Yaşım geçiyor diye korkuyorum

Her cumartesi bu köşede sizinleyim. Arkadaşlarınızla, ailenizle problem yaşıyorsanız, hayattan zevk alamıyorsanız, bazı kişileri affedemiyor ya da unutamıyorsanız, öfkenize yenik düşüyorsanız bana yazın. Sorunlarla birlikte başa çıkalım.,

SORU: 45 yaşındayım. Bir kez evlenip ayrıldım. Çocuğum yok. Çalışıyorum. Aşk evliliği yapmasam da aşkı biliyorum. Boşandıktan sonra bir ilişki yaşadım. Ayaklarım yerden kesildi. Ama nasip olmadı evlilik. O günden sonra da kimse hayatıma girmedi. Şimdi benimle olmak isteyen benden 10 yaş büyük bir erkek var. Çoğu arkadaşım “50 yaşına geliyorsun elini çabuk tut” diyor. Yalnızlık değil de yaşam şartları zorluyor. Yani para için tabii ki evlenmem ama hayatı paylaşmak gerekli. Öte yandan birini tanımak kendimi anlatmak zor geliyor. Anlayacağınız kafam ve kalbim karışık. Ne yapacağım? RUMUZ: ÇELİK

CEVAP: Hem kafa hem de kalp karışıksa beklemek lazım. Kararsızlığın beklemen gerektiğini gösteriyor. 50 yaşına geliyorsun diye hatalı bir karar vermen gerekmiyor. Hayatı paylaşmak istemen çok doğru. Ancak paylaşacağın kişiyi nasıl seçeceğin önemli. Bu kişiyi tanı ama adını ‘ilişki’ koyma. Bunu da baştan belirt. Korkularla hareket edersen varacağın yerde mutsuzluktan başka bir şey olmaz.

HASTALIĞI AİLEME DERT OLDU

SORU: Bir yıldır sevdiğim bir kız var. Aynı mahalledeyiz. İkimiz de ailelerimize çok bağlıyız. İlişkimizi uzun süre sakladık. Annem öğrenince ayrılmamı istedi. Kız arkadaşımın bir gözünde görme kaybı var. Doktorlar korkulacak bir durum olmadığını söyledi. Ama anlatamıyorum bizimkilere. Bu durumu kız arkadaşıma söylemedim. Ne yapacağımı bilmiyorum. Onu kırmak istemiyorum ama ailemi de karşıma alamam. Ne olur yol gösterin. RUMUZ: DERTLER BİTMEZ

CEVAP: Ailelerin fikri tabii ki önemli. Ancak böyle bir durumda ailenin de üstünde olan vicdanına sor derim. Zamanın ne getireceği belli olmaz. Annenle köprüleri atma. Fakat sevgini ve kız arkadaşının senin için anlamını bıkmadan usanmadan konuş. Bu konuşmaları yaparken de kızgınlık hissin olmasın. Sadece kız arkadaşına hissettiklerini paylaş. Göreceksin yakın zamanda fikri değişecek.

UNUTMAKTAN KORKARKEN UNUTULDUM

SORU: Okulda çıktığım bir çocuk vardı. Okul bitince de ilişkimiz devam etti. Ama o yurtdışına gitmek zorunda kaldı. “Evliliği dönüşte konuşuruz. Altı ay sonra döneceğim, beni unutma” dedi. Benim ilk ciddi ilişkimdi. İlk üç ay sürekli aradı, görüştük. Son bir ayda aramaları iyice azaldı. Bir de baktım, o beni unutmuş. Orada bir Rus kadınla olmuş. Evlenecekmiş. Kız hamile kalmış. Ortak bir arkadaşımdan öğrendim. Bana nasıl söyleyeceğini düşünüyormuş. Hangi birine yanayım? Kaybettiğim zamana mı, reddettiğim erkeklere mi? RUMUZ: İHANET

CEVAP: İlişkinin gereklilikleri neyse onu yaptın. Yapman gereken doğrular için yanmak niye? Demek ki hayırlısı değilmiş. Hayatında biri varken karşına çıkan erkeklere mavi boncuk dağıtmak sana ne kazandıracaktı? Bunu kızgınlıkla söylesen de hayal kırıklığına iyi gelmeyecek. Emin olabilirsin. Yapman gereken “Doğrusunu yaptım, ilişkiye şans verdim. Hayırlısını istedim” demek ve yoluna devam etmek. İlk üç ay boyunca kimseyi hayatına alma.

DOKUNASIM GELMİYOR

SORU: Üç yıldır evliyiz. Kocam cilveden çok hoşlanıyor. Bana “Soğuksun, biraz cilve yap” diyor. O böyle konuşunca dokunasım gelmiyor. Emir verir gibi konuşunca bozuluyorum. Üstüme gelmezse sarılıp öpüyorum. Evliliğim kötü etkilensin, gözü başkasına kaysın istemiyorum. Etraf kötü kadınlarla dolu. Onunla nasıl konuşayım da bu durumu düzelteyim? RUMUZ: CİLVE

CEVAP: İyi haber, dokunmama isteğin kocanın bu isteğini dile getiriş tarzıyla ilgili. Yani onun isteklerini emir veriyormuş gibi algılamanla. Demek ki fiziksel temasta sorun yok. İletişim şeklinde var. O zaman sen bunu ondan rica et. “Canım, emir verir gibi konuşulunca kendimi kötü hissediyorum. Sana dokunmayı çok istiyorum. Göreceksin eskisinden çok daha güzel bir ilişkimiz olacak” şeklinde onu da rahatlatıcı bir konuşma yapabilirsin.