İsveçli araştırma ve geliştirme hükümet ajansı Vinnova, oyun sektöründeki cinsiyetçiliği azaltmak görevini üstlenmeye karar vermiş gibi gözüküyor. Kurum, oyunlardaki cinsiyet ayrımcılığını incelemek adına 36.672 dolar gibi ilginç bir bütçe ayırmış durumda. Söylenenlere göre, kurumun düşünceleri arasında, cinsiyet ayrımı yapan oyunların işaretlenerek (yaş önerilerinde olduğu gibi) kullanıcıların oyunu almadan önce uyarılması veya kadınların pozitif gösterimi bulunan oyunların desteklenmesi bulunuyor.

Vinnova'nın proje yöneticisi Anton Albilin, bu projenin ilk olduğunu kabul ediyor ve oyunlardaki bazı sorunların, aslında toplumdan kaynaklanabiliyor olabileceğini (örneğin bir oyun cinsiyet ayrımcılığı yapıyorsa, bunun sebebinin toplumda cinsiyet ayrımcılığı bulunmasıdır gibi) söylüyor.

Oyun sektörü gelişmeye başladığı sıralarda, cinsiyet ayrımcılığı pek düşünülen bir şey değildi. 1996 yılında Tomb Raider yayınlandığı sırada, oyunun kadın ana karakteri çok daha az tepki toplamıştı. Hatta Carol Pinchefsky'nin söylediğine göre, dönemin feministleri arasında, Croft'un gövdesinin, kadınları objeleştirdiği mi yoksa güçlendirdiği mi konusunda tartışmalar bile bulunmaktaydı.

Ancak günümüzde karşımıza çıkacak benzer bir kadın kahraman, çok daha fazla tepki toplayabiliyor. Bu durumun en büyük sebebi ise, artık oyun sektörünün erkeklerin tekelinden çıkmış olması. Araştırmalara göre, günümüzde genç kadınların hemen hepsi oyun oynamakta. Her ne kadar kadınların erkeklere göre daha çok "casual gaming" veya "softcore" oyunları tercih ettiği bilinse de, "hardcore" oyunculuğa yönelen kadınların, erkek karşıtlarına göre çok daha fazla süreyi oyun başında geçirdikleri de belirtilmekte. Bu yüzden de artık oyun sektöründe kadınların sesi giderek artmakta. Ancak bu durum, beraberinde iki cinsiyetin de sanal dünyalarda görmek istediklerinin kaçınılmaz karşıtlığını getiriyor ve bazı sorunlar doğuruyor.

Devamı, haberimizin ikinci sayfasında...

Oyunlara yeni bir etiket mi geliyor?

Günümüz oyuncuları artık cinsiyet açısından yakın sayılara sahip olsa da, aynı şeyi oyun sektörünün kendisi için söylemek mümkün değil. Örneğin, Dataspelsbranchen'in verilerine göre, İsveç'teki oyun firması çalışanlarının sadece yüzde 16'sı kadın. ABD'de ise bu oran daha da azalıyor. Boston Globe'un söylediğine göre, ABD oyun tasarımcılarının yüzde 11'i ve ABD oyun programcılarının sadece yüzde 3'ü kadınlardan oluşmakta. Doğal olarak, cinsiyet ayrımcılığı konusunda da sürekli olarak artan bir tartışma bulunmakta.

İsveç'in, bu karmaşık konuyu incelerken ve bu konuda karar verirken oldukça dikkatli davranması gerekiyor. Bu iş, Daatspelsbranchen'in video oyunlarda kadınlara karşı yapılan cinsiyet ayrımcılığını (özellikle objeleştirme konusunu) incelemesi ile başlayacak. Vinnova ve Daatspelsbranchen beraber çalışarak farklı görüş açılarını inceleyecekler ve "cinsiyet güçlendirme" ile "cinsiyet ayrımcılığı" arasındaki sınırı tanımlamaya çalışacaklar.

Bu çalışmanın sonucu olarak, birkaç yıl içerisinde oyunların üzerlerinde uyarı yazıları görmeye başlayabiliriz. "Grand Theft Auto" oyun serisi kesinlikle bu uyarıları taşıyacak gibi gözükürken, Tomb Raider gibi oyunların bu uyarıları taşıyıp taşımayacağı, daha zor bir soru olacak.

Ayrıca, Vinnova'nın daha farklı bir yaklaşımı tercih ederek, "pozitif kadın karaktere" sahip oyunları destekleme ihtimali de bulunuyor. Final Fantasy veya Silent Hill gibi pek çok oyun güçlü kadın ana karakterlere sahip. Ancak bu durum da aynı şekilde öznel olabilecek bir durum ve bu da farklı tartışmalar yaratabilecek bir konu.

Resimlerle: Oyun dünyasının en ünlü 20 kadını

Kaynak: CHIP Online