Öncelikle bu sana özel değil. Lütfen kendini kötü hissetme. Bu korkuyu anne, babamızın ya da sevdiğimiz herhangi birinin kaybı da yaratabilir. Ya da yaşantımızın başında en temel duygulardan mahrum kaldıysak yine bu korku ortaya çıkabilir. Ve iyileşmeyen yaralar gelecekteki ilişkilerimizde kendini gösterir. Tıpkı senin şu an içinde bulunduğun durum gibi. Sevgili kardeşim, hepimizin aslında tek başına olduğumuzu kabul etmemiz gerekiyor. Hayatın belirsizlik ve kayıplarını kabullendiğinde bu korku da ortadan kalkacaktır. Bunu da varoluşa, Allah’a inancını geliştirerek yapabilirsin. Korkudan çıkış yolculuğumuz sevgi ile olur. Hayatına giren hiç kimse sana ömrünün sonuna kadar seninle olacağı sözünü veremez. Sen de veremezsin. Sev ve sevgini göster. Kaçtıkça yalnızlığın büyür. Korkunun geçmişte sende iz bırakan nedenini bul. Bununla yüzleş ve yoluna devam et.